bunun en büyük örneği ben değilimdir .

sallama çayın ne kadar meşakkatli yollarla hazırlandığına kafa yormaya iter.

lüks mekanlarda çay da hayli pahalı olduğundan, artık "lüks mekanlarda hiçbir şey içmemek" olarak evrilmesi gereken durumdur.

mümkünse kendi içeçeğini yanında götürmektir, dışardan yiyecek sokmaktır olmadı o gün oruç tutmak yahut külliyen yemeden içmeden kesilmektir esası.

bugün ' siyah çay fincanda ' dedikten sonra tüm masadakilerle garsona çay içme istediğimi anlatmaya çalıştığımız hal . lakin garson siyah fincanda çay istediğimi zannetti onu düzelttik ardından siyah çayın ne olduğunu sordu onu anlattık mekan lüks olunca ne değişmiş de böyle olmuş garsonları anlayamadım.

leyla ile mecnun dizisinde genel olarak kireçburnu çakalları'nın, özelde mecnun çınar'ın sık sık yaptığı.

(bkz: ayranı yok içmeye atla gider...)