bir şehri terketmek aslında içindeki dostları, dostlukları belki de aşkları terk etmekle eş değerdedir.

(bkz: kaç kaç kaç)

hayao miyazaki japon anime ve manga sanatçısıdır. en yakın çalışma arkadaşı isao takahata ile studio ghibli adlı animasyon stüdyosunun kurucusudur. berlin film festivali'nde ödül alan ilk animasyonu olan spirited away / ruhların kaçışı ile ilgileri oldukça üzerine toplamaya başlayan hayao miyazaki amerika lı walt disney ve ingiliz nick park gibi isimlerle karşılaştırılır hale gelmiştir ve özellikle türkiye'de isao takahata ile beraber yaptığı ''heidi'' adlı dizisiyle tanınır. onu keşfettiğim ilk animasyonu ''my neighbor totoro / komşum totoro'' ile takip etmeye başladım ve karakterlerinin özgünlüğüyle hayalgücüne inanamadım.

ölüme giden patika yol. trafik yok, insan yok, tek seçenek planı uygulamak. sonuç bilinmez ama gidenler hala geri dönmediğine göre kötü olmasa gerek.

theo angelopoulos'un şaheserlerindendir. biri kız biri erkek iki küçük çocuğun büyürken masumiyetlerini kaybedişlerini çarpıcı ve sarsıcı bir şekilde anlatmaktadır.

herkesin, uzun tenefüste sıraları birleştirip, kıtlık yokmuşcasına yaptıklarını hunharca yemeleri ve haftalık kalori ihtiyacını 1 saatte giderildiği gündür. yemek artmaz çünkü mutlaka birileri poşete, kaplara doldurup evlerine götürür. neden sadece ilkokulla sınırlı olduğunu, neden liselerde de yapılmadığı merak konusu, onlar da aç, susuz, zavallı.

web adresi www.haykod.org olan türkiye'de yasal yolla yardım toplayan tek hayvanları koruma derneğidir.

hemde çok özeldim...
alttaki yazar: ne oldu bize? neden neden neden???

nedense aklıma peter allen'ın the boy from oz'ından not the boy next door'u hatırlatmıştır.



tabi yan komşu hugh jackman seksiliğinde ise her yol mübahtır!

doğal hayatın tahrip edilmesi sonucu aç kalıp şehre inen bir domuzun başına gelen bir linç hikayesi.

samsun'da aç kalıp şehre inen bir yaban domuzuna, sırf domuz olması nedeniyle inanılmaz işkenceler yapılmış. şehrin göbeğine inip nereye kaçacağını şaşıran hayvanı öldürmek için üzerine yürüyen orospu çocukları söktükleri kaldırım taşlarıyla domuza saldırmış. domuzu öldürmek için kıyasıya yarışa giren, ancak hayvanın bir türlü ölmemesiyle iyice deliren kalabalık; bu kez başka mahallelerden adam çağırmış. ölüme direnen domuz bir çalılıkta yorgun düşüp kendinden geçince yakalanmış ve belediye ekiplerine teslim edilmiş.

tabi bundan sonrası daha dramatik. belediyede; domuzun başına ne geldiği ya da ne geleceği meçhul. bu kadar yara alan bir hayvanın artık doğal hayata salınca bile yaşayamayacağı bir gerçek. hayvan sevgisi olmayan kavimden insan sevgisi beklemek zor; alayı göt alayı sevgisiz yavşak bunların.

http://www.hurriyet.com.tr/yerel-haberle...

çizme şeklinde ülkeleri olan, sesli ve gürültülü konuşan, bizdeki doğu batı ayrımı gibi kuzey güney ayrımı olan italyada yaşayan insanlara genel olarak verilen isim. aslında doğrusu italyalıdır. fakat ingilizceden mi gelmiştir bilmem(italian) ama italyan demek italyalı demekten daha kolaydır anacım.

prostat orgazmı.

muharrem ayı sanırım..


alttaki yazar, okuldaki proje keyif vermeye başladı, iş yerinde de büyümeye gidiliyor ama bu durumda ünvanımın önemi düşüyor gibi..

sıkıldım anladığın, okulu da işi de siktir edip askerliği mi aradan çıkarsam yoksa, okula yönelip akademiden mi yardırsam, yok daha da olması otur oturduğun yerde astral kurulu düzenini bozma ite kaka işte devam eyle mi dersin?

beş yılın ardından yeni albümünü duyuran grup, 30 eylül'de yayınlanacakmış. şarkı listesine bakılırsa baya garip olacağa benziyor.