evet yine bir kamu spotu gönderisi yapayım: kariyer.net nasıl kullanılır?
-öncelikle kariyer.net'e bugün başvurup ertesi gün çağırmalarını beklemeyin, ben bir gömlek alacağım zaman on yerden fiyat alıyorum, bırakın da insanlar biraz araştırsın, eleme yapsın, bu süreç ayları alabilir
-ikincisi nerdeyse her pozisyona binlerce başvuru var, kimse oturupta beş bin cv'yi tek tek incelemez, insan kaynaklarındaki de can nihayetinde, bir sürü işi var, vakti yok
-peki nasıl eler, tabii ki filtrelerle, yani bol bol filtre ekleyin, eğer itü, odtü, boğaziçi, koç, sabancı mezunuysanız bunları da flltreden ekleyin, van,, erzurum, yozgat, muğla, kayseri, trabzon vs. mezunuysan zahmet edipte ekleme, oraların piyasada bir anlamı yok ama cv'n de belirt
-mesleğini bi zahmet filtreyle ekle, ama bunlar zorunluluk, neyi spesifik yapıyorsun onu da filtreye koy, ha en spesifik özelliğin ms office kullanmaksa, ben bu yaşıma kadar nasıl geldim, o diplomayı niye aldım ki, malım ben diye bir düşün, ismek kursuna yazıl derhal
-ayrıca filtreye, takım çalışmasına uygun, sorumluluk sahibi falan gibi asla taşımadığın özellikleri de koy, bu önemli, en az otuz tane koy bunlardan
-aradığın pozisyona başvur, gerçekten istiyorsan başvur ama, bakalım ne olacak diye değil
-bir pozisyonu çok beğendin, hemeen firmanın diğer sitelerdeki ilanına bak, özellikle firmanın kendi sitesinden de başvur, ordan daha az başvuru yapılır ve daha çok değerlendirilir, linkedinden falan ik çalışanını bul, ona özel mesaj at, linkedinde bir ay ücretsiz deneme var , sömür onu
-son olarak iş aramak tam zamanlı bir iştir, üç tane iş yerine başvurup abi dönmüyoolar ya diye ağlama, onlarca yüzlerce yere başvur
-işe girince de bana bir kek mek bir şey ısmarla, bir de geçen gün 'iş görüşmesinde para için iş değiştirdiğimi söyledim aağğbeeee diye egosunu mülakatta test eden bireyler vardı, onlardan olma, onları ciddiye alma, adam gibi kendini tanıt , hedeflerini anlat gel
özdemir: 170, 95, 37, kumral, kılsız (kaymak gibi), 17(kafası hariç),
resepsiyon görevlisi... gündüzleri aktif, gece 12'yi geçince bir pasife dönüşüyor. otele gelen zengin ve yakışıklı misafirleri kesiyor. room servis deyip odalarına girip dar pantolonu ile kalçalarını oynata oynata 'bir isteğiniz var mıdır efendim' 'çok şıksınız bugün efendim' deyip onları baştan çıkarmaya çalışıyor. ki çıkarıyor da... kocalara dikkat.
xalo: 90, 60, 190, kıllı, beyaz tenli, bıyıklı bir öteki, damarlı... beyaz yaka, modern ağa çocuğu. babasının yolundan ilerliyor. evimin erkeği olacağım diyor ve malesef eve erkek sokmuyor ama istiyor da. evdekileri de elime kadın eli değmedi diye yiyor. kendisi de anlamıyor. en son iş arkadaşının götünü keserken kendini yakaladı. bu çelişkiler ile hayatına devam ediyor. allah yardımcın olsun abicim.
ayimsi: üzülerek bildiriyorum ki 165, 55, 33, beyaz tenli, sarışın (şarkıcı bengünün boyunda)... sigorta şirketi var, bir de 20cm (bir yiyen bir daha istiyor). her gün aynanın karşısına geçip 15 tel sakalını okşayarak 'ayıyım ben işte, ayıyım' deyip kendini ikna etmeye çalışıyor. saçları kadar bahtı da açık olsa keşke.
benim de söyleceyeklerim var: 170, 85, 34... buğday tenli, kara bahtlı. power bottom ama malı iyi olduğu için gittiği her aktife tripler yaşatıyor. ilk defa sana pasif oluyorum laflarını çok duydu. en son koliye gidiyorum deyip evden çıktı, bir daha da geri dönmedi. söylecekleri vardı, gitti.
anna: 169... o bir cici kız. 7000 tlnin onun mazotuna yeteceğini sanmıyorum. en son mykonos'ta bir partide rastlaştım. çükmüştü. inşallah sonu esra ve ceyda gibi olmaz.