mr armageddon

Durum: 34 - 0 - 0 - 0 - 06.12.2013 15:47

Puan: 464 - Sözlük Kezbanı

11 yıl önce kayıt oldu. 3.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 2

eşitlik

bu coğrafyada herkesin savunduğunu iddia ettiği mevzudur, ama mevzu aleviye, kürde, eşcinsele gelince susulur.
herkes eşit güya. ama heteroysan, beyaz kemalistsen, süniysen daha da eşitsin. en eşit sensin.

eski sevgili

bi tanesi izmir - aydın
digeri izmir - fethiye
bi digeri manisa - izmir
sonraki istanbul - izmir
ondan sonra bir iki tane ist avr - ist asya
diye kategorize ettim şimdi. bir iki tanesi iyi insandı, gerisi bir sikime yaramazdı *

ayı sözlük itiraf

evde yalnızken ayna karşısında beyonce dans figürleri deniyorum. (dünyanın en derin ve duygusal itirafı)

tecrübe

şehir dışında üniversite okuyup çalışarak, şehrine geri gelerek, farklı işlerde çalışıp farklı insanlarla muhattap olarak, farklı tiplerle sevgili olarak, farklı fedakarlıklar yaparak, başına buyruk değişik saçmalıklar deneyerek, süper saçma ekonomik kararlar verip sonuçlarına katlanarak, ülke dışına çıkıp görmek istediğin şehirleri ve festivaller görerek edinilebilir tecrübe.

erkeklerin işedikten sonra ellerini yıkamamaları

tipine göre muamele ile farklı değerlendirilebilecek bi mevzu. sevgilinse sorun değil, gelsin ağzına bile sıçsın, yersin.

meme ucu

iki üç kat üst üste giyindiğimde bile kendini belli eden zımbırtı. biraz ovarrated bir vücut bölgesi olmakla birlikte fena da değildir.

rakıyı çayla içmek

chivas regal

severim, fanı değilimdir ama çok güzel bi isme sahiptir. insanın chivas regal isminde halası, teyzesi olsun istettirir.

ölüm korkusu

aslında korkudan ziyade meraktır. aklıma öleceğim gelince korkudan delirmiyorum mesela. daha çok 'ne olacak acaba ya, bişey hissetcek miyim' diyorum. ben en azından aniden öleceksem, daha sonra dışardan bi açıdan öldüğüm anı izlemek isterim.

bencillik

gerekli dozda bünyende barındırmıyorsan malın tekisindir. bu kadar basittir.

çağan ırmak

instagram'da sevgilimi follow etmeye başladığı için ağzını kırmak istediğim insandır son filmi tamam mıyız'da müthiş hayal kırıklığı yaratmış, korkak yönetmen sıfatını korumaya devam etmiştir.

tamam mıyız

spoiler spoiler spoiler

çağan ırmak'ın yine bol bağırmalı filmi. tüm karakterler bağırıyo ve tabak çatal fırlatıyo ortalığa. ilk yirmi dakikası sürükleyici başlayan ama full klişe senaryo ve facia diyaloglarla toparlayamayan bi film ayrıca. engelli çocuğu oynayan oyuncunun adını bilmiyorum ama oyunculuk yerlerdeydi. aynı çocuğun karikatürize fakir ailesi, baş karakter temmuz'un annesini oynayan sumru yavrucuk normalde sevdiğim bir oyuncudur ama o da o kadar kötüydü ki. özellikle filme giriş anı olan mutfak sahnesinde daha bismillah bi 'sana nasıl yardım edebileceğimi bilemiyorum!' diye ağlamaklı bi şekilde oğluna haykırdığı bi sahne var ki, dramatik olması gerekirken güldürdü baya. baş karakterin adının temmuz olması da ayrı skandal. temmuz'un köpeğini oynayan köpek enfesti gerçi.

eşcinsel dokundurması da yetersizdi. ana akım bi filme böyle bi detayı yedirmesi güzel hareket fakat yetersizdi. eşcinsellikten korkan, ürken veya bihaber o kadar insanı toplamışsın salona, ama temmuz'un eşcinselliğini anlattığı sahnede, sevgilisiyle yazışmalarında veya torbacı çocuğun temmuz'un takıldığı barları anlattığı sahnede özellikle gay, eşcinsel, homoseksüel kelimeleri geçmemiş. geçseydi çok kör göze parmak olurdu belki evet, ama eşcinsel konusunda ülkenin yüzde 95'inin bilgisiz, önyargılı veya direkt gerizekalı olduğunu düşünürsek bence gerekliydi. sanat sanat içindir diyebilirsiniz, ama ana akım sinemada öyle değil maalesef.

eşcinsellik mevzusunda farkındalıksız kitle o sahneleri izleyip aptallıklarından arınmadı yani.

spoiler bitti spoiler bitti spoiler bitti


nazarımda 10 üzerinden 4'lük bir filmdir. 1 puan mükemmel köpüş için, 3 puan da 'aa ayıp ama çok abarttın' denmemesi için

alttaki yazara soracaklarım var

şeyy... evet. ama sevgilisini başka bedenle paylaşacak modernliğe ulaşmış değilim, o da öyle bişey önerirse azına sıçarım, o yüzden hayır.

hiç seks yaparken herhangi bir sebeple gözlerin doldu veya ağladın mı?

şivan perwer

tizlere çıktığı ağıtlarda coğrafyaları parçalar. derin sesi ise tüyler ürpertici derecede etkileyicidir. korkutucudur. çocukluğumda bu adamın ve ahmet kaya'nın sesine o kadar çok maruz kalmıştım ki, kurtuluşu çelik dinlemekte bulmuştum. evet. ilkokulda çelik dinlerdim, itiraf ediyorum.

necmettin nursaçan

soyadının verdiği kaçınılmaz 'nur sıçan' çağrışımına dikkat edilmesi gereken insan.

kürk mantolu madonna

eserin üç beş yerinde çok tatlı bi melankoli esintisi olduğu doğrudur fakat genel olarak çok abartılan, feci overrated bi eserdir gözümde.

hayata dair gülümseten detaylar

işten yorgun argın dönmüşsündür. anahtarı kilide sokup kapıyı açarsın. kapının sesiyle uykudan uyanmış, yumuş yumuş gözlerini tam açamayan, gerinen bi kedi karşılar seni. sen ayakkabıları çıkrarıken, montunu çıkarırken, elindeki bırakırken ezilme pahasına ayaklarının etrafında dolanır mırrlayarak. dizine bacağına doğru hamle yapar, kucağa gelmek ister. hayata dair gülümseten, sıçmışım stresine dedirten şeydir kedi. stres emici piçler ya.

ayı sözlük yazarlarının yaşadığı komik anlar

yıl 2008. öğretmenlikte ikinci ayım. dil okulunda yetişkinlere ingilizce öğretiyorum. ders komple ingilizce işleniyor falan. bi öğrenci bi kelimenin anlamını sorduğunuda kesinlikle cevap vermesi gerektiğini düşünen biriyim o zamanlar. 'emin değilim' 'bilemiyorum' gibi başlayan cevaplar kesinlikle kabul edilemez. her şeyi biliyor olmalıyım. feci amatörüm yani kısaca. dersin birinde öğrenci sorar:

'hocam kağıdın şurasında artichoke yazıyo, anlamı neydi o kelimenin?'

ben ışık hızıyla cevap vermeliyim tabi. mükemmel hocayım ya, bilmediğim kelime yok, olamaz.

'hmmm, bir kuş türü. pelikana benzerler. hani tek ayak üstünde uyuyan, alt gagası kocaman olanlar var ya..'

çok feci atıyorum tabi götümden. sonra ders bitiyo, ben koşarak öğretmenler odasına gidiyorum. aklımda 'artichoke'. hemen bi sözlük buluyorum, sayfaları karıştırırken içimden yalvarıyorum 'allaaam nolur bir kuş türü değilse bile en azından kuşla alakalı bişey olsun bari nolur lan noluur' şeklinde. sonra sözlükte artichoke kelimesinin anlamını buluyorum:

enginar.

acun ılıcalı

survivor programlarından birisinde giydiği devasa kedili tişörtle kendisine olan sempatim %0.0001'den %0.0016'ya yükselmiştir.

acun ılıcalı

her türlü ass kissing (yalakalık vs) konusunda uzman olduğu için başarı serüvenine saygı duymadığım, aşırı tipsiz insan evladı.
  • /
  • 2
Henüz hiç başlık açmamış.
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 34

moral sikme çabaları

patron ve mudurlerin bazilari eziktir. beceriksizlerini ortmek icin bu yontemi kullanirlar. bissuru mevzuda acigini yakalamaya calisirlar. nafiledir. neden boyle boyle yapiyosun diye sikayet ettigi seyin aynisini kendisi de ozenerek yapinca, sana kac kere renkli renkli new balance ayakkabilarinla ise gelme demedim mi diye sacmalayip bi hafta sonra ayni renk ayakkabidan alinca moral bozmayi gecer ve dalga konusu haline gecer.

etrafinizda moralinizi bozmaya calisan birileri her zaman olacaktir. farkli oldugunuz icin, farkli dusundugunuz icin, insanlarda kendi baslarina kaldiklarinda tirnak kemirten kiskanclik krizlerine sebep oldugunuz icin ve parladiginiz icin. sabirla gulup geciniz ve ezikliklerini cevresine mukemmel bir dedikodu istahiyla yayiniz. keyfini cikariniz.

acun ılıcalı

her türlü ass kissing (yalakalık vs) konusunda uzman olduğu için başarı serüvenine saygı duymadığım, aşırı tipsiz insan evladı.

acun ılıcalı

survivor programlarından birisinde giydiği devasa kedili tişörtle kendisine olan sempatim %0.0001'den %0.0016'ya yükselmiştir.

ayı sözlük yazarlarının yaşadığı komik anlar

yıl 2008. öğretmenlikte ikinci ayım. dil okulunda yetişkinlere ingilizce öğretiyorum. ders komple ingilizce işleniyor falan. bi öğrenci bi kelimenin anlamını sorduğunuda kesinlikle cevap vermesi gerektiğini düşünen biriyim o zamanlar. 'emin değilim' 'bilemiyorum' gibi başlayan cevaplar kesinlikle kabul edilemez. her şeyi biliyor olmalıyım. feci amatörüm yani kısaca. dersin birinde öğrenci sorar:

'hocam kağıdın şurasında artichoke yazıyo, anlamı neydi o kelimenin?'

ben ışık hızıyla cevap vermeliyim tabi. mükemmel hocayım ya, bilmediğim kelime yok, olamaz.

'hmmm, bir kuş türü. pelikana benzerler. hani tek ayak üstünde uyuyan, alt gagası kocaman olanlar var ya..'

çok feci atıyorum tabi götümden. sonra ders bitiyo, ben koşarak öğretmenler odasına gidiyorum. aklımda 'artichoke'. hemen bi sözlük buluyorum, sayfaları karıştırırken içimden yalvarıyorum 'allaaam nolur bir kuş türü değilse bile en azından kuşla alakalı bişey olsun bari nolur lan noluur' şeklinde. sonra sözlükte artichoke kelimesinin anlamını buluyorum:

enginar.

hayata dair gülümseten detaylar

işten yorgun argın dönmüşsündür. anahtarı kilide sokup kapıyı açarsın. kapının sesiyle uykudan uyanmış, yumuş yumuş gözlerini tam açamayan, gerinen bi kedi karşılar seni. sen ayakkabıları çıkrarıken, montunu çıkarırken, elindeki bırakırken ezilme pahasına ayaklarının etrafında dolanır mırrlayarak. dizine bacağına doğru hamle yapar, kucağa gelmek ister. hayata dair gülümseten, sıçmışım stresine dedirten şeydir kedi. stres emici piçler ya.

erkeklerin işedikten sonra ellerini yıkamamaları

tipine göre muamele ile farklı değerlendirilebilecek bi mevzu. sevgilinse sorun değil, gelsin ağzına bile sıçsın, yersin.
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.