kedi

sevilesi, öpülesi, mıncıklanası 4 ayaklı evlatlardır.

yavruyken pek bir tatlı, pek bir oynak olan bu hayvanların büyüdükçe götleri kalkar ve evde patronun kendileri olduğu fikrine kapılırlar. bir hadisizleşmeler bir artistlikler. benim evimde bana artistlik yapanın alnını karışlarım buna kediler de dahil. bir de kedileri köpeklere tercih edenlerle pek anlaşamıyorum nedense. ezik mi oluyolar ne? kedilerin evdeki ezici üstünlüğünden sanırım.
ben kendimi bildim bileli evde uyuyan ve hala uykulu uykulu gözlerle bana bakan çok sevimli yaratık, eve yeni biri geldi mi hele ortadan kaybolur göremezsiniz, herkese kendini sevdirmez, sevdirirse de canınızdan bezdirir, zorla gelir kucağınıza kurulur kalkmak bilmez. yorganın altında uyur, sıcacık havalarda bile daha sıcak, daha sıcak ister. mırlama özelliği süperdir, gece uyurken huzur içinde hissedersiniz kendiniz.
yaşadığı evin imparatoru/imparatoriçesi olduğunu zanneden egosu yüksek, karakterli ev arkadaşı. sinirlendiği zaman sizinle dalga geçecek kadar da sinir bozucu. *
bir de nyan versiyonu var ki hepimizin bildiği, kafayı yedirtir.
ağız şapırdatması midemi bulandırmayan, aksine bir de tatlı gelen canlı.
yalnızlığımı en çok hissettiren canlı türü mü ? değil mi ? bilmem ama iki tanesi ile yaşamaktan , aynı havayı solumaktan sonsuz keyif aldığım, huzur kaynaklarıma verilen genel isim ... evet kedi kesinlikle huzurdur...
kedi = felis domesticus (latince)
bu felis domesticuslar her ne kadar kökenleri insanla hiç alakası olmasa da, insanlarla yaşadıkça kendilerini insan yerine koymaya başlayıp, ciddi anlamda insan gibi davranmaya başlarlar.
şahsen benim kedim baya baya ağa misali oturuyor, kendi koltuğunda değil bizim koltuklarımızda oturuyor, yatağında değil, benim yastığıma kafasını koyarak uyuyor. değişikler yani. bir de onlara insan değilmişçesine davrandığınızda, kendinizle aynı kefeye koymadığınızda bozulup söylene söylene gidiyorlar.

dip not: bir de kedim su kabından değil, kafasını suyun altına sokarak çeşmeden su içiyor. tam fırlatma yahu.
<br> <br>http://i.imgur.com/q81jz.gif *
dünyanın en sevimli yaratıklarıdır. nedense hayvan yerine koyamıyorum bunları. dertleri anlatabildiklerini, beni anlayabildiklerini hatta zaman zaman çözüm yolu gösterebildikleri kanaatindeyim. * yazın 40 derecede sıcaklıkta sarılıp uyumak pahabiçilemeyen bir duygudur.
annemin kıçından uydurduğu "bende alerjik astım var oğlum kedi tüyü çok fena yapıyor beni" diyip yıllarca kösnük kösnük arkadaşlarımın kedilerini sevmek zorunda kaldım. hatta bazen daha ileri gidip annem o kedi eve gelirse seni de eve almam gibi ithamlarda bulundu. şu anlık ana-baba parası yiyen bir öğrencimsi olduğum için kedi besleme hayallerimi ertelemek zorunda kaldım.

sırf bu kedi besleme sevdam yüzünden ileride evinde 32 kedi besleyen yanlız adamlara bağlayabilirim.
iş bulup ayrı eve çıkma konusunda en büyük motivasyon kaynaklarından biri sayılabilecek evcil hayvan. arkadaş gibi bir şeydir kedi. evlat gibi de, sevgili gibi de, garip bir durum kedi beslemek.
kedimden ayrı kaldığım için artık sokakta gördüğüm kedilere daha anaç duygularla bakıyorum. laf attığım, göz kırptığım, öpücük yolladığım, pisi pisi dediğim, gülümsemekle yetindiğim, selamladığım kediler oluyor.

evde kedi bakmayı düşünenleriniz varsa, ara sıra duş kabinine falan sokup yıkamanız gerektiğini, tüylerin de ara sıra taranması gerektiğini hatırlatayım. ben bu dediklerimi yapmaya üşendiğim için evdeki diğer insanlar tüyleri bahane edip kedimi uzaklaştırdı. gerçi şimdi bahçeli bir evde, iyi bakılıyor. özlüyorum.
bir aydır zayıflatmaya çalıştığım başımın tatlı belasıdır. tamam tombiş kedileri seviyorum orada bir problemim yok da hayvan yakında bomba gibi patlayacak diye korkuyorum.
yavruyken çok daha sevimli olurlar.

beslenmeleri konusunda bilgi sahibi olmak gerekir.

https://wimpycathouse.com/kedileriniz-ic...
bir ada daki kendi besin zinciri içine giren bütün canlıları ve dolayısıyla o türlere ait doğal yaşam biçimini kökünden etkileyebilecek bir hayvan.
5 senedir hayatımızı neşelendiren hayvan... iyki almışım...
korktuğum ve çok saygı duyduğum hayvan. özellikle siyahlarına bayılıyorum bunların. böyle yeşil fosforlu gözleri olanlar. bir de çocukken kara kediye uğursuz bir anlam yüklenirdi. "kara kedi geldi, saçını çek" denirdi. ne manası var çözemedim.
ek olarak, lütfen cins kedi edinmeyin. bizim kedilerimiz alelade tekir ve smokin. buna rağmen bu kadar sağlık problemi yaşıyorlar, cins kedilerde bu sağlık problemleri en az iki kat fazla olacaktır.
  • /
  • 4