kan kardeşi

çocukluğun en ilginç kardeşliklerinden biridir. çok asil duygular beslenir, kan birbirine yapıştırılır ve çük derdine düşene dek kanka modu devam eder.
iki kişinin kesik yerlerindeki kanı birleştirmesi sonucunda kurulan kardeşlik.
küçükken maç esnasında düştükten sonra dizim kanamıştı o zamanlar da iyi arkadaşlarımdan birine de hadi gel kan kardeşi olalım deyip kırık camla cocuğun kolunu kesmiştim. önemliydi bizim için o an. hayatımız boyunca hep beraber olacaktık sanıyorduk. birbirimizin omzuna kolumuzu atarak gezerdik. * şimdi nerde kimbilir kankam *
benim kan kardeş olma maceram tam bana yakışır şekildeydi, lise hazırlık yılında en yakın arkadaşımla kalkıştım bu işe arkadaş kalemtraş jiletiyle ufak bi çizik attı kendine biraz bekleyince kan çıktı tabiki ben aldım çizdim tık yok, tekrar çizdim tık yok abi olmuyor diyip bir gazla vurdum jileti parmağa sonra kabak çiçeği gibi ayrıldı parmak... al sana kan, bu sefer durdurana aşk olsun o parmakla okulun tamamına kardeş olabilirdim sanırım. benden tavisye gelmeyin gaza falan ve aska ertesi gün mc'e gidip patatesinize tuz atıp yemeyin *
çocuklukta, herkesin büyük bir heyecanla denediği bir klişe gelenek.
günümüzde, ölümcül hastalıklar için garantili bir vize.
kısaltılmışı daha makbul artık: kanka...
çocuklar tarafından birbirine kan bulaştırma oyunu * haline getirilmezden önce, kızılay skandallarla gündeme oturmamış, yalnız koca koca farelerin cirit attığı bir oluşum iken ve babam da yağız bir delikanlı olup düzenli olarak kan vermekte iken ameliyata giren bir hastaya kan vermesi ile yeni bir hala edinmemi sağlamış kardeşlik türü. cabası, çocuk işi olanında meyve suyu vermiyorlar bildiğim kadarıyla.