yeterince yakın olduğunu hissediyorsam, yeterince inandıysam zamanı gelince söylerim. aslında sıklıkla tahmin etmiş olurlar. zira, o kadar yakınsanız zaten etrafınızda kız arkadaş olmadığını, habire erkeklerle dolandığınızı vesaire gözlemlemiş olurlar. çok ta şaşırtmaz yani. eğer arkadaşınız sizin özel hayatınızla değil sizinle arkadaşsa sorun olmayacaktır.
ayşen grudanın neşeli günler filminde şener şene söylediği repliktir. güzel bir taktiktir aynı zamanda yasak ve gizli şeyler her zaman daha ilgi çekicidir.
daha buluşmadan karşı tarafa karşı duyulan hazzın buluşunca yok olması genellikle sonu zoraki bir sexle bitsede gündelik hayatta sıkca tekrarlanabilir.
iki yıl önce keşfettiğim,bu zamana kadar ben müzik mi dinliyormuşum?dedirten,müziğe felsefe,ruh katan şahane grup.lisa gerard'ın sesi ise büyüleyici.son albümleri "anastasis" de boş parça yok. edit: grubun doğru adı "dead can dance"
eski itiraf entrylerini okuyorum da sözlük, ne kaliteli itiraflar ve iç dökmeler varmış bu başlıkta. otur mutsuzken oku yani kişisel gelişim kitabı gibi bu başlık. neyse bunu dedikten sonra bir de ben dökeyim içimi. iki gün sonra son üniversite sınavım var, kurtulacağım için mutluyum bir bakıma. ama önümdeki belirsizlik rahatsız ediyor beni. evet eli yüzü düzgün bir yere gireceğim gibi ama son zamanlarda pişman oluyorum biraz derece yapabileceğim bir ygs sıralamam varken pek kasmadığım için. ha şu an da kasmıyorum mesela burada entry giriyorum. belirsizlik okul dışında kendimle de alakalı aslında. şu an olabildiğince açığım mesela, google'a arvellian yazınca yedinci sırada ayı sözlük çıkıyormuş ablam söyledi. ama üniversitede ne yapacağımı hiç kestiremiyorum. şu anki çevrem o kadar güvenilir ki yeni girdiğim ortamlarda tekrar nasıl eski halime döneceğim bilmiyorum. "açık olacağım ben, biri 'sen ne tip kızlardan hoşlanırsın?' diye sorduğunda 'kızlardan hoşlanmıyorum ben' diyeceğim" diye kuruyorum kafamda. ideal olan bu zaten benim için. ama ürkmüyorum desem yalan olur herhalde. bir şey daha, insanlardan kendi kafamda hoşlanmaktan bıktım sözlük. taşaklı bir insan olup "seni tanımak isterdim" diye mesaj atabilmeyi çok isterdim mesela. yapamamamda yaşımın küçüklüğü de bir etken sanırım. beş yıl önce doğmayı o kadar isterdim ki...
hazırlıkta, okuyacağım bölümün tuvaletinde sevişmiştim. o zamana tanıtım gününde bile merak edip bölümünün binasını gezmeye gitmemiş ben, tuvalette 2 saat vakit geçirmiştim. *