türk dil kurumu

türk dil kurumunun baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. anlamını bilmediğimiz kelimelerin güncel anlamlarını , yazım kurallarını ve envai çeşit türkçe bilgiyi barındıran türkçenin yapıtaşlarındandır.
büyük türkçe sözlüğe de bu adresten ulaşabilirsiniz http://tdkterim.gov.tr/bts/ benim de en çok kullandığım sitelerden biridir. çok işe yarıyor.
tartışmalı konularda bir standartlaşmaya gidemeyen kurum.

misal:

"k" harfi ne zaman "ka" okunur?
"i" den sonra "ı" mı gelir?
yabancı bir kelime misal "aynştayn" ya da "gey" okunduğu gibi mi yazılır?
amacı ''türk dilinin güncel sorunlarıyla ilgilenerek çözüm yolları bulmak''tır. atatürk mal varlığını türk tarihi kurumu ile birlikte türk dil kurumuna bırakmıştır.
start almak, start vermek gibi türkçe(!) kelimeleri içinde barındıran sözlüğe sahip kurum.
varlığının mantıklı bir sebebi olmayan kurumdur. tahmin ediyorum en kral memuriyet bu kurumda yaşanırdı.
dil'i koruma ve kullanmak için gaye gösteren kurumdur. tüm bunların yanı sıra türk dilinin kullanımı ile ilgili 'rimming workshop'ları düzenlemektedirler. ender verdikleri workshoplardan biri ise türk erkeğinin oralla tanışması vol.ı: ağızdaki sikin başını dille yuvarlama dır.
tdk gibi bir çok yeni kurum açılmalı bence, dil insanlara bırakılmayacak kadar önemli mesele ne de olsa, devlet kontrol etmeli, fikir beyan etmeli bu konuda, tek bir doğrusu var ya dilin, mesela türk sözlük kurumu da olmalı, ayısözlük dahil tüm sözlüklerin formatları belirlenmeli, moderasyonları burada yapılmalı, beğenilmeyenler atılmalı falan.

gülüyorum ya. doksan yıldır tdk var, doğru düzgün bir etimoloji sözlüğü yok. çünkü bu işleri devlet yapmaz, dile gönül vermiş adam ya da eksikliği gören bir girişimci yapar, kendi yapar kendi basar kendi satar, insanlar çok ilgili oldukları konularla ilgili terimler üretirler, bazen tutar, bazen tutmaz. moderasyon, format, etimoloji vb. yerleşmişse sen kullanma desen ne olur kullan desen ne olur. başçavuşun eşeği gibi anırırsın boş boş. etimoloji bkz. kökenbilim dersin sözlükte, yazarlar bazen onu kullanırlar bazen bunu.

asıl işlevi gözlemlemek olsa da, yeni alfabeyle birlikte eski metinlerden ve türkçeden koparılmış yeni nesillerin nasıl konuşmaları gerektiğini onlara öğretecek yüce gönüllü bir kurtarıcıdır tdk. istediğimiz değil, ihtiyaç duyduğumuz bir kahraman, bir kara şövalye... hala gülüyorum bu arada.
yıllardır "sık kullanılanlarında tdk sözlük olan kişiyle evlenirim" gibi sahte vaatlerde bulunduğum, şapkalı a'yı kaldırmak gibi bazı saçma sapan hareketlerini eleştirsem de vazgeçemediğim site.
yan gelip yatan kurum. türk yazılı edebiyatına dair yaptıkları çalışmalar neredeyse bir asırlık bir kurum için acınası bir haldedir. anca imla kılavuzunu değiştirip dursunlar ki bir dilin belki de en değiştirilmez noktası imlası olmalıdır. bir asırlık yeni dilin bir imlası bu kadar mı sık müdahaleye uğrar be kardeşim. çekil köşene metin neşret...
2012 imla kılavuzu ile beni çileden çıkaran kurum. hiç bir şeyin altını çizmeyeceğim, bir nokta haricinde:

kesme işareti başlığı altında "başbakanlığa" örneğinde olduğu gibi kurum isimlerinden sonra ek geldiğinde kesme işareti gelmezken, adamlar özel bir not düşmüş "...fakat avrupa birliği'ne..." gibisinden. bu neyin kayırması? dil bu arkadaş, bu neyin kafası? bir kural varsa istisnası olmaz, imla sistemi içinde. çok merak ediyorum fransızcanın imlası en son ne zaman değiştirildi ve ne kadarı değiştirildi. bu yeni imla kılavuzunda doğru kararlar alınmamış değil fakat 2009 ile bir çok noktada zıt olan yeni kurallar tespit edilmiş ki bir dil üç yılda nasıl biradikal değişikliğe uğrar be arkadaş? alfabe değiştirsek tamam, ek-kök gösteriminde değişikliğe gidilse o zaman da eyvallah ama mevcut durumda ne istiyorsunuz şu dilden?

(bkz: ağlamak istiyorum sayın seyirciler)
başına hangi üniversitenin hocası geçiyorsa onun kafasına göre sil baştan ilkeleri, kuralları düzenlenen yap-boz tahtası. bu sözcük ayrı da öteki neden bitişik, orada kesme işareti var da burada neden yok gibi kafa yedirten sorulara hiç girmeyin. bu kurumda esas olan bir öncekinin yaptıklarını yıkmaktır. başka bir şey değil.
zaman zaman ortaya çıkarak sırf çalışanlarının aldığı maaşı hak ettiğini göstermek istercesine götünden element uyduran kurum. hatta zaytung'a en çok malzeme olan kurum bile diyebilirim.

ortaya attığı yeni türkçe kelimeleri kullanma imkanı hayli dar olduğu gibi, hele hele bazıları var ki toplum içinde kullansam çeker vururlar beni.
kendisinden özetkilenim sonucunda devinimsel ittirgeç bozunumu etkisi aldığım kurum.
(bkz: kirli) (aybaşı durumunda bulunan kadın)
(bkz: oğlan) (cinsel bakımdan erkeklerin zevkine hizmet eden sapık erkek)
(bkz: kadın) (analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri, becerileri olan, hizmetçi bayan)