fransa bugun medeniyet, kültür ve sanatta bir numara ise bunu bu devrime borçludur.
akıl, özgür düşünce akımı burada ortaya çıkıp zamanla bütün dünyayı sarmıştır. ekonomik anlamda başarıdan söz edecek bir etkisi olamamıştır ama sosyo kültürel anlamda dünyaya kattığı güzellik tartışılamaz..
dünyanın en çok turist alan ülkesi, la fontanie’nin masalları, notre dame katedrali, victor hugo, montaigne, realizmin öncüsü balzac, stendhal, naturalizmin kurucusu emile zola, arthur rimbaud, lamartine, madam bovary‘nin yazarı flaubert.. isimleri günümüze dek en çok nobel edebiyat ödülü alan ülkenin fransa olduğunu söylüyor bize..

ve yine van gough, picasso, brigette bardot, alain delon gibi isimleri tanıyorsak bu devrime çok şey borçluyuz demektir..

öpüşmelerini bile marka yapmış dünyaya pazarlamış adamlar.. tebrikler

yanılmıyorsam 4 kere olmuş olaydır. ama biz genelde mutlak monarşi'nin yıkıldığı hadiseyi fransız devrimi olarak adlandırırız. ilk önce cumhuriyet kurulmuş sonra cumhuriyeti yıkmışlar yerine triumvira kurmuşlar ardından bunu da yıkıp tek adam rejimine geçmişler, bu süreçte roma tarz ı hayatına öykünmüşler. en sonunda bundan da bıkıp imparatorluk olmuşlar. ekmek yoksa her rejime ihtilal yapılabilir sonuçta.