sensizlik... alışamadığımdır. kavrayamadığımdır. kavramaya kalktığımda, bocaladığımdır.
sensizliği kavramak, bir türlü kavranılamayandır.
bir kez sensizlik başına gelince kişinin neye uğradığını şaşırır. artık rüzgarlar esmez, yağmurlar yağmaz (yağsa bile ıslatmaz o yağmurlar), günler geçmez, geceler bitmez olur. kahır çöker ve işte o an, kahrın çöktüğü an kavranılmaya çalışılsa da sensizlik, boşa kürek çekmektir aslında. kişi kendi içine döner. içindeki sen'i arar. o da gittiyse, bulunamıyorsa vay haline!
sonsuzluğu kavramak daha kolaydır sensizliği kavramaktan.
sensizlik, hep bitiştir, tükeniştir, varlığın olamamasıdır.
sana göreyse, bensizliği kavramaktır; bensizliktir. ben, sana göre sensem, kavra bakalım sensizliği, sensizliği kavramak neymiş gör; çektiklerimi çek. ağla ve kudur veya zil takıp oyna. haydi benden bu kadar. ben, sonsuzluğu kavramak ile ilgiliyim artık, ki sen de sonsuza karıştın.
uğurlar ola!