levent yükselin en sevdiğim şarkısıdır. hala çocuk olduğumuzu ve sanki insan yedisinde ne ise yetmişinde de öyledir sözünü tasdik eder. alttan alttan çocuk ruhuyla benimle oynar mısın der gibidir. söylemeyi en çok sevdiğim şarkılardandır.
bir rüya bir ümide yaslanıp yaralandık tutunduk sevgilere düşe kalka hep yol aldık yenilme gel yenilme belki de aldatıldık belki dünya hiç dönmüyor imkansız yanıldılar ölüm yok ölünmüyor imkansız ah imkansız gel uçurtma bayramları var haydi sevin de gel ölümsüz özgür çocukluğuna yeniden yol ver haydi koş haydi gel bir avuç sevinç al annnenden bana da biraz ver öylesine öylesine yalnızız ki şu koskocaman şehir ve biz bak ne olur bari sen gel...
1964 doğumlu yılların başarılı tiyatro oyuncusu... televizyonlarda aşk-ı memnu dizisinde canlandırdığı matmazel karakteri ile hafızalarda yer etmiş, şimdilerde kuzey güney dizisinde kenar mahalle kuaförü gülten hanımı canlandırıyor...
izmir asansörde, anısına bir sokak bulunan, don kişot müzikalinde jacques brel ile oynayan, aydın doğumlu; ince bıyıklı, güleryüzlü, briyantinli saçları ve göbeğiyle pek bir sempatik insandır. gerçek adı david arugete'dir. bildiğimiz, dilimize pelesenk olmuş şarkılarını da;
içimi dökmek istiyorum sözlük. aklım hep cinsellikte. sürekli altına yatacağım bir erkek arıyorum. hornet'te bir tane güzel bir daddy buldum, hoş bir vücudu var, ama birkaç çekincelerim var. örneğin aids'ten çok korkuyorum. seksi kondom ile yapacağım ama yine de penisi yalarken ağzıma sperm geldiğinde aids bulaşabilir belki. bir tane çürük dişim var, oradan girerse ne olacak? ayrıca güvenemiyorum da. belki kötü niyetli biridir? belki pedofilidir? servis/minibüs şoförleri pek iyi olmuyorlar. ne yapacağım bilmiyorum. yapmayayım diyorum ama o zaman da sürekli korkarak yaşamış oluyorum. bir de kafamı derslerime ve işlerime veremiyorum.