türkiye'de lgbti olmak

diğerleri olmaktır. aşağılanmaktır.

(bkz: ötekileştirilmek)
kimi, neyi sevdiğin sorulmadan zorla gelin edilmektir.
nip/tuck dizisinin bir sahnesin de şöyle diyordu;

"eşcinsel olmak, güçlü bir karakter olmayı gerektirir." diye. gözüm dolmuştu abi ya.



l'nin g'yi, b'nin t'yi, g'nin b'yi bile dışlaması demektir. dikkat ettiyseniz toplumun büyük çoğunluğundan bahsetmedim daha.
''aktiflik'' saçmalığının en yoğun hissedildiği toplumdur. neden buradayız neden?!
türk milettinin vicdanından sonra yakında mahkemelerde yargılanması çok uzak görünmeyen kafalarının yaşadığı bir ülkede hepsinden zor görunen.
şirin payzın ın sunduğu ne oluyor programında ele alınan konu. izleyemeyenler için link vereyim.

http://tv.cnnturk.com/video/2013/08/22/p...
o ''de'' neden ayrı yazılmış gülüm dedirten başlık .
maddi duruma göre değişim gösteren; cinsel tercihten ziyade sosyal statünün baz alındığı ikiyüzlü yaklaşımın en zirvede yaşandığı homoseksüel yaşam formu.

siyasi ya da parasal altyapısı olanlar yahut bohem anlamda elit gay olarak tanımlanan çevreler toplumca alkışlanırken; parasal bakımdan güçsüz ya da taşra olarak adlandırılan yerde gerek mahalle baskısı gerekse homofobi nedeniyle eşcinsel cinayetleri işlenmekte ya da eşcinsel intiharları yaşanmaktadır. tabi birbirinin kuyusunu kazan, gözünü oyan, homofobik homoseksüel kitleyi de unutmamak gerek. dünya ülkelerinde gay'ler kollektif olarak birbirine sıkı sıkıya tutunurken türkiye'de eşcinsellerin kendi gibi olana düşmanca yaklaşması çözülmeli öncelikle. kısaca tünelin ucu boklu bir yere çıktı, samimiyet ve gerçeklik algısı buralardan uzak; burda yaşam hiç kolay değil.
hayatı boyunca en az bir kere olsun intihar etmeyi düşündüren durum
teoride kolay, pratikte zordur.
birey ise cinayete kadar giden ya da hasar bırakan izlerle yaşamaya zorlanan bir toplumsal müeyyide süreci, kurum ya da kuruluş ise kapatma davaları ve üyelerinin hapse girmesi ile noktalanan nefrete mahkum yaşam şeklidir.

zordur, ötekileştirilip dışlanmaktır, nefret cinayetine kurban gidebilmektir, dışarıda kendin olamamaktır, sokakta sevgilinle el ele gezemeyip öpüşememektir, başkalarının yanında sevgilinle çok yakın iki arkadaş gibi davranmak zorunda kalmaktır, sürekli dikkatli ve temkinli olmaktır...
bir afganistan'dan, pakistan'dan iyi; bir abd, norveç falan da değildir hani.

nerede olursan ol, her yerde de sıkıntıdır kanımca.
aslında sorun daha geniş, bu durum kocaman bir sorunun alt kümesi sadece. asıl sorun (bkz: türkiye'de farklı olmak). bunla ilgili yanlış hatırlamıyorsam boğaziçi üniversitesi'nin bir saha çalışması olmuştu, on yıl kadar önce, şu komşumuzun eşcinsel olmasını dahi istemeyiz falan gibi sonuçların çıktığı çalışmaydı hatırlarsanız. ona da bir göz atabilir, sorunun sözde hoşgörü ülkesi türkiye'nin aslında ne kadar ne mozayiği lan bir yer olduğunun ve bu durumun halk bireyleri tarafından ne kadar içselleştirildiğinin açık göstergesiydi.
kimse sizin yatak odanıza karışmaz ki, yeterince özgürsünüzdür (!) .
(bkz: lgbt olmak)
(bkz: lgbt bireylerden biri olmak)

paket program gibi lgbtqiaa hepsi bi arada..

lut kavminden nefret etmektir.
yaşama hakkının homofobikler tarafından elinden alınmasıdır.
  • /
  • 2