özlemekten yorulmak

yorulmaya değecekse özlenen kişi, yorulmalı. beklerken, özlerken yorulmalı.
hiç gelmeyecekse bile yorulmalı.
yenilgileri zafere dönüştürmesini de öğrenebilmeli ama bu bir pyrrhus zaferi olacaktır.
özlenen kişi bir daha geri dönmeyecektir. unutmayı beraberinde getirir bu yüzden.
belirli bir noktaya kadar giderilmezse bir çeşit takıntıya, doğal bir şeye dönüşüp vücuda yerleşiyor ve yıllarca kurtulamayacağınız ama daha hafif sancıların olduğu bir döneme giriyorsunuz. birini en son son ne zaman gördüğümüzü bilmemek çok üzücü. *
bir süre sonra kabak tadı vermeye başlayan eylem. insan doğası gereği midir yoksa benim doğam mı böyle bilemiyorum. uzun süre özleyip hala kavuşamıyorsan bu özlem duygusu yerini öfkeye hatta ve hatta nefrete bırakıyor. sonunda kavuşacağından eminsen tatlı bir yorgunluk bu ama pek umudun yoksa kavuşacağına dair, insanı yıpratmaktan başka bir işe yaramıyor maalesef. o yüzden süreç odaklı değil sonuç odaklı olun canlarım kendinizi yıpratmayın ben ettim siz etmeyin. (bkz: şeker ablayken ben) *