genelde yalnız yaşayan erkeklerin yaptığıdır.

aslında ciddi bir sorundur. komşudan gelen dolu tabağı kendi yaptıklarınla doldursan yanlış anlaşılır diye çekinilir ki, hazır bir şeyler alıp koysan kabalık olur derken boş vererek öküzlük yapmaktan başka çare kalmaz.

(bkz: bildiğin öküz)

size boş tabağı boş olarak vermemesi gerektiğini hatırlatan zekice bir hareket. elinin altında bulunsun, sonra artık allah ne verdiyse gelsin sarmalar dolmalar.

büyüklerimizden ayıp olduğunu öğrendiğimiz için asla yapmamamız gerektiğini düşündüğümüz eylem. iyi güzel yapmayalım da tabağa ne koyacağız? buzdolabı açılır, bakılır. kahvaltılıklar, abur cuburlar, nutella, savaş çıkacakmış şeklinde stoklanmış makarna, pizza ve yumurta. paşa paşa dışarı çıkılır, tatlıcıdan bir kilo baklava alınır, ben de tatlı almıştım yemek için buyrun diyerekten verilir ve böylece komşudan gelen uyduruk yemek bir anda size ekonomik bir külfet olarak geri döner ve bir sonraki sefer kapı çaldığında kapı deliğinden bakıp kapıda eli tabaklı birini görürseniz kapıyı açmamaya karar verirsiniz.

(bkz: komşuya vermek)

verdiğin yemeği hiç beğenmedim anlamında arada yaptığımdır. çünkü benim yapıp gönderdiğim kusursuz su böreği ile onun bana yolladığı yavan bulgur pilavı bir değil hacı abi.

bazı güzel komşular tabağı verdikten sonra "bekliyorum, tabağı hemen geri alayım" derler. o anda hemen mutfağa gidilir. yemek, tatlı vs. her ne ise başka bir tabak veya kaba boşaltılır. tabaklar temizlenir ve komşuya geri verilir. veya yemek götürülen o evde hasta varsa "bunları sonra "boş" olarak geri alacağım" denir. doğru olanı bu tipte davranışlardır. çünkü herkes güzel yemek yapamaz. kiminin zamanı olmaz, kimisi beceriksizdir, kimisi hastadır vs. uygun bir zamanda onlara, yemek içerikli olmadan da, jestler yapılır.

yemek yarışı, dedikodu vs. yapmak isteyen ve o nedenle karşılık bekleyerek yemek dağıtan komşular da vardır. tabaklarını bırakıp gitmek isterler. onlara, bir dakika deyip içeri gidip yemekleri boşaltıp, tabaklarını kirli ve boş olarak vermek de bir seçenek olarak önümüzde durmaktadır. *