matematik öğretmenine aşık olmak

insana kendine suçlu hissettiren bir durumdur. bi süre sonra derse odaklanamaz, sadece onu incelerken bulursun kendini ve anlaşılması çok uzun zaman almayacaktır, merak etmeyin gençler. ergen işi gibi dursa da insanın başına ne zaman geleceği belli olmuyor *

(bkz: üniversitede hocasına aşık olan insan )
lisedeki matematik öğretmenimle yaşadığım durumdur. similyası kürdandı (o giydiği daracık kumaş pantolonundan belli olduğu kadarıyla) ama sevimliydi kerata. kep töreninde gözlerini benden alamamıştı, beğenisini de açıkça belirtmişti. oracıkta onun olmak istemiştim ama ahlak ve görgü kuralları engel olmuştu bana.
allah korusun matematikçilerim genelde kel göbekli ve sevmediğim tiplerdi.
uzun boylu, sarışın, beyaz tenli, babyface bir fizik öğretmeniyse kaçış yoktur. üstelik sizin yerinizin apayrı olduğunu belirtiyorsa.

hiç 90 kilo üstü matematik öğretmenim olmadığından ne matematiği sevdim ne matematik hocalarımı. oysa lisedeyken öyle bir tarih öğretmenimiz vardı ki..170 boylarında, 36-37 yaşlarında, kilosu nerden baksan 85-90 arası. üst dudağıyla burnu arasına kondurulmuş sevimli bir bıyık..dar pantolon ve gömlek..en çok bahar aylarını severdim..vücut hatları ne kadar da belli olurdu, beyaz gömleğinin içindeki kıllı omuzları ve vücudu belli olurdu..onun dersinde sınıfta en başarılı ben olmak zorundaydım, en çok dikkati ben çekip en büyük ilgiyi ben hak etmeliydim..ki öyle de olmuştu..ders anlatırken sınıf içinde dolaşırken, yavaş yavaş hareket eden vücudunun kıvrımlarını takip ederken göz göze gelirdik bazen, arkadan yaklaşıp omuzlarımı sıkar enseme hafif bir dokunuş kondururdu el içiyle..çok severim o yüzden tarihi..tarihçileri..bu arada adam evli ve 3 çocuğu vardı
(bkz: ayı sözlük itiraf )
hiç bilmediğim duygu ama edebiyat öğretmenine aşık olmanın hemen her türünü gördüm. hayranlıkla aşk arasında bir duygudur genellikle. insani, arkadaşça ilişkilerle geçiştirilir. yaşanması zordur, çünkü öğretmen- öğrenci ilişkisi yüksek etiklere bağlıdır ve aşılması pek kolay değildir.
okulum ve dersanemdeki öğretmenlerin hepsi kadındı o yüzden tadılmamış duygular
fizik hocama yasadigim duygularin matematikci versiyonu. herifin yuzunden fizikci olup hayatimi karartiyordum az kalsin. 40-50'lerinde bir adamin bu kadar seksi olabilecegini ilk kendisi uzerinden deneyimlemistim.

ah ulan kumas pantolon altindan gozuken kutur kutur got, massallahi olan bulge..
öğrenim hayatım boyunca mat öğretmenlerim hep kadın olduğu için yaşayamadım hadise. tercihimi bu yüzden ingilizceci murat"tan ya da coğrafyacı yusuf"tan yana kullandım.
tam da haaa hic oyle bir hocam olmadi derken ilk lisemde iki tane daddy bear tipli matematik hocami, dershanemde de bir muhtesem bir daddy bear olan matematik hocasini crushldigim aklima geldi. birde son sene bir cografya hocam vardi.* ha bi de ozel ders aldigim bir matematikci vardi, ona hala asigim. bir ara almancacim da cok tatliydi*. *
erkek matematik öğretmenlerinin çoğunun ciddi bir cazibesi olduğuna delalettir, ilk okulda ve lisede iki erkek hocamı düşleyerek çok kendime dokunmuşluğum vardır.
toplama yaparken dudağına yapışmak, çıkarma yaparken gözlerine bakmak, çarpmada poposundan sıkmak, bölmede ise ağza oturtmak çok hoş olabilir. ay derhal denensin
lise matematik öğretmenimi çok beğenirdim .fantazilerime her pozisyonda evire çevire malzeme ettim kendisini.hatta bir keresinde yanıma oturup oğlum derste hep dalıp dalıp gidiyorsun aşık mısın yoksa demişti.bayağı utanıp kıpkırmızı olmuştum.
(bkz:din kültürü ve ahlak bilgisi ögretmenine aşık olmak) ben din kültürü öğretmenime aşık mıydım değildim ama vermek istediğim tek öğretmen oydu ya da verdirmek istediğim.
bizde bir edebiyatci var offf offf adam yahudi gibi cayir cayir.bana boș deg gibi ama fazla da hallenmemek lazim
  • /
  • 2