santur

çoook eski ve ortadoğuya özgü bir enstrümandır.
ırak, acem diyarı, israiloğulları ve hindistan sentezidir.
istanbul'da bu aleti düzenli olarak çalan bir sokak grubu vardı, diye okumuştum yıllar önce.
onun dışında, türkiye'de pek kullanıldığını görmedim maalesef. osmanlı döneminde kullanılmış, ama uzun bir zamandır müzik felsefemizde yer almıyor...
yabancılar bizden daha çok biliyor sanırım...

http://hafif.org/yazi/kaybolan-calgi-san...

duyduğum andan beri sesine hayran olduğum ve nihayet edinebildiğim müzik aleti. çalarken kullanılan araca zahme denir. keçe veya iple kaplı ise naif, değil ise daha sert bir ses elde edilir. çalan kişiye ise santuri denir.

iran santuru 9 ve 12 eşiklidir. 9 eşiklisi re'den, 12 eşikli mi'den akortlanır. akordu ise üzerindeki tel sayısından kaynaklı oldukça zordur.

denir ki sesi kadın sesi kadar cezbedici diye bir zaman iran'da yasaklanmış. bana göre fareli köyün kavalcısı değil de santurîsi olsa yedi düvel köyün haşeratı gelirdi peşinden.
taksim'de adını unuttuğum bir sokak grubunun kullandığı, harika bir sesi olan müzik aleti.