bilim çocuk

bir zamanların bilim dergisi. bence tübitak'ın yayımladığı en özel mecmuaydı. şimdi de yayınlanıyor ama o bilim çocuk değil, başka bir şey.

bilime meraklı bir birey olmamda katkısı büyüktür. her ay çıkar çıkmaz alırdım, alırdık. bir kaç gün içinde bilim çocuk kartlarını ve dergiyi okuduktan sonra arkadaşlarla okuduklarımız üzerine konuşurduk. çok başkaydı.

geçen elimdeki dergileri gözden geçirirken 2002 basımını buldum. en son 2005'te almayı bırakmışım. sonrası bilim ve teknik tabii, abi olduk. neyse. kök hücreyi falan anlatıyorlar. nanteknoloji. daha 4. sınıfım ve o zamanlarda öğrendiğim şeylere bak...

dergide yiğit özgür'ün de çizim yaptığı bir köşe vardı. hatta yıllar sonra yiğit özgür'ün başka çizimlerini gördüğümde "yahu bu çizimler bana bir yerden tanıdık geliyor," diye bakakalmıştım da sonradan farkına varmıştım.

bu derginin bir de sizden gelenler köşesi vardı. orada dergi okurlarının çizimleri olurdu. bir de mektuplaşmak isteyenler adreslerini verirlerdi. mektuplaşmak çok güzeldi. okulda oynadığımız maçtan, en son izlediğimiz sinemadan belki hoşlandığımız kızdan* bahsederdik.

bir de gökyüzü şenliği olurdu. ona katılamamış olmak hala içimde bir ukdedir.

şimdiki bilim çocuk öyle değil tabii. her sayfasıyla tübitak'ın içindeki yozlaşmanın dışa vurumu haline gelmiş.