içinde benim de bulunduğum gruptur efendim. rüyalarımda çok güzel evlerde yaşadığımı, taş gibi adamlarla yattığımı, en güzel içkileri yudumladığımı, milletin peşimde koştuğunu, bir dünya jönü falan olduğumu görüyorum. sonra kalkıyorum bir bakmışım boşalmışım, bimden aldığım ucuz peçeteyle temizliyorum kasıklarımı, etrafıma bakıyorum sigara kalmamış, küfrediyorum bi, götümü kaşıya kaşıya mutfağa gidiyorum kahve suyu koymaya, işe hazırlanmaya...

bir gün olacak lan diyorum, badanası gelmiş, yağlanmış mutfak duvarıma bakarak... bir gün olacak ve seni yeneceğim ankara, sen mi büyüksün ben mi falan diyorum... sonra bozulan kahve makinemi fark ediyorum... allah belanı versin, hayallerde yaşama amcığın oğlu deyip, neyi bulduysam üzerime geçiriyor, gözümün çapağını bile temizlemeden terk ediyorum evi.

gerçekler acıdır...

şekil 1 a ben işte hayalden çok hayalcilikle uğraşıyorum

mantıktan uzak olanlara söylenebilecek cümle.

malesef neredeyse hepimizin ütopik, uçuk kaçık, olmayacak isteklerle yaşadığı doğrudur. kimileri bunları katlaya katlaya yaşar, kimisi de insanlığını korumak için fazlasından kaçınır.

hayallerime engel olamıyorum bazen,sıcak yaz gecelerinde ıslak düşlerime giren-çıkan erkek götleri göbekleri oluyor...
bazen de uzanıyorum kumsala denizi ve denizden çıkan su ayılarını izliyorum,meme uçlarından damlayan tuzlu suyu içesim geliyor...
ıslak mayolarına elimi sokasım geliyor,titriyorum irkiliyorum,kumda elimle delik açıp yüz üstü yatıyorum linç edilmemek için
özellikle dark bear la patates-bira buluşmalarımızda hayyalerim ayyuka çıkıyor,gerçekte yaşadığım ama benim bile unuttuğum anılarım canlanıyor
külodum ıslanıyor... dark bear kıskanıyor, -ne şanslısın lan ibne diyor...
oysa ben onun hayallerini hiç bilmiyorum,kafamda kurduğum sex fantazilerine onu ortak etmiyorum...

atalarımız ..." hayal kuranın bir kurmayanın iki kere amına koyayım. " demiş. aynı yerde debeleniyoruz ve üstümüzü başımızı kirletiyor, oda yetmezmiş gibi ruhumuzu piç ediyoruz. soldaki tabelaya dikkat. "çalışma sahasında tehlikeli hareketler yapmaktan kaçınınız."

bugün gene bir kez daha yaşamışımdır. baba zula izlemeye gitmeden önce,evde yanları taşlı boy aynasının karşısına çırıllçıplak geçip"bugün keşfedileceksin oğlum,kesin bi yerlerden teklif falan gelecek,ünleneceksin,oyunculuk teklifi falan alacaksın,selamettinden de kurtulup biscolata erkeği carlos ile fakbadi olacaksın,hadi kuşum benim" deyip,en şık, en marjinal kıyafetlerimi giyip,arkadaşlarla buluştum,gittim konsere.neyse bi ara dans pistine çıktım.bir dans ediyorum,ama nasıl kasıntıyım göreceksiniz.alkolde almıyorum,amı götü dağıtıp beni keşfedeceklere rezil olmayım diye.bildiğim tüm dansları ettim,anam bi baktım,millette bi dağılma,olayı her zamanki gibi geç algılayan ben anam noluyo demeden bir baktım ki,gösteri bitmiş,millet evine gidiyor. <br> <br>bende halen keşfedilememenin verdiği o sinirle eve kadar yürüyerek geldim.keşfedilemediğim gibi onca saattir ettiğim dans ve yürüdüğüm yollar ayaklarımda su birikmesine sebep olmuş. <br> <br> <br>allahım bu bedbaht halimden bir gün kurtulacağım biliyorum.

(bkz:#33313)

(bkz:#33471)

(bkz: rüyalar gerçek olsa seni her gece görürdüm)

tvde gör hayal kur, dergide gör hayal kur, sokakta gör hayal kur... sonuç: hayallerle yaşa dur...

keşke herkes bencilce hayaller kurmasa mesela insanlar birbirleri için hayal kursa.
keşke adaletli hayaller kursak kimisi ölümcül bir hastalıktan kurtulmayı dilerken kimisi cebinin dolmasını diliyor.
benim hayalim,hayalimi gerçekleştirmek.
çünkü oturduğun yerden birşeyler olmasını beklemek aptalların işidir.
hayaller başarmaya çalıştığın kadar güzeldir.

ibneception: hayalini kurduğun ibnenin aslında başkalarının da hayallerine misafir olan orospu bir ibne olmasıdır.

herkes hayal kurar, kurduğu hayallerde yaşar ama bazılarımız bunun ayarını fazla kaçırıyoruz. "her şey güzel olacak, mutlu olacağız" falan diye kendimizi kandırıyoruz.

kirlenmiş insanların, duygusuz ve kalpsiz silüetlerinden kaçıp kendi kabuklarımıza sıkışıyoruz. kabuğun içinde işliyoruz kendimizi ilmek ilmek. bir gün o kabuğu kırıp, kanatlarımızı açıp özgürlüğe ve mutluluğa uçacağımıza inanıyoruz. ama bilmiyoruz ki o kabuk çok kalın, kırılması çok zor.

bugün de güzel hayaller kurduk. kendimize sözler verdik "onlar gibi olmayacağız!" diye. gerçek olur olmaz bilemeyiz ama ümidimizi kaybetmeyelim yeter.

homofobik bir cümledir.

insanı hayata bence hayaller bağlıyor , umut tek başına yeterli değil bir şekilde yönlendirilmeli ayrıca hayal kurmayan kaç insan varki dünyada .