yine mi kuzey avrupa ülkesi

ne zaman farklı, sıradışı, deneysel, popüler kaygılardan uzak müzikler keşfetsem verdiğim klasik tepki*. hep hayran olunan, gidilmek istenen ama depresif, karanlık ve soğuk kimliğiyle de ürküten bu ülkelerin insanı yeni buluşlar yaptırmaya ittiği kesin. caz türünde olsun, etnik türde olsun çıkardığı sanatçılar belki pek popüler değil ama yıllara meydan okuyacak eserler bırakıyorlar. arve henriksen mi desem, mari boine mi desem, yoksa björk mü, tara fuki mi desem, esbjörn svensson trio mu, yoksa hildur gudnadottir mi, mum mu? hayır, hayır bu kadarı da fazla.
"he ya!" diye cevap veriyorum ben bu soruya. iskandinavya'nın havasından mıdır, suyundan mıdır; bilinmez, bu adamlar, kadınlar mevzu bahis -türü ne olursa olsun- müzik olunca deli çılgın atıyorlar, ortalığın damına koyuyorlar. post-rock desen bunlarda, metal desen bunlarda, deneysel desen bunlarda, indie desen bunlarda; var oğlusu var. sırtına atacan çantanı, müzikçaların da yanında olacak, birkaç kitap da aldın mı yanına, vuracan kendini iskandinavya yollarına. mis! mis!

(bkz: içimizde iskandinavyalılar)
birde bu ülkelerin, dünya çapinda yapilan ve ülkelerin degerlendirildigi en gelismislik, en esitlikçi, en yasanabilir, en sevisilebilir v.s konulu bilumum indekslerde, raporlarda, anketlerde hep ilk 10 siraya girmeleri dikkatlerden kaçmaz. diger ülkeler, derede yada legende çok çok kalip sabun kullanilarak elde yikanmis ve her daim leke kalan
yipranmis çamasir gibiyken, kuzey ülkeleri full otomatik makinada ariel ultra ile yikanmis bembeyaz çamasirlar gibidirler..

(bkz: küresel cinsiyet uçurumu raporu)
müzik, sinema, insan hakları, eşcinsel hakları nerede iyi yapılan, doğru yapılan bir iş var altından bu ülkeler çıkar. günümüz gençliği için ütopyanın adresi haline gelmiş ülkelerdir.

(bkz: sigur ros)
(bkz: björk)
(bkz: lars von trier)
abi adamların şiki taşşağına denk. paraları var içkileri gırla ileride ne olacam diye kaygıları yok. insana, yapılan emeğe son derece saygı var. çıkar tabi bunlardan her bi bok.bunlardan çıkmayacak da bizden mi çıkacak. tek sıkıntıları aylarca süren geceler heralde. bir belgeselde izlemiştim. adamlara soruyorlar neden bu kadar metal müzikte başarılısınız diye. onlar da sizde de altı 6 gece olsa yapacak bişey bulamazdınız evin bodrumunu stüdyo haline getirir bu zamanınızı müziğe harcardınız demişti. bunu bile ilham kaynağı haline getirip metal müzikte çılgın atmalarına sebep olmuştur.

in flames
children of bodom
the knife
him *