el adamı

aşk düzlükte yaşanıyor
düzlük tek aşkta


kırk fırın ekmeği bırak kırk bin fırın ekmek yesem dahi böye bir kafa yaşayamam, çöldeki bedevi olayım ayım yıldız tilbe olsun,benimkide böyle bir kafa işte.
metaforları, çalıştığı sanılan beyni sorgulama nedeni yıldız tilbe şarkısıdır... bu kadının bunu nasıl başardığı konusunda cidden hiçbir fikrim yok. keşke biraz olsa... aşka ve yakın arkadaşı acıya dair her şey sadece birkaç kelimede en canlı şekliyle hayat bulmuştur.

işte size anarşist ruhun aşk halleri:

saçlarımın boynuna geçti ipek sicim
gömleğinin bir kolunu dar ağacı belledim
bir ucu sen
paslı makasın bir ucu
bendim
sığ yüzüne kapttığım saçlarımı
kestim
aynada yüzüm hazırladım
tel tel ayrı ayrı topladım
yalnızlığın kadınıyım
anla beni el adamı
gönlüm isterse gelirim
bitmeyen aşkla sevişirim

seyret bak uçurum dağından
dümdüzdür vadi
ruhum isterse gezinirim
dipsiz uçurumlarda

aşk düzlükte yaşanıyor
düzlük tek aşkta
aynı değil her baharın çiçeği dalı
ellerini hangi su yıkar ortalık malı
böldü sabır
çekti kopardı seni
bittin
sığ yüzüne kapttığın saçlarımı
kestim...
1996 yılından beri kafamın içine bir çip yerleştirilip yıldız'ın girişte ve aralarda kemanla birlikte çığlık çığlığa bağışını duymak için beynimin içinde hiç durmadan çalmasını istediğim şarkı.
yıldız tilbe'nin suat suna ile birlikte yazıp bestelediği efsane şarkısıdır.

(bkz: aşk düzlükte yaşanıyor, düzlük tek aşkta)
(bkz: yansınnnnn ulan!)
manuel takılmayı seven, hiçbir zaman senin olmayan ellerin adamıdır.
yel adamı, daha bi evcimendir ama gaz toleransınızın olması gerekir.
bel adamı, ince bel sever, tutkuludur.
jel adamı, hijyeniktir ve kaygandır.
tel adamı, sadece uzaktan konuşmayı sever, icraati sıfırdır.
...