ticari olarak da etkilerini gösteren virüs.
genelde iş yaptığım yerler ukrayna ve rusya. bu ülkelere giden kargo araçları şu an giriş yapamıyor. yani kargolar kapalı. bizim gibi iş yapan firmalar orta vadede çok zorlanacak.

şehir hatları vapurlarının renkli siması, pazarlama ve satış uzmanı burhan demircan''ın halk içinde bilinen ismi.
kendisi vefat etmiş.. gerçekten duyduğum an içim cız etti.
kendisine allah'tan rahmet, sevenlerine de baş sağlığı diliyorum.

sscb dağıldığı zaman beyazıt ilçesi rus turist kaynıyordu. ben de bir dükkanda tezgahtarlık yapıyorum, yaşım 16 ya da 18 olmalı. bir gün dükkana gelen bir müşteri üstümdeki deri ceketi gördü ve " bunu sadece devlet adamları giyer!" dedi şaşkınlıkla..
marks'a göre işçi sınıfı ve daha da genellersek tüm insanlar eşit olmalı ve sınıf farkı olmamalıydı. bu fikir kendi içinde bile vücut bulmadı, polit büro ve mevki sahibi insanlar ayrıcalık sahibi oldu. (bkz: her devrim önce kendi çocuklarını yer)
bizde ise cumhuriyet öncesi devlet eliyle elit tabaka oluşturuldu. bu o kadar böyledir ki; daha osmanlı zamanında şimdiki aksaray ilinden köklü aileler alınarak, istanbul, aksaray ilçesine ikamet ettirildi.ilçenin adı buradan gelmektedir.
okuyan yoktur nasıl olsa diyerek burada kesiyor, başlığı açan yazar arkadaşa da teşekkür ediyorum.

entrylerim gg gerekçesiyle silindiği günden itibaren çok sık kullanmadığım platform.
ha burada da entrylerim silindi. yani ayısözlük ve ekşisözlük bu açıdan benzerlik gösteriyor.
(bkz: diktatörlük)

eşcinsel olduğunu düşünüyorum.
survivor izlerken gördüm ilk kez. adamın tavırları çok hoşuma gitti. özellikle otoriteyle sorunu var gibi ve bu çok çekici. kimseye yancı da olmuyor.
ben bu dik duruşa, eyvallah etmeyen haline saygı duyuyorum.
yolun açık olsun cemal..

iyi bir insan.
iyi olmanın bir çok tarifi olabilir elbette. göreceli bir kavramdır. ama hani bazen böyle birisini tanırsınız ve şeksiz şüphesiz '' iyi bir insan'' olduğuna kanaat getirirsiniz ya; bu öyle biri bence.
ne bileyim, bu adam paketindeki son sigarayı verir, tanımadığı birine akbil basar, soğukta bir kedi görse alır montunun içine sokar gibi geliyor bana..
bana öyle geliyor ve ben kolay yanılmam

taksim'de leş gibi bir barda içiyorum. normalde damsız girilemeyen bu barın müdavimi olduğumdan kapıdaki arkadaş kolaylık gösteriyor ve tenhada bir masaya oturup içmeye başlıyorum.
genelde bu gibi yerlerde bir arayış içinde olmam. spontane olarak bir şeyler gelişirse o ayrı tabii. neyse sağ çaprazımda bir masa var. iki kadın. yaşları 25 var, yok.. belli ki lezbiyenler. arada bir utanarak öpüşüyor ve öpüştükten hemen sonra etrafa bakınıyorlar. '' acaba gören oldu mu'' sanırım bundan çekiniyorlar. arada bir bana doğru baktıklarını biliyorum. o yüzden kafamı hiç oraya çevirmiyorum. rahatsız olsunlar istemiyorum..
işte bu kaçamak öpüşmelerden, koklaşmalardan sonra zannımca daha aktif olan kadın şöyle bir şey dedi '' bir gün beni bırakacaksın değil mi''
çok üzüldüm lan o an.. her ilişki bitiyor sonuçta. ama bu farkındalıkla ilişkiyi devam ettirmek?
şöyleydi sanırım '' daha çok seven taraf, kaybetmeye yakın olan taraftır''
son bir shot yapıyorum.. bir anda göz göze geliyoruz.. meraklı gözleri var kızın.. dışarı çıkıyorum. kar yağıyor..
leş gibi bir barda bir aşk sona eriyor..

ben farklı düşünüyorum.
ülken işgal edilmiş, insanların öldürülüyor.. ve elin silah tutarken alçakça kaçıp başka bir ülkeye sığınıyorsun. sonra o ülkede bir deprem felaketi yaşanıyor.
ama bu alçak, vatan haini herif şöyle düşünüyor " acaba elmalı mı yoksa avakadolu mu içsem. " ulan nargile hazırlık isteyen bir zevk. sigara gibi alıp yakamazsın ki..
o nargileyi içen de, bunu savunan da yanlış yapıyor.
edit: maksadı aşan ve hakaret içeren kelime kaldırıldı.

kadının takma penisle erkeği sikmesi.
tanım olarak böyle.
2 defa denemişliğim var. çok zevk aldığımı söyleyemem. yine de değişik bir gece yaşamıştım. biraz da partnerin tavrı önemli sanırım o esnada konuşulanlar daha önemli.
tavsiye edilir..

istanbul yaş 48 kilo 80 boy 175
biseksüel
genç parlak bir arkadaşla eğlenebiliriz sanıyorum

(bkz: hayvan çiftliği)

arada bir yaşadığım durum.
halı sahadan çıkmışım, metrobüsle eve gidiyorum. tabi metrobüs hindistan treni gibi sıkış tepiş amk. neyse bi baktım sikimde bir basınç. elinin tersiyle yoklama çekiyor 19-20 yaşlarındaki bi çocuk. ben tabi cesaretlendirmek amacıyla yüzüne bakıp gülümsedim . parlak güzel bi çocuktu.. bu da elini eşofmanımdan içeri sokup sikimi okşamaya başladı. metrobüs biraz boşalınca elini çıkardı hemen.
sonra aynı durakta indik ama konuşmaya cesaret edemeyip gitti.
(bkz: bu da benim anım hüsnü)

kesinlikle gerçek olandır.
bir çok kadın ve erkeğe sakso çektirmiş, tecrübe sahibi biri olarak çıkardığım sonuçtur.
daha bir içten ve şehvet dolu sakso erkeklerin ihtisas alanıdır.
belki de kendileri de erkek olduğundan, partnerine nasıl daha iyi zevk vereceklerini bildiklerindendir.
eyyorlamam bu kadar.

ben biseksüelim.

bu yaşıma kadar hayatım boyunca kadın eksikliği yaşamadım ben. çok sık kız arkadaş değiştirdim. birlikte olduğum kızları da istediğim cinsel kalıba soktum yalan değil.
aynı zamanda erkeklerle de birlikte oldum. ama bir gönül bağım hiç olmadı. bu bana çok saçma geldi. iki erkeğin birbirine aşık olması bana imkansız geliyor. ben bir erkeği hiç öpmedim. ha sakso çektirdim evet ama öpmek? sevmek? bunlar çok uzak kavramlar bana..
evli çiftlerle de beraber okdum bir ara.. kocası seyrederken karısıyla oldum ama bu da bana çekici gelmedi. bu derece pornografi beni irite etti. şöyle söyleyeyim, tanga yerine beyaz pamuklu külot daha tahrik edici bence.
ve bir zaman sonra cinsellikte şunu keşfettim; her şeye açıktım ben ama her aşırılık ruhumda bir yara açıyordu. sadakat sorunum vardı.
kadınlarla olan her ilişkim kavgalı son buluyordu. yani arkamdan " güzel bir ilişkiydi, iyi biriydi" diyecek bir kadın yok..
ama erkekler öyle mi? sex üzerine kurgulu herşey.
nedense cinsel kimliğimden ötürü kendimi hiç yargılamadım, böyleyim işte ne yapayım??
şimdilik bu kadar.. editleyeceğim burayı.

geçmiş zaman başıma gelen olay. elemana ormanlık alanda sakso çektirirken, eli arkama doğru gitti ve deliğimi okşamaya başladı. o an ne tepki vereyim diye düşünürken boşaldım. kız arkadaşım da bunu yapıyor fakat ikisi farklı şeyler sanki.
not: biseksüelim.

arkadaşlar bu ayı meselesi nedir?
yani cinsellikte aktif olan mı ayı oluyor? öyle bile olsa niye 'ayı' diyorsunuz? mesela benim erkeklerle yaşadığım ilişki, sakso çektirmekle sınırlı kaldı. ben şimdi ayı mı okdum afhhsgg??!

edit: niye eksiliyosunuz? neyini beğenmediniz bu entrynin?

eskiden porno film oynatan sinemalarda uygulanan aktivite.
hiç tanımadığın birisi karanlıkta yanına oturuyor, gerekli cesareti bulduktan sonra önce eline alıp,sonra saksoya başlıyor. en son ankara'da vermiştim birinin ağzına.
adrenalini mükemmel, hızlı ve kolay bir tatmin yolu..

ahah ulan 2 günde yazar oldum. asıl ibneliği ekşisözlük yapmış demek ki.. 1 sene beklemiştim.
(bkz:ironi budur)

bri cafenin üst katı boş iken çektirdiğim saksodan sonra yaktığım sigaranın adıdır ki; eşi benzeri yoktur..

miliyetçilik ve ırkçılık arasında derin bir fark vardır.