engelli eşcinsel

engelli eşcinselleri bir araya toplamak ve destek amaçlı oluşturulmuş buluşma portalı.

http://engelliescinseller.wordpress.com/
beethoven’i anlamak filminde şöyle bir söz geçiyordu: tanrı böyle yarattı diye dünyaya küsecek değilim. engelli eşcinseller unutmamalıdırlar ki en basit cesaretleri bile onları büyütecektir. çünkü onların yapacakları çağın ilerisinde olacaktır. şimdiki halde debelenen dünya o denli saçma ve çağın gerisinde. ve her halükarda acınası.
çok zor bir durum olduğu bariz. bizim okul kantininde bi çocuk görüyorum sürekli tekerlikli sandalyesiyle geliyor ama yalnız oluyor genelde. gidip sarılasım geliyor acıdığımdan filan değil tabi çok tatlı çocuk abi. engelli olmak yürümeyi engelleyebilir belki, belki görmeyi ama sevmeyi sevilmeyi hiç bişey engelleyemez hep mutlu olun emi seveniniz çok olsun.
uzun zamandır düşündüğüm bir konu. kendimi düzene sokunca başladım onları düşünmeye. aynen aynen... konuyu görünce hemen ilgimi çekti.
hayata türkiye'de doğarak 1-0 yenik başlarken, bir de engelleri ile maçı bırakmaya zorlanacak kişilerdir engelli eşcinseller.
engelli olmak her şartta zorlu, fakat buna eşcinsellik eklenince yazacak bir şey bulamıyorum. gördüğüm platform güzel, fakat yine de sıradan bir escinsel haber sitesine benziyor. konu bir türlü 'engelli eşcinsele' gelmemiş, farkeden oldu mu? ya eşcinsellik, ya da engeller konuşuyor.

sanırım bu noktada yüzümüze tokat gibi çarpıyor olay, onlar da iyi anlamışlardır 'engelin' ve 'eşcinselliğin' başlı başına ne kadar ayrı ve zorlu iki şey olduğunu.
komik ya, sinirden gülüyorum, türkiyeli engelli eşcinsellerin buluşma portalında bile yan yana gelemezken 'engel ve eşcinsel' biz daha ne diyelim...

ne diyeyim, bu yazıyı okuyorsan ancak sana selam edeyim, ben ne diyeyim.
bir ay öncesine kadar düşünmediğim olaydı.kısa bir dönem için değnek kullanmak zorunda kaldım.onlar için hayatın zorluğunu ya da hayatın çok daha zor olduğunu o zaman anladım.sokağa çıktığında acıyan o gözler hiçbir engel kadar engel olamaz insan ruhuna.bir de bunun üstüne eşcinsel olduğunu düşününce insan darlanıyor.
eğer öyle birinden hoşlanırsam ve o kişi yalnız ise engeline bakmadan arkadaş olurum . ciddiyim bu konuda. zamanında lisede bi engelli çocuk vardı pek arkadaşı yoktu annesi okula götürüp getiriyordu ve ben onu her görüşümde öpmek istiyordum.
2014 istanbul lgbt onur haftası ve gay pride kapsamında yapılan piknikte yanımıza gelen biri vardı. bize biraz işaret dili öğretti. yüzünde çok tatlı bir gülümseme vardı, saatlerce sarılasım geldi. o an boğazımda bir şeyler düğümlendi. çok tanımama rağmen hakkında duyduklarım beni değişik duygulara sürükledi.

ona karşı hissettiğim şeyler bende suçluluk duygusu da uyandırdı. anladım ki hala beynimdeki engelleri kaldıramamışım. bir an acıma duygusu hissettim, sonra yerin dibine girercesine kendimden utandım. benim ne üstün tarafım ya da onun ne üstün olmayan tarafı vardı da böyle hissetmeyi kendime hak görüyordum? benim için utanç dolu bir andı.

neyse.. umarım duyduğum bir iki güzel şey gibi hayatın daha fazlasıyla doludur. biz 'bile' böyle düşünebiliyorsak hayatının zorluğunu tahmin bile edemem. bana verdiğin bu ders için de çok teşekkür ederim.
yarınımızı bilmediğimiz için hepimizin "aday" olduğu bir durum
engellilere eşcinsel diyemezsiniz! ya da tam tersi.
izmir'deki hornet profillerini karıştırırken gördüm, tatlı suratlı bir eleman biraz bozuk bir türkçeyle sağır dilsiz olduğunu ve onun halinden anlayacak anlayışlı kişilerle dost veya sevgili olmak istediğini sevimli bir ifadeyle yazmıştı. biraz içim gitti, nasıl bir yaşamı var acaba diye düşündüm. gördüğüm ilk engelli gey oldu kendisi, sarılasım gelmedi değil valla nedense...
tanışmak istediğim arkadaşlardır. çocukluktan beri otobüste, okulda denk geldiğim zamanlarda sohbet ettiğim güzel insanlar tanıdım. yıllar sonra kendime şunu sordum 'acaba bu kadar dış görünüşün en üst seviyede dikkate alındığı, biraz 'düzgün' fiziki şartlara sahip olmadığınız da gözünüzün yaşına bakılmadığı bu ortamda engelli eşcinseller nasıl bir durumla karşı karşıya kalıyorlar'. çok fazla kötü tarafına denk gelmiyorlardır diye umut etmekten başka çarem yok şimdilik.
içinde bulunduğum kategori, ya da her ne ise. aslında engelli bir eşcinsel olmak kötü bir durum değil. yani durumun kendisi sorunlu değil. ama türkiyede doğmak + engelli bir eşcinsel olmak gerçekten büyük bir sorun. lgbt camiası tarafından engelli olduğunuz için, engelli camiası tarafından da açıkça bilmeseler bile kendilerinden farklı olduğunuzun anlaşılması üzerine ötekileştiriliyorsunuz ve gerisi sonsuzmuş gibi gelen bir yalnızlık hissi. ama lgbt camiası tarafından daha çok ötekileştiriliyorum. buyüzden türkiyedeki hiçbir lgbt hareketinin samimiyetine inanmıyorum-inanmayacağım. ayrıca yabancıların yani batılıların oluşturduğu çok güzel dayanışma grupları var engelli eşcinseller olarak. biz daha türkiye'de birbirimizden haberdar olamıyoruz insanlar buluşma günleri filan düzenlerken.
heteroseksist ve ataerkil bir toplumda hem görme engelli, hem de eşcinselseniz, kendinizi kabul ettiremeniz diğer lgbtlere oranla daha zorlaşır ve kendinizi toplumun genelinden izole edersiniz. gören lgbtlerle iletişim kurmaya çalıştığınızda “engelli eşcinseller diye bir topluluk var onlarla tanışsana sen” diyerek sizi başınızdan savarlar. onlara yük olacağınızı düşünürler. kendinizi kabul ettirebilmeniz lgbtler içinde bile zordur. ötekileştirilenlerin bile ötekileştirdiği olursunuz.

ilgili yazı: https://t24.com.tr/haber/korlerle-ilgili...
@bu seferlik böyle olsun, henüz biraraya gelmemenize rağmen ilgini çekmeyi başarmış seni etkilemiş yazdıklarından öyle anladım. böyle bir ikilemde kalman son derece normal araçtaki simge olmasa belki sende farketmeyecektin bu durumu. ben karşı tarafta halâ kabullenememe durumu sezdim.( fotoğraflarda saklamaya çalışması, sana bu durumdan bahsetmemesi beni buna itti.)sonradan engelli olan hemen hemen tüm bireylerde vardır bu arafta kalma durumu. buluşma olursa şayet çok dikkatli olman gerekir selamlaşmak için elini atmak yerine direkt sarılmanı öneririm.( sağ kolu yok diye belirtmişsin) bence bu durum birlikte olmanız vakit geçirmeniz için bir engel değil. bu durum yokmuş gibi davranamazsın, kendinden ödün vereceğin noktalarda azımsanmayacak kadar fazla. fakat etkilendiysen; sana, kalbine hitap ettiyse biraraya gelmemizde fayda var derim.
@spatula, hakket öyle olmuş locaya geçip bir çay için demediğim kalmış. beni tanıdılar siz kaçın. :)