yanlış anlaşılmak

bu durumu fark ettiğin anda sarf ettiğin kelimelerin sonrasında kuracağın yüzlerce kelimelik cümlelerle toparlayamayacağın,battıkça çıkamayacağın,hele bu durumu bildikçe daha bi çaresizliğe düşeceğin,karşındakinin sana "tamam anlıyorum seni" demesine rağmen hala son çırpınışları sergileyeceğin,günün senin için bittiğini gösteren içinden çıkılmaz hal.
şu meşhur niyet önemli sözünü tersyüz eden ve defalarca aklanma adına kendini anlatma durumu. hele ki yanlış anlayan çok yakın biriyse farkında olmadan hayatınızı bir film şeridi gibi iyi yönlerinizle anlatarak gözler önüne serme ihtimaliniz doğar.
en nefret ettiğim durum. bi de bazen açıklama yaparken yine yanlış anlaşılırsın daha beter durumlara düşersin o daha beter. buna sıçtın sıvıyosun denir.

(bkz: sıçıp sıvamak)
anlaşılamamaktır. kendini ifade edemediğini düşündüren bir durumdur. insanı bozar, üzer ve sağındaki, solundaki kişilerden soğutur. (bkz: yanlış anlamak)
"beni anlamadın, ona yanarım".

(bkz: metrisin önü)
genelde "lafı götünden anlamak" ile ortaya çıkan durum.
hayatta herhalde en çok nefret ettiğim şeydir. buna sebebiyet vermemeye çok dikkat etsem de yine bir kaç aptal vardır illa ki hayatınızda ( sözlükte de var bunlardan ).. bu sorunun kaynağı kendinizi iyi ifade edememektendir. ya da karşı tarafın ne şekilde anlamak istemesiyle de alakalı durumdur .
bir insanın başına gelebilecek en can sıkıcı durumların başında gelir. sen yanlış anlaşıldığını anlatmaya çalışırsın ama karşındaki oralı bile olmaz. bataklıkta çırpınmaya benzer. karşındaki kişi anlayışlı davranırsa sonu tatlıya bağlanır ama davranmazsa işiniz zor.