thelastdance

Durum: 78 - 0 - 0 - 0 - 07.09.2023 16:45

Puan: 1136 - Sözlük Kezbanı

9 yıl önce kayıt oldu. 5.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 4

dar kaldırımda teyzelerin arkasında kalmak

kendimi ezilme pahasına yola atıyorum.

atılacak yol yoksa “pardon! müsaade eder misiniz” diye bağırmak da iş görür.

en kötü yavaş bir müzik açıp arkalarından dans ede ede yürürüm; birçok kez yaptığım bir şey, hatta önümde yavaş yürüyen teyzelere gerek yok bunu yapmam için.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

yasemin mori - nolur nolur nolur

mutlu olamamak

mutluluğu aradığımız yerlerle ilgili sıkıntılarımız olduğunu düşünüyorum. bir arkadaşımın kahkahasında da bir dostumun selamında da bir telefon görüşmesinde bile mutluluğu bulabiliyoruz ama hedeflediğimiz mutluluk hissi sanırım biraz daha farklı. onu bulana kadar da mutlu olmadığımızı düşünüyoruz gibi... tabi mutsuz olmak için neden düşünecek olursak burada sağlam bir rekabet olur o ayrı ama sanki şöyle bir derin nefes alıp bakış açılarımızı genişletebilir/değiştirebilirsek daha mutlu olacağız. böyle konuştuğuma bakmayın başıma gelecek en ufak bir felakette "drama queen" beni ortalıkta ağıtlar yakarken görmeniz çok muhtemel.
olsundu, hiçbiriniz sizi sevmemem için bana bir neden sunmadınız; seviyorum sizi. mutlu olun annem.

adem ve adem forum

burada adem ve adem başlığı görünce şaşırdım ve sevindim.
ben de eski ademveadem forumculardan sayılırım, güzel şeylerin paylaşıldığı güzel işlerin başarıldığı bir yerdi. zor zamanlarımda da yalnız hissetmemi önlemiştir. bir çok hayata dokunduğum bir çok güzel ruhla da yolumun kesiştiği bir yerdi. uzunca bir süredir ulaşamıyorum siteye sanırım kapatıldı ama oradaki insanlarla iletişimimin devam etmesini isterdim.
hatta bunu gören eski ademveadem kullanıcıları, selamınızı esirgemeyin.

ayrıca (nasıl tag lenir birisi bilmiyorum ama) şu an olsa anında gider ademveadem'de "ayı sözlük" başlığını açardım. ki net hatırlamamakla biriikte ayı sözlük'ten bahsedildiğini anımsar gibiyim ama... uzun zaman oldu emin olamıyorum.

ilk buluşmada söylenmemesi gereken şeyler

"ı think i'm in love with you"
"sanırım sana aşığım"
bkz. how ı met your mother

şeker fabrikalarının satılması

üzücü ya... cidden günden güne kan kaybediyoruz ve karşısında yapılan protesto vs hiçbir şey etkili olmuyor... kalkıp gidip protesto yapıyor muyum; hayır. oturduğum yerden bilgisayar başında üzülüyorum sadece. kim için ne için savaşacağımı sorguladığım, ülkem insanından soğumakla vatana sahip çıkma bilinci arasında gel-gitler yaşadığım dönemlerden birindeyim...

bu benim öyküm

ayakaltı olmasa ve daha profesyonel kişilerce değerlendirilip desteklense sanki başarıyı yakalayabilecek bir fikir. şu haliyle cidden bana da çok ucuz geldi. tarzı da hiç hoşuma gitmedi. özellikle "aaa kar kaaa naa dım daaan" gibi bazı yerlerde ayrı ayrı hecelere yapılan yanlış vurgu ve uzatmalar midemde ufak bulantılara sebep oldu. sözlerin müziğe uyması için zorlanmasını sevmem. yine de ellerine sağlık uğraşanların, emekleri için tee şeek küür leer ne diyelim...

bu arada elit, yüksek müzik zevkine sahip biri gibi görünmeyeyim; çoook daha kalitesiz yapımları deliler gibi dinlediğim ve zevk aldığım doğrudur. yani dinleyene de ters bakmam; anlarım...

cesaretim yok

hepinize sarılıp, "geçecek" demek istedim; bu şarkıyı dinlerken hissettiğiniz her bir duygu için

tgif

benim için o kadar anlamsız ama başkaları için o kadar anlamlı ki... söyleyecek söz bulamıyorum, görüyorsunuz...
bu arada katy perry'nin konuyla ilgilii şarkısını severim.

kalp mi önemli yoksa beyin mi

beyin diyorum. bir insanın yaşayıp yaşamadığına karar verirken kafasına takılan elektrotlardan hiç sinyal alınamamasıyla "beyin ölümü gerçekleşti" kanıtı sunuluyor. kalbiniz yaşamınız boyunca birden fazla kez durabilir, hatta kalbin işlevini gören biyomedikal makineler kullanılabilir ancak beyin için bilgim dahilinde bu henüz mümkün değil.
genel anlamda ise kalbe yüklenen anlam bana anlamsız geliyor; hani şu "seni tüm kalbimle seviyorum" meseleleri bana göre palavra. insanları beynimizle seviyoruz. ha aşk acısı, stres ve hüzün durumlarında ilk böyle dolaşım ve sindirim sistemimiz etkilenince sanırım göğüs bölgesinde böyle bir gereksiz anlamlandırma olmuş olabilir bence.
tabii ki bedensel, toplumsal ve ruhsal sağlığımızı koruyabilmek için her bir organımız ayrı ayrı önemli. bunu söylemeden geçmeyelim

erkeği en sorunlu burç

oyumu ikizler ve terazi den yana kullanıyorum. zirveyi kapışıyorlar bu konuda.

eski sevgilinin cuma mesajı atması

"iki medeni insan" olarak ayrılmayı hiçbir zaman anlayamadığımdan garipsedim ama arkadaş kalmışsanız ya da karşındaki hala seni düşünüyorsa belki küçük bir miktar mantıklı olabilecek bir durum.
bir de karşındaki insanın kendisine değer veren birini kaybetmemek veya "bak ben buradayım" diyip egosunu tatmin etmek için başvurabileceği sinsi yollardan sadece birisi.
"tekrar görüşmek istiyorum ama nereden girsem konuya bilemiyorum mübarek" arka planıyla gönderilme ihtimali de göz ardı edilmemeli tabi...

thelastdance

hoş buldum, teşekkür ederim.

hayatı çok ciddiye alan insan

dengenin korunması için bu tip insanlara da ihtiyaç olduğu kanaatindeyim. yine de canınızı fazlaca sıkabilirler; her insanın yapabileceği gibi...

oğlan

oldum olası ısınamadığım bir kelime.. bayan gibi mesela... tüylerim diken diken oldu; ya da kıllarım, her neyse...

oğlak burcu

oğlakların değerini bilin. erkeklerini çok deneyimleyemedim ama kadınları nerede karşıma çıktıysa çalışkanlıkları, sorumluluk bilinçleri ve çevrelerini çekip çevirmeleriyle kendine hayran bıraktırmıştır. keşke değerleri bilinse...

gelecekteki sevgiliye not

türkçe şarkılarda geçen mükemmel sözler

başlığın iki tür yorumuna da birer örnek:
bir yanda; sen beni öyle hiç kalbinin oralara koyma...
diğer yanda; göğsümden, ama kalbimi kalbimi kalbimi söküyor...
  • /
  • 4

ayı sözlük yazarlarının penise verdikleri isimler

şekline göre değişir, benimki mesela küçük emrah
(bkz:boynu bükükler)

ayı sözlük yazarlarının penise verdikleri isimler

vajinasını beyazlatan kadın

signal vagina white now farki gorun

whatsapp isteyen kişiye verilebilecek yanıtlar

aileye açılmak

annem zaten yıllar önce anlamıştı ve sessizce kabul etmişti. bu konuda açıkça konuşmasak da akrabaların "evlen artık" baskılarına benim yerime o karşı koymuştu. "rahat bırakın oğlumu, bırakın hayatını istediği gibi yaşasın" demişti. başkalarına söylenen bu kelimelerin ardında, benim hayat tarzımı onayladığını bildiren mesajı almıştım.

babama eşcinsel olduğumu söyleyebilmem için, sevdiğim adamın elinden tutarak ondan cesaret almam ve babamın karşısına böyle dikilmem gerekiyordu. dedim "baba bak, bu benim sevdiğim adam. onunla bir hayat kurmak istiyorum." kısa bir sessizlik oldu. bu arada sevgilim mezar taşı üzerindeki ölüm tarihiyle doğum tarihi arasındaki farkı dört işlem kullanarak hesapladı ve "allah rahmet eylesin. baban öldüğünde 67 yaşındaymış" dedi.

Toplam entry sayısı: 78

adem ve adem forum

burada adem ve adem başlığı görünce şaşırdım ve sevindim.
ben de eski ademveadem forumculardan sayılırım, güzel şeylerin paylaşıldığı güzel işlerin başarıldığı bir yerdi. zor zamanlarımda da yalnız hissetmemi önlemiştir. bir çok hayata dokunduğum bir çok güzel ruhla da yolumun kesiştiği bir yerdi. uzunca bir süredir ulaşamıyorum siteye sanırım kapatıldı ama oradaki insanlarla iletişimimin devam etmesini isterdim.
hatta bunu gören eski ademveadem kullanıcıları, selamınızı esirgemeyin.

ayrıca (nasıl tag lenir birisi bilmiyorum ama) şu an olsa anında gider ademveadem'de "ayı sözlük" başlığını açardım. ki net hatırlamamakla biriikte ayı sözlük'ten bahsedildiğini anımsar gibiyim ama... uzun zaman oldu emin olamıyorum.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

yasemin mori - nolur nolur nolur

bir lgbt sitesinden beklentiler

egodan arınmış insanlar tarafından yönetilmesi,
egolarını kontrol edebilen insanlar tarafından kullanılması,
kullanıcıların her birinin insan olmasından mütevellit değerli olduğunun unutulmaması,
kullanıcıların özgürce iletişim kurabilmeleri ve istedikleri formatlarda fikir beyan edebilmeleri.

aşağı yukarı tüm platformlardan beklentilerim bunlardır. bunu lgbt vb gereksiz bir sınıflandırmaya gerek görmeden paylaşmak istedim.

toksik ilişki

ayrılınca yeniden doğduğum ilişki türü… bekar ve mutluyum. hiç yoktan iyidir, aman kıymetini bilin gibi yorumlara aldırış etmeden kıçına tekmeyi en hakeden ilişki türüdür, kesin bilgi; yayalım.

türkiye'den siktir olup gitmek

her genç doktor gibi hayaliyle yanıp tutuştuğum, tutuşmakla kalmayıp çeşitli adımlar attığım, aylar sonra eyleme dökeceğim durum. sabır… ya sabır… lüffen daha çok sabır…

gay ilişkilerdeki en büyük sorun

problem ilişkinin geyler arasında olması değil bence. problem bir ilişkiyi yürütmenin günümüz insanlarıyla zor olması. ben kadınlarla da erkeklerle de ilişki yürütürken aynı problemleri yaşıyor, görüyorum. benim boklu yanlarımla karşımdakinin boklu yanları kombinlenince ortaya mutlaka boklu yanları olan bir ilişki çıkıyor. herhangi bir ilişkiyi yürütmek için "ben" i bir kenara bırakmak gerekiyor ve bu çok zor. zihnimizin vücudumuzun reddettiği bir şey. karşılıklı anlayış ve çaba ile ilişkilerinizi tam potansiyeline en yakın sürede yaşayabilirsiniz. ha bir de; ilişkilerinizi "sonsuza dek sürecek" ütopyasından bir çekin alın abi. 2 gün sürsün ama tadı damağınızda kalsın. evet yalnız kalmak zor ama sırf yalnız kalmamak için yola çıkılmıyor; tecrübeyle sabit. hepsini toparlarsak; en büyük sorun sensin. bakış açıların, sığlığın. sana benzer biriyle karşılaşma ihtimalin de çok yüksek. istiyorsun ki böyle fırından yeni çıkmış, olmuş, olgun biriyle doğru düzgün bir ilişki yaşayasın. o iş öyle değil. fırına çoğunlukla hazırlayıp yollaman hatta bazen fırına birlikte girmen gerekiyor. tamam bu fırın metaforu kötü oldu susuyorum. ama zaten klişe bir konu ve klişe cevaplar veriyorum; şimdiye kadar bu konuda duyduğunuz ve okuduğunuz her şeye yaptığınız gibi bu gönderinin varlığını fark edin ve "ben bunları zaten biliyorum ama bende şöyle oluyor benim durumum farklı " diyerek kendi hayatınızdaki hiçbir şeyi değiştirme çabasına bile girmeden yaşamaya devam edin. bu da tecrübeyle sabit ^_^

dar kaldırımda teyzelerin arkasında kalmak

kendimi ezilme pahasına yola atıyorum.

atılacak yol yoksa “pardon! müsaade eder misiniz” diye bağırmak da iş görür.

en kötü yavaş bir müzik açıp arkalarından dans ede ede yürürüm; birçok kez yaptığım bir şey, hatta önümde yavaş yürüyen teyzelere gerek yok bunu yapmam için.

adem ve adem forum

burada adem ve adem başlığı görünce şaşırdım ve sevindim.
ben de eski ademveadem forumculardan sayılırım, güzel şeylerin paylaşıldığı güzel işlerin başarıldığı bir yerdi. zor zamanlarımda da yalnız hissetmemi önlemiştir. bir çok hayata dokunduğum bir çok güzel ruhla da yolumun kesiştiği bir yerdi. uzunca bir süredir ulaşamıyorum siteye sanırım kapatıldı ama oradaki insanlarla iletişimimin devam etmesini isterdim.
hatta bunu gören eski ademveadem kullanıcıları, selamınızı esirgemeyin.

ayrıca (nasıl tag lenir birisi bilmiyorum ama) şu an olsa anında gider ademveadem'de "ayı sözlük" başlığını açardım. ki net hatırlamamakla biriikte ayı sözlük'ten bahsedildiğini anımsar gibiyim ama... uzun zaman oldu emin olamıyorum.

ayı sözlük yazarlarının profil bilgilerinde neler olsun isterdiniz

bence sadece bir mesaj gönderme butonu kâfi. herkes ne öğrenmek istiyorsa özel mesajdan sorsun derim, ya da gerçek hayattaki iletişim araçlarından falan yararlanmak için buradan iletişime geçsinler.
herkesin benim favori rengimi, mal varlığımı, penisimle ilgili bilgileri falan böyle şak diye bir profilden öğrenmesini istemezdim. az da olsa bir emek sarfetmeli öğrenmek için insan. aksi takdirde çok anlamsızlaşıyor, androidleşiyor gibi bazı şeyler.
beni bana sorarak tanıyabilirsiniz yani aksini istediğimden emin değilim.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

yasemin mori - nolur nolur nolur
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.