susma

aynı zamanda zeki müren 'in "hayat öpücüğü" albümünün ilk şarkısının adıdır, dinlenilesi ve harika sözleri vardır.

susma
susma konuş bir şeyler söyle yüzüme bakma öyle
ya evet ya hayır de bu aşk yürümez böyle
seni sevdiğim gibi başkasını sevseydim
aşk dolu şu kalbimi başkasına verseydim
diz çökerdi önümde köle olurdu bana
sana verdiklerimi başkasına verseydim

gülme benim halime gülme aşkımla alay etme
çık git artık dünyamdan bir daha geri dönme
seni sevdiğim gibi başkasını sevseydim
aşk dolu şu kalbimi başkasına verseydim
diz çökerdi önümde köle olurdu bana
sana verdiklerimi başkasına verseydim

dönme bir daha geri dönme göz yaşlarımı silme
uzak dur benden uzak rüyalarıma girme
seni sevdiğim gibi başkasını sevseydim
aşk dolu şu kalbimi başkasına verseydim
diz çökerdi önümde köle olurdu bana
sana verdiklerimi başkasına verseydim

şaka maka marsa gidiliyor olması

gidecek olanların cesaretine hayran kaldım. ayrıca aya çıkıldığı bile henüz meçhul / tartışmalı iken mars'ta sağ salim bir yaşam formunun kurulacak olması ihtimali gözü korkutuyor ve endişeye düşürüyor. acaba gerçekten filmlerde bize dayatılan ütopik uzay maceraları var olacak mı, yoksa bu sadece bir ütopya ve bu uzay merakının tam anlamıyla bir realiteye kavuşmasına çok uzun yıllar var mı? düşünülmesi gereken bu bence. ya da gerçekten buna ihtiyacımız var mı?

okan bayülgen'in hormonlu domates ödülüne tepki göstermesi

kabe kumaşı kokulu tavaf efektli kabe maketi

samanlı yol ve channel 7 gibi full uhrevi kanallarda satılan dakka başı reklamı çıkan ürün.

aşırı teknolojinin günah olduğu şeklinde bu kanallarda "huzur saati" adı aldında program yapan hocalar bu reklamlara nasıl göz yumuyor anlaşılamadı. ayrıca kutsal sayılan şeyi satışa çıkarıp oyuncağını pazarlamak ne kafası bilemedim abv.

http://image5.sahibinden.com/photos/54/24/55/188542455vvi.jpg

otobüslerdeki yaşlı teyzelerin ben gencim triplerine girmesi

üslup meselesi. örneğin yer vermek istediğinizde kibarca teşekkür edip bunu reddeden bir teyzenin tatlı tontişliği ile yer vermek istemenizi hakaret addedip size atarlanan teyze elbette bir değildir.

gencim triplerine girmekte sıkıntı yok aslında elbette girebilir; asıl marifet bunu ifade etme şeklinde.

badoo

istanbulda her metre kareye 2 gay yoldaşımızın düştüğü naçizane ve eğlenceli bir aplikasyon. bir günde sevgili ya da fuck buddy bulabileceğinizden hiç şüphem yok. tabi ıstanbulda yani. istanbulda.

ablasının kocasına aşık olan eşcinsel

valla bana söz düşer mi bilmem ama hem böyle gerçek sorunları dinlemekten hoşlandığımdan hem de bu sıralar psikiyatrist milletiyle yakın temasımdan dolayı ben de yazayım dedim.

arkadaşın durumu kesinlikle psikiyatrik yardım almasını gerektirecek şekilde obsesyona dönüşmüş bir durum. sonuçta durumlar hem kendine hem de başkalarına zarar verecek şekilde kontrol dışı davranmaya dönüşmüş. ayrıca imkansız bir umut için yapılmaya çalışan nafile bir çaba söz konusu. boşluktan saçmaladığını düşünmüyorum, bu sırf boşlukla açıklanabilecek bir konumda değil, muhtemelen arkadaşın içindeki nasıl dolduracağını bilemediği bir ruhsal boşluğu son derece sağlıksız bir yolla doldurmaya çalışması durumu var. enişte sahneden şu anda çekilse dahi, yani ne bileyim yarın ablayı da alıp amerika'ya taşınsa bile, arkadaşın sıkıntısı geçmeyecek bence, o ruhsal boşluğu başka (ve muhtemelen gene sağlıksız yollarla) kapatmaya çalışmaya devam edecek.

psikiyatrik yardımın çok gerekli ve faydalı olduğunu düşünüyorum. birinci elden tecrübe konuşuyor

not: ben bunları yazarken zaten psikolog görüşü gelmiş.