bülent ortaçgil'in yalnız adlı şarkısının şu yorumuyla pek çok kişiye ilk defa sesini duyurmuştur http://fizy.com/#s/1aima1 çok mütevazi bir kadın, yıllar önce izmir'e geldiğinde konser sonrası kısaca konuşma şansını yakalamıştım. çingene müziklerini güzel söylüyor, sesini güzel kullanıyor. ağzını tam bir enstrüman olarak kullanıp gerçeğine yakın sesler çıkarıyor, ee ne var bunda bir sürü enstrüman sesi taklidi yapan var piyasada derseniz de o seslerle koskoca şarkıyı çalmak taklitten öte bir şey bence. pek popülerliği yok tahmin edebileceğiniz üzere, youtube'da bile ancak 1-2 kaliteli kaydına rastlarsınız, gerisi hep titrek kameralarla çekilmiş arkada seyircinin gülüşme-konuşma sesleriyle dolu kayıtlardır. *
silistre doğumludur. bir dönem asimilasyon politikaları nedeniyle farklı bir isim kullanmak zorunda kalmıştır. sesi kaç oktav bunu anlamak çok da kolay değildir. opera, caz, türkü gibi farklı teknikler gerektiren eserlerin okunması sanki çok kolaymış gibi sizi dumura uğratarak seslendirir.
kendisini defalarca canlı izlemişliğim vardır. bir konseri var ki unutmam mümkün değidlir. 1998 yılının ocak ayında henüz marcanja albümü çıkmamıştı. ankara'da cumhurbaşkanlığı senfoni orkestrası ile birikte pek çok sanatçının sahneye çıktığı konserin finalinde çıkmıştı. defalarca bis yapmak zorunda kalmış ve her şarkısının sonunda salon tezahürattan yıkılmıştı resmen.
her konseri inanılmaz olur. sahnede o varken sıkılmanız falan söz konusu değildir.* flüt yerine sesini kulandığı menuet badinerie, keman solosu yerine doğaçlama yaptığı marcanja, ürpertici güzellikteki beklenen, eşsiz yorumu ile insanı mutlu eden what game shall we play today ve daha onlarca şarkıyı dinleyeni mest edecek şekilde yeniden yorumlamıştır. yurtdışında bizden daha fazla tanınır.*. romanları* çok sevdiğini her fırsatta dile getirmiştir. dünya romanlarının marşı olarak kabul edilen celem celem'i de marcanja albümünde seslendirmiştir. başka diyarlarda da albümleri yayınlanmıştır.
limonagaci
pufidik