covid-19

kronoloji müthiş;
sabah saatlerinde, dünya bankası corona virüsüyle mücadele eden ülkelere 12 milyar dolar ayırdığını açıklıyor,
sonrasında imf aynı amaçla 50 milyar dolar bütçe ayırdığını açıklıyor,
öğle saatlerinde sağlık bakanlığı'ndan "bu virüsün şu anda türkiye'de olma ihtimali çok yüksek" açıklaması geliyor,
geceyarısı da ilk vaka duyuruluyor.
özetle biz sağlıkçıların başta olmak üzere bir çok kişinin g*tünü sikti bu virüs
keşke o cezalar uygulansa. maskesiz dolanan çok kişi bulunuyor hala.
türk tabipler birliğinin son açıklamasından sonra ölüm oranlarında ki düşüklüğü başarı değilde algı yönetimi olarak görmek daha mantıklı gibi.
https://www.ttb.org.tr/haber_goster.php?...
aşıların koruyuculuk yüzdesi aşının kaç kişide bağışıklık kazandırdığını gösterir. yüzde kaçının öleceğini değil. bu nedenle %65 bağışıklığın üzeri kabul edilebilir bir değerdir. çünkü sürü bağışıklığını kazandırmış olursunuz, bulaş zincirini kırar ve hastalığın bitmesini sağlarsınız.

bu da tek etken değildir. siz toplumu aşılayana kadar grip virüsünde olduğu gibi hızlı mutasyonların da gerçekleşmemesi gerekir. aksi takdirde her çıkan mutasyon için halkı sık aralıklarla aşılamanız icap eder.

hastalık geçirmek aşı kadar uzun süre bağışıklık sağlamıyor. bir defa geçirmiş olmanız ikinci defa daha hafif yada daha ağır geçirip geçirmeyeceğinizi belirlemez. "ben geçirdim yeaa birşey olmaz" mantığıyla hareket edenler ikinci defa yakalandıklarında yoğun bakımlık olabiliyor. tedbiri elden bırakmamak lazım.
diş hekimi öğrencisi olarak bana zamanında tıp seçmediğim için doğru tercih yaptığımı göstermiştir. maalesef 2. dalga eylül gibi gelecektir
zor çok zor, hele bir sağlık çalışanı olarak hayat durmuş iken 5 kat daha fazla efor harcıyarak yoğun bakımda hastalara yardım eli uzatmak, acı, merhamet, üzüntü tüm duyguları içiçe yaşamak, herkes evine kapanmışken sırf aileni düşünmek pahasıyla evine gidememek aileni görememek her gün ölmeye yaklaşan hastalarının çaresizliğine tanık olmak...
ilk olarak virüsün ismi wuhan virüsü değil sarscov2 virüsüdür.
ikinci olarak neden herkes ısrarla gribe sebep olan influenza virüsünden daha tehlikesiz olduğunu basmakalıp bir şekilde iddia ediyor. işte neymiş grip yılda bilmem kaç kişiyi öldürüyormuş.
gripten ölen insanların çoğu kronik rahatsızlığa sahip veya başka bir probleme maruz kalan insanlar oluyor.
üstelik tedavisi var ve verilen rakamlar resmi değil.
bu kadar kolay ve hızlı bir şekilde büyük bir kitlenin enfekte olması korkmak için yeterli bir sebeptir.
belki de tedavisi bulunana kadar çok daha fazla can alarak pandemi hastalık kategorisine terfi edecek.
bir şeyin tehlike arz etmemesi için öngörülebilir bir çizgi üzerinde seyretmesi ve kesin tedaviye sahip olması gerekir.
o yüzden son entry sahibi yazar arkadaşa da cevap vermiş olayım.
hıv,ebola gibi hastalıklarda kullanılan tedavi yöntemleri sadece deneniyor ve kesin bir sonuç yok.
bağışıklık sistemini tamamen yok sayan bir virüsü bünyende taşıyorsan,zannımca kovid-19 için diğer sağlıklı bireylere göre daha fazla risk taşıyorsun.
istanbul, ankara ve bursa'da maske zorunluluğu getirildi. uymayanlara 3150 liraya kadar ceza var.
bu virüs can alıyor ve hala bazı insanlar ben gencim bana bir şey olmaz kafasında. karantinadan kaçanlar, biz namazımızı kılmaya devam edeceğizciler, hava çok güzel çıkın sporunuzu yapın diyen ünlüler, nasıl gidiyor karantina sorusuna yakın arkadaşlarım gelip gidiyor cevabını veren ve milyonlarca takipçisi olan gerizekalı bir youtuber... tabii ki de bu salakları dinlemiyoruz ve evimize kapanıyoruz. evimize de kimseyi davet etmiyoruz. işe gitmek zorunda olanlar lütfen dikkat edin kendinize. sizin işiniz çok zor gerçekten. almanız gereken önlemleri alın, üşenmeyin. bu bir süreç ve bunu en kolay şekilde atlatabilmek için önce biz insanların dikkatli olması lazım. hiç de bana bir şey olmaz diye düşünmeyin. sigara içiyorsanız, daha önce astım veya bronşit geçirdiyseniz bence dikkat etmelisiniz. size bir şey olmasa bile bu virüsün taşıyıcısı olmayın. zaten bu sözlükte bilinçsiz bir insan yoktur diye düşünüyorum. ben yine de yazayım dedim. panik yapmadan bu zor günleri de aşarız umarım.
dünya genelinde enfekte sayısı 3.3 milyon olmuştur, 235bine yakın canı almıştır. hastalık dönemi bittikten sonra yeni normal ve eski normal kavramları ortaya çıkmıştır. önce bir müddet mesafeli olarak (yeni normal) hayatlarımıza devam edip aşı veya etkin tedavinin bulunmasıyla ancak eski normale dönebilirmişiz.

ek içerik: hastalığı atlatanlarda kalp ve damar ile ilgili ciddi yan etkiler görülmüş.
vaka sayısı azalmadan zoraki olarak normalleşirsen böyle olur.ekonomik çıkmazın vatandaşın sırtına yeni vergiler yükleyerek aşılmaya çalışacağı da anlaşıldı.ne olacaksa vatandaşa oluyor.bu işi bile politik bir reklam malzemesi olarak kullanıp erken konuşup davranırsak sonunda ekonomi sarsılmayı geçtik komple batacak.evde kalan kalmadı maskeler çenelerde.ne umursayan nede denetleyen var.
bugün en çok konuşulan konu eski kara kuvvetleri komutanı aytaç yalman'ın koronavirüs sebebiyle ölmesi ve bunun gizlenmesiydi. tanınmış biri koronavirüs sebebiyle ölür, bu ölüm gizlenir. sonrasında gerçekler ortaya çıkar ve sonuçta şeffaflığınız sorgulanır, herkesin güvenini kaybedersiniz. aytaç yalman tanınmış biri olmasaydı bu durumu acaba öğrenebilecek miydik? ölümü gizlenen kim bilir daha kaç kişi var? vaka sayısı gerçekte acaba kaç?
bir diğer konu ise türkiye'nin 500bin test kitini abd'ye sattığıydı. sağlık bakanı sanırım bunu doğruladı. günde 2000 test yapamıyorsun, yaptığın testlerde %10 a yakın pozitif sonucun var. gidip test kitlerini amerika'ya satıyorsun. kaç gün oldu hala test yapılan laboratuvar sayın 18 ve test uygulanan hastane sayın 30. bu tür virüsler ilk yayılımda insanların %60'ına bulaşmadan durmuyor. biz hala bize bir şey olmaz kafasındayız. umarım bu salgın çok uzun sürmez.
virüs sebebiyle ölü sayısı 200 kişiye ulaşmış durumda. 8bine yakın da enfekte olan kişi olduğu haber ediliyor. solunum yoluyla bulaştığı ve henüz bir tedavi bulunamadığı açıklanan virüs sebebiyle birçok ülke çin vatandaşlarını sınır dışı etme girişiminde. bizdeki fırsatçılar da 30 tllik maskeleri 200 tl ye satmaya başlamışlar bile. her olumsuz durumu fırsata çeviren tipleriz gerçekten.
türkiye'de yapılan test sayısı arttıkça vaka sayısı da artıyor.

toplamda 2433 vaka, 59 ölüm ve sadece 26 iyileşme görüldü.

istanbul'da covid-19 testi için kuyruklar mevcut.

okullar 4 mayıs'ta açılacak (salgın sona ererse).
şuursuzluk had safhada nba oyuncusu rudy gobert'in basın toplantısı sonunda durumla dalga geçecercesine mikrofonları avuçlaması ve ardından corona virüsü tanısı konması kimseye ders olmamış.italya bile ders olmadıysa hiçbirşey olmaz zaten.önceki gün gittiğim tiyatro oyununda ünlü bir oyuncunun gösteri bittiğinde ön sırada ki birkaç kişi ile durumu ciddiye almayarak tokalaşması.kendi sağlığını riske atıyorsunda karşıdaki insan istemese de senin hayranın olarak o tiyatro da olduğu için o eli boş bırakmaz.bırakmadı da.
.en son duyduğum ise daha da kötü.saygın bir profesör milano'da tıp okuyan ve karantina altında olan kızını almanya üzerinden istanbul'a getirmiş.hatta bununla yetinmeyerek kadıköy'de kalabalık bir mekanda yemek yemiş.bir doktor bile bunu yapabiliyorsa çokta birşey beklememek lazım.kuluçka dönemi bittikten sonra yani yaklaşık önümüzdeki hafta sonuna doğru hasta sayısının kaça çıkacağını merak ediyorum açıkçası.umarım italya'nın düştüğü duruma düşmeyiz.
dolandırıcılar yine iş başında anlaşılan.tarama için geldik diyerek evdekileri ilaçla bayılttıktan sonra evi soyuyorlarmış.şu durumu bile fırsata çevirdiler.
https://www.ntv.com.tr/turkiye/saglik-ba...
eldeki verilerle pik tarihi 26 nisan atak sonlanma tarihi 20 mayıs gibi hesaplanmış.tabi sokağa çıkma yasağı öncesi dün yaşanan izdiham bu süreci ne kadar geciktirecek göreceğiz.birdaha yaşanmaz umarım.
(bkz:10 nisan 2020 sokağa çıkma yasağı)
bilim kurulu üyesinden çarpıcı açıklamalar gelmiş. böyle bilim adamlarımız varken kendimizi güvende hissedebiliriz. *

  • /
  • 3