en güzel hikayem

teoman- şebnem ferahın anlamlı şarkısı..

bana bu günlerde çok koyan bir şarkı oldu kendisi.

bu ayrılık şarkısını canımdan çok sevdiğim dark bear'a gönderiyorum. onu herzaman seveceğime, ayrılsak bile ona her zaman aşık olacağıma, belki de ona olan aşkımdan dolayı birdaha kimseyle duygusal ilişki yaşayamayacağıma eminim. birtanemsin benim sonsuza kadar..

....ve nokta konmuş, bitmiş en güzel hikayem.*....

(bkz: you are my one)
(bkz: metallica one)
(bkz: ıssız adam)
bitti
zor oldu ama bitti
yapamadım benim başka bir kalbi

bedenin zayıftı, kalbin güçlüydü belki
haritası ama çok silikti
sert bir şeydi iliklerimde aşk
dayandım , ittim sığmadı , kanırmadı girmedi

ama sıktım pis kanı
akıttım yaramdan
iyileştirmeye yaladım geçmişti sanki
soktum neşteri göğsüme
inanmaya halim kalmadı diye

bitti
zor oldu ama bitti

bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen
bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen


korkma bilirim acıyı tedaviyi
imkansızlığın kekremsi tadını
dün insanlara baktım kendi kirli camımdan
terkedilmişler çoktan yaradan tarafından

ben kesilene kadar yüzdüm ama
görünmeyince karan bıraktım kendimi

battım bir taş gibi
yanmıştı , çizilmişti ama seyrettim ağlayarak sabredip
çok sevdiğim bir filmi
artık yalnız senin için üzülüyorum
bitti
zor oldu ama bitti

benim de zaten hiç gücüm yok
yüzüm yok hiç umudum yok
ama bil ki farklı bir hayaldi
işkenceydi bazen bazen çok güzeldi
ama anlıyorum sesinden
kurtulmuşsun sen
nokta konmuş, bitmiş
en güzel hikayem


ne güzel şarkı! sonunda çalan müzik! harika.
bu akşam küçük çiftlik parktaki vodafone freezone konserinde teoman tarafından çok güzel söylenen şarkıdır, nitekim konser sonrası yolda dinlerken bir taraftan da şarkının bana hissettirdikleriyle ilgili notlar aldım işte şu şekilde;

''dün insanlara baktım kendi kirli camımdan
terkedilmişler çoktan yaradan tarafından''

ve sonrasında;

''bazen, ne yaparsan yap olmuyor bazen''

bazen ne yapsam da olmuyor. muhasebe kolay zanaat sanırlar ama çok derindir işin aslı. elinde olanlara yani sahip olduklarına bak derler bir de elinde olmayan insanlara...

oysa hiç öyle olmadı. ben hep benden alınanları da kattım hesaba. sizin sunduğunuz sağlamalı toplama işlemi bende maya tutmadı. üç bilinmeyenli denklemimden çıkamadınız. benim elimde olanlar, başkalarında olmayıp bende olanlar ve benden alınanlar var.

elimde olanlar ile başkalarında olmayanlar götürdü birbirini, benden alınanların hesabını kim verecek?

bir yaz akşamı;

tv izleyen,
arkadaşlarıyla gezen,
seks yapan,
futbol oynayan,
film seyreden,
karışık meyve suyu içen,
ekmek arası köftesini yarıda bırakıp dolapta kahvaltılıkların ardına saklayan,
internette dolaşan,
yatsı namazı için camiye giden,
en yakın arkadaşıyla dertleşen,
birisine kur yapan,
dışarı çıkmak için makyaj yapan,
bla bla bla...

insanlardan neyim eksik, neyim fazla çok da umrumda değil. içlerinde benden aldıklarının hesabını vermeyenler var. ve ben istediğim halde bana yüz çevirenleri. sonra kendi hayatıma bakmak. ve sonra toptan unutmak haksızlıkları. sonrasında yaşanılan hayatta da başarısız olmak ve içinden çıkamamak bir türlü. suçlayacak kimseyi bulamamak. tek suçlunun kendin olması durumu kadar yalnız olmak. yapayalnız olmak ve hiç bakamamak önüne de, ardına da.

gözler hep boş bir noktada kilitli. ayağa kalkacak takatin olsa da, ayağa kalkınca hiçbir şey yapamamak... insana en çok ne koyar diye düşünüp hepsinin başa gelmiş olması durumu ve bu durumdan gurur duymak. hepsinin altından kalktığını zannetmek. ama altından kalktığın sandığın şeylerin bir sandık üstüne dizilmiş hurçlar gibi bir anda üstüne devrilmesi.

ve yine kendinden başka kimeyi suçlayamamak.

''bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen''

ve en acısı;

her şeye rağmen ölmeyi becerememek.

bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen.
genelde en güzeli henüz yazılmamış olan hikayelerdir. tabi bir de tv8de oynayan hazal'ın kaya dizisidir. (bkz: maral: en güzel hikayem)
genelde en güzeli henüz yazılmamış olan hikayelerdir. tabi bir de tv8de oynayan hazal'ın kaya dizisidir. (bkz: maral: en güzel hikayem)