ayrılık acısını atma şeysim herşeyi ayrılığa bağlıycam evet bu aralar başka bişey yiyemez oldum götüm göbeğim aldı yürüdü zati su içsem yarıyo bu şerefsizde çok lezzetli ama akşam 4 de kalkıyorum sonra hop tavuk döner söylüyorum p.kızartması ayran artı bu 4 lira ölücülüğün sınırı sonra akşam 9 gibi yine, sıçamaz oldum acık sulu yiyim diyoum ama yazpıcak mecalim yok be sözlük.

her köşe başında yapılanından yenmemesi gereken en iyi atıştırmalık.

tavuk döner ve gider..
sahne, marul salatası, domates ve bayat patates kızatmasına kalır.
salon alkıştan yıkılıyordur..

(bkz: tavuk dönerin içinde tavuktan başka herşeyin olması)

çok ama çok sevdiğim en aparatif yiyecek. iki dakikada hazırlanır ve üç dakikada yersiniz. tek yorgunluğunuz elinizi cebinize atıp iki lirayı on numara dönerciye uzatmanızdır. ismi gibi kalası.

zamanında eminönünde satılan tavuk döner artı ayran menüsü bana hiç inandırıcı gelmemiş, martılara hüzünlü gözlerle bakmamı sağlamıştı.

90ların sonunda deli dananın hortlamasıyla tavuk ürünlerinin öne geçmesiyle çıkmıştı. o günlere kadar sadece maddi durumu iyi olanlar et döner yiyebilirken, tavuk döneri herkes yiyebiliyordu.

6. sınıfta* dersaneye giderken teneffüste 30 cocuk dolusup, ucuza tavuk döner ayran aldıgımızı hatırlıyorum. ondan sonra uzun bir süre et döner yemedik. dahası bir diğer adı: tavuk kes*

et dönere göre daha ucuz, her yerde yenmeyecek olan *, bazı turistik mekanlarda tavuk diye kolpası satılan * ucuz ve pratik olduğu için aktivitelerden önce ve sonra, ne yenileceğine karar verilemediğinde, yemekle çok vakit kaybedilmek istenmediğinde akla gelen ilk yiyecek.

her öğlen yemeği olarak yediğim yiyecek. yanında ice tea şeftali arkasından caramio kare ve canga yiyorum *

sürekli olarak tavuk eti yeme sonucunda, hormonlu tavuklardan kaynaklanan jinekomasti hastalığı korkusundan dolayı sürekli olarak yemediğim ama güzel yapıldığında, görünce iki dizimin kırıldığı yemektir.

bunu da canım çekti demesem yalan olur.. acı turşu biber ve pul biber serpildiğinde eşsiz gider.

içine sadece bol soğan koyarak yediğim, yerken inlediğim yiyecek.

uyduruk büfelerde yerseniz büyük ihtimalle yediğiniz tavuk döner değil martı döner olacaktır.

tavukların besi çiftliklerinde yaşadıklarını öğrendikten ve bize yedirilen antibiyotik ve "tavuklarına yersizlikten girdikleri stresin salgılattığı adrenalin"den tiksindikten sonra eve tavuk eti sokmasam da, hala yemek zorunda kaldığım yiyecek.

oldum olası sevemediğim, nedense bana hep bir türlü yavan gelmektedir. hele ki bir de bunun sebzeli versiyonu vardır ki,o daha da sevilmeyesi

kırmızı et yemeyenler ya da et dönerin kokusunu sevmeyenler için çok lezzetli bir alternatif

hiç tercih etmem .benim mcdonald'sım var.

öğrencilik hayatının temel besin kaynaklarından biri.

bol kimyon, kornişon turşu ve ekmek arası yenmesi sünnet olabilir.

1 haftadır sürekli aserdigim yemek seysi

zamanının en hit yapmış öğrenci yemeğidir. arada anılarım depreşsin diye gidip yerim hala.