toz pembe degil hayat

Durum: 538 - 0 - 0 - 0 - 01.08.2020 17:14

Puan: 8992 - Sözlük Kezbanı

9 yıl önce kayıt oldu. 6.Nesil Bandana.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 27

izmir'de polis tarafından öldürülen trans kadın

bu sabah izmir'in konak ilçesinde yaşanan ve faili bir polis olan travesti cinayeti. sabah erken saatlerde a.t.k. adlı arkadaşıyla travesti hande şeker'in evine gelen polis memuru a.d. hande şeker'in evine giren arkadaşı a.t.k.'yı kapıda beklemeye başladı. ancak kısa bir süre sonra içeriden sesler geldiğini görünce eve giren polis memuru a.d. yanında bulunan silahıyla travesti hande şeker ve hande şekerle aynı evde yaşayan diğer travesti y.a'ya ateş etmeye açtı. olay yerine gelen ambulans ile hastaneye kaldırılan travestilerden hande şeker'in öldüğü, y.a'nın ise durumunun iyi olduğu öğrenildi.

gay olmayı tercih sanan tipler

internet ortamında gay olmanın bir tercih olduğunu söyleyen ve böyle düşünen pek çok kişiyle karşılaşıyorum. oysa gay olmak tercih değil bir yönelimdir, kimliktir. yani kimse 'ben gay olayım' demez. gay olmayı tercih sanan bu kişilere, "ikinci sınıf bir insan olarak görüldüğün, hayata 5-0 yenik başladıgın, dışlandıgın, öldürüldüğün, yok sayıldıgın böyle boktan bir ülkede sen gay olmayı tercih eder miydin" diye sormak lazım.

öykü özen

dünya güzeli trans kadın. kendisiyle 25 yıla yaklaşan kadim bir dostluğumuz var. sanılanın aksine bursalı değil, yalovalıdır. türkiyedeki lgbti düşmanlarına karşı verdiği mücadelesi uzun yıllar sürdü. yıllarca cezaevinde yattı. en son üç bin yıl hapis cezası istemiyle açılan davada 35 yıl ceza alınca yurt dışına çıktı. şu an tayland'da yaşıyor.

içine mi boşalayım diye soran aktif

seks esnasında aktif partnerlerimin bana genelde sordukları soru. aslında tam olarak kurmak istedikleri cümle ise şu şekildedir 'içine mi yoksa agzına mı boşalmamı istersin.' direk 'agzına boşalmak istiyorum' diyemedikleri için soruyu böööyle dolaylı olarak sormayı tercih ederler.

isa şahmarlı

sevgili çocuk, yine böyle soğuk bir ocak ayında, bundan tam 5 yıl önce henüz 20 yaşındayken intihar edip ayrıldın bu kirli dünyadan. geriye bıraktıgın veda mektubunda 'bu dünya benim renklerimi taşıyacak kadar renkli değil' diyordun. 5 koca yıl geçti ölümünün ardından ama değişen pek bir şey yok. eşcinseller yine homofobiklerin saldırılarına maruz kalıyorlar, yine öldürülüyorlar, yine işten kovuluyorlar, yine yok sayılıyorlar. ruhun şad olsun sevgili isa, rahat uyu.

meni yutmak

ohh mis. hele hele sevgilinizin menisiyse yuttugunuz, tadına doyulmaz.

gülriz sururi

dün 90 yaşında vefat eden ve bugün toprağa verilen tiyatro sanatçısı. isteği üzerine cenaze töreni düzenlenmemiştir.

maltepe'de çıplak gezen adam

bir derdi var gibi. kim bilir başına ne geldi. direk polis merkezine dogru yürüyor, şikayete mi yoksa oraya sıgınmaya mı bilinmez.

nick robinson

2018 yapımı, eşcinsel temalı love, simon adlı filmde başrol oynayan, keşke gerçek hayatta da gay olsaymış dediğim dünya tatlısı abd'li genç oyuncu.

sevgilinin sürekli hornette takılması

sevgili degildir o. sevgili olsa hayatında sen varken hornete takılmazdı.

kilis

yerli halkın nüfusu 98 bin olan ve 135 bin suriyelinin yaşadığı ildir. devlet hastanesi başhekiminin bugün yaptıgı açıklamaya göre ise 2018 yılında kilis'te doğan çocukların yüzde 60'ı suriyeli.

ölmek istiyorum

42 yaşındayım, anadolu'nun kıytırık bir köşesinde, kilis ilinde yaşıyorum. hayatım boyunca hep ağladım, hep ah çektim. 4 kardeşim var, dördü de benden küçük. hepsi evlenip çoluk çocuga karıştı. ben ise yaşlı annemle bu zindan hayatı yaşamaya devam ettim. 2 ay öncesine kadar üç kuruş bir maaşa, (asgari ücretinde altında) bir matbaada çalışıyordum. kendimi bildim bileli hep gençlerden hoşlanan full pasifim. 2 ay kadar önce, öğle yemeklerini yediğim lokantada çalışan 18 yaşlarında bir gence gönlüm tutuldu. ona açıktan gay oldugumu söylemesem de ima yollu anlatmaya çalıştım. bu gidip bunu babasına söylemiş. ertesi gün adam yanında birisiyle beraber işyerime geldi. beni iş arkadaşlarımın gözü önünde çok fena bir şekilde dövdüler. polisi aramak zorunda kaldım. polisler bizi karakola götürdüler. bu gencin orada 17 yaşında oldugunu ve ifadesini çok farklı vererek beni direk tacizle itham ettiğini ögrendim. savcı telefonumu incelemeye gönderdi. her gayın telefonunda oldugu gibi benim de telefonumda birlikte oldugum, veya tanışmayıp sadece sosyal medya aracılıgıyla konuştugum kişilere ait malum fotograf ve videolar vardı. şimdi telefonun incelemeden gelmesi bekleniyor. ona göre hakkımda iddianame hazırlayacaklar sanırım. bu yaşananlar sonrası patronum, iş arkadaşlarım, 7 sülalem, çevrem vs.. hepsi benim gay oldugumu ögrendi ve işten kovuldum. üstelik adım tacizciye çıktı. şimdi 2 aydır evimden dışarıya çıkamıyorum. her gün ağlıyorum. ölmek için allah'a dua edip yalvarıyorum. dün banyodaki su borusuna kemerimi bağlayıp boynuma geçirdim. kendimi aşağıya doğru biraz bıraktım, ama yapamadım. çünkü allah'tan korkuyorum. nasıl yapıcam, dertlerimden nasıl bir kurtuluş yolu bulucam? çırpınıyorum, çırpındıkça bitiyor, tükeniyorum. keşke diyorum, keşke ben bir hiç olsaydım da gay olmasaydım. bilemiyorum, ben yine her an intihara kalkışırım ve bu defa gerçekleştiririm gibime geliyor. bana dua edin nolur. dua edinki, ben kendi canımı almadan allah alsın. alsın ki bitsin artık bu lanet olası, acı dolu, yalnızlık dolu kahrolası hayatım.

uyumadan önce düşünülen son kişi

dükkan komşumuz tüpçüde çalışan o sarışın çocuk

aseksüel

kavuşmam imkansız olan heteroseksüel erkeklere bakıp bakıp kahrolacagıma keske ben de aseksüel olsaydım dedigim yönelim. tam iki saattir buz gibi havada balkona cıkıp onun yolunu gözlüyorum ve o yine her zamanki gibi kararsız kalıp gelmedi. ben yine kahroldum.

tanrıya sorulacak ilk soru

tanrım beni neden eşcinsel yarattın?

size danışmadan gay olduğunuzu başkasına söyleyen insan

kendisi arkadaşım olur, hem de gay arkadaşım. her tanıştıgına benim de gay oldugumu söylermiş ve ben bundan yıllarca hiç haberim olmadan yaşamışım. en sonunda arkadaşlıgımızı bitirdim ama hâlâ arkamdan beni yedi düvele ilan ettigine eminim. kovuyorsun gene dilindesin.

düşün ki o bunu okuyor

okuyorsun ama anladığından emin değilim. neredeyse üç yıl oldu ülkeni terk edip türkiye'ye bir mülteci olarak geleli, ama sen türkçeyi hâlâ iyi konuşamıyorsun. nereden çıktın karşıma, neden girdin hayatıma ve neden kendine bapladıktan sonra aldattın. bak altı ay oldu sen gideli ama yüreğimde yaktığın ateş sönmedi, acım ilk günkü kadar taze. her zabah sana lanet okuyarak uyanıyorum uykudan. bu yaşıma kadar beni hiç kimse sevmemişti, hiç kimseden tatlı bir söz duymamıştım. ta ki sen çıkana kadar karşıma. ama söylediğin o sözlerin hepsinin yalan olduğunu anlayamadım ey zalim suriyeli! biliyorum şimdi sen pasif türklerle gününü gün ediyorsun ve ben hiç umurunda değilim.

aşk acısının geçmesi

gecmiyor, sadece üzeri külleniyor ve siz o acıyla yaşamaya alışıyorsunuz.
  • /
  • 27

bilatinmen.com

çok güzel bir sitedir, herkese öneririm

toz pembe degil hayat

sana da merhaba. umarım her şey gönlünce olur.

duydum ki trans olmuş gidiyormuşsun

toz pembe degil hayat

tekrar hoşgeldin sözlüğe. yazdıklarından görüyorum ki aldığın bu güzel karar seni oldukça memnun etmiş, mutlusun. güzel deneyimlerini ve süreci bizimle de paylaş lütfen.

toz pembe degil hayat

hasta olan sözlük yazarı

çekemeyen çok eminim nazar ehehehe... tabi işin şaka kısmı burda havanın ruh hali çok karışık ondan kaynaklı teşekkür ederim toz pembe değil hayat

2018 trans güzeli didem akay'ın intiharı

ya maskeyle gezmek, ya gizlenmek, ya yok sayılmak, ya öldürülmek, ya intihara sürüklenmek, baskılar, hedef gösterilmeler, hasta olmakla itham edilmeler, erkek sandım kadın çıktılara yaslanmalarla örülü hayatımızda bir savaşın daha kaybedeni. gün ışığı görmeden halının altında kalsan bi dert, halının üstüne çıkıp gün ışığından mahrum edilsen ayrı; hangisi tercih, hangisi yönelim? kendimizle savaşmak, toplumla barışmak mı? kendimizle barışmak, toplumla savaşmak mı?

bir erkeğe yarrağım demenin ilan-ı aşk olması

sözlükle ve yazılan binlerce kıymetli entry ile açık ara taşak geçmen senin kabahatin değil. bu ayıp başlığı hala burada tutan, mevzu bahis yazar ile ilgilenmeyen yönetici arkadaşlarımın ayıbı olsun bu enrty de yarrak-kürek muhanbetinizin nişanı olarak şurada dursun.

gucumkalmadi

normalde ifşa olayından pek haz etmiyorum fakat bu arkadaş kaşındı. aramızdaki konuşma tam olarak şöyle:

+selam tanışmak isterim.*
+konuşmayacak mısın.*
-selam; teşekkürler ilgin için burayı birileriyle tanışmak için kullanmıyorum.
+sen bilirsin siktir git o zaman. gerizekalı mal

yani ne desem ne yazsam bilmiyorum. yazık.

xalo'nun sessizliğe bürünmesi

selam cam güzelleri kokulu kokulu öptüm varsayın. 17 günlük uzun bir yurtdışı tatili sonrası sahalara tam dönecekken misafir ağırlamak durumunda kaldım. ölmemle ilgili endişeleriniz olmuş "şükür durumumuz var" ben ölende gazetelere ilan verecek çevrem, ne bileyim manşetlere taşınacak bir haber değerim var mutlaka haberiniz olur(du) diye düşünüyorum.:) merak edip adıma bir şeylerin karalanmış olması mutlu etti; teşekkür ediyor, gıybete ay pardon oyna devam diyorum.

türbanlıların bekarlığa veda partisi

"türbanlıga veda partisi" nedir anlamadım. *

Toplam entry sayısı: 538

ben ibneyim

ben ibneyim,
hem de kendimi bildim bileli. kızlardan cinsel anlamda hayatım boyunca hoşlanmadım hiç. içime kapanık, pısırık bir çocukluk geçirdim. kızlarla seksek oynar, ip atlardım, korkardım erkeklerle oyun oynamaya, futboldan anlamaz ve sevmezdim. konuşurken diğer erkek çocuklar gibi sin-kaflı sözler kullanmaktan nefret ederdim. akranım olan çocukların dünyası bana çok korkunç gelirdi. onlar gibi saldırgan, agresif bir çocukluk yaşamaz, kendimi onların sert ve kırıcı dünyalarından uzak tutardım.

ben ibneyim,
henüz 10 yaşlarında ufacık bir çocukken bile biliyordum farklı oldugumu. biraz büyüyüp ergenlik dönemine girdiğimde çevremdeki genç erkeklerin kız sevgilisi varken ben benden yaş olarak büyük erkeklere aşık olurdum, ve korkardım bunu başkalarıyla paylaşmaya. 'neden böyleyim' diye düşünür yanıtını bulamazdım. sanırdım ki bu dünyada bir tek ben böyleyim, herkes 'normal' bir tek ben farklıyım sanırdım.

ben ibneyim,
nedenini hatırlamadığım bir olaydan dolayı bir gün babamla kavga ettik, bana kız kardeşlerimin ve annemin yanında 'evin içinde zeki müren gibi dolaşıp durma lan' demişti. o an bütün dünya başıma yıkıldı sandım. aynı anda yüz kurşun yesem bu kadar acıtmazdı içimi. ben sanıyordum ki kimse ne oldugumun farkında değil, sanıyordum ki hareketlerimi kontrol altında tutabiliyorum. oysa babam hissediyormuş benim ne oldugumu.

ben ibneyim,
günler, yıllar geçtikçe ailemin ve akrabalarımın 'artık evlen' baskısı nefes aldırmaz olmuştu bana. herkese bir yalan söylemekten, evlilik bahsi geçince sanki büyük bir suç işlemiş gibi utanarak yüzümün kızarmasından bıktım ve tüm akrabalarımla görüşmeyi kestim.

ben ibneyim,
kimseye açılamadım, saklandım, gizlendim, utandım, kaçtım insanlardan ömrüm boyunca.

ben ibneyim,
içimde tek ukde kalan şey bir çocugu sahiplenmek oldu. bir erkek çocugu evlatlık edinmek isterdim. onu sabahlara kadar göğsümde uyutup kokusunu içime çekmek, onun için canımı vermek isterdim.

ben ibneyim,
telefonum kaç defa gasp edildi, kaç defa param çalındı hatırlamıyorum. kaç kere aşık oldum ama karşılıgında sevilmedim, kaç aktif genç benden seks karşılıgı para istedi, kaçı ne kadar paramı yedi hatırlamıyorum.

ben ibneyim,
sevmiyorum sizin iğrenç erkeksi dünyanızı. sevmiyorum çoğunlukta olmanızı, sevmiyorum. alışamadım sizin borunuzun öttüğü bu dünyaya.

ben ibneyim anlıyor musun,
ben ibneyim...
(toz pemde değil hayat)

30 yaş bunalımı yaşayan yazarların sözlüğü çekilmez yapması

önüne gelene saydırmak icin yeni bahaneler arayan yazarın açtıgı başlık.

hindistan'ın gay prensinin lgbt'liler için saray yaptırması

@thepillars dünyanın neresinde olursa olsun lgbt bireylerinin destekcisi olan herkesi taktir ediyor, oradaki lgbt'liler adına seviniyorum.

sözlüğün çok durgun olması

nedir bu yazarların üzerindeki rehavet diye sorgulatan gerçektir. sözlüğe girdigimde en az 20 yazarın online oldugunu görüyorum. herkes bir başlık açsa, iki entry girse ortam canlanacak. dışarıdan göz atanların ilgisini çekecek belki. ama biz susmaya devam ediyoruz.

thepillars ve vaporwave dinleyen adam'ın aynı kişi olup troll olması

bu şahıs bana günlerce özelden yazdı, iki yazarın da kendisi oldugunu söyledi ve her iki hesabından da yazışınca doğru söyledigini anladım. bana şanlıurfalı oldugunu, istersem gaziantep'e gelebilecegini söyledi. buluşmak için anlaştık. bugün ise bana "ben bir trollüm" diye yazdı. oysa ben kendisine deger vermiştim, yüzünü bile görmedigim bir adama sadece benimle konustugu icin deger vermiştim. o günler sonra cıkıp "seni trolledim" diyebiliyor.
insanların duygularıyla oynamak, onları umutlandırıp sonra da dalga geçtigini söylemek bu kadar kolay mı? biz kendi sözlügümüzdeki insanlara bile güven duyamaycaksak, heteroseksüellerin çoğunlukta oldugu bu alemde kime güveneceğiz. hepimiz gayiz, birbirimize bunu yaparsak heteroseksüeller bize ne yapmaz? kime güveneceğiz bu boktan dünyada?

ben ibneyim

ben ibneyim,
hem de kendimi bildim bileli. kızlardan cinsel anlamda hayatım boyunca hoşlanmadım hiç. içime kapanık, pısırık bir çocukluk geçirdim. kızlarla seksek oynar, ip atlardım, korkardım erkeklerle oyun oynamaya, futboldan anlamaz ve sevmezdim. konuşurken diğer erkek çocuklar gibi sin-kaflı sözler kullanmaktan nefret ederdim. akranım olan çocukların dünyası bana çok korkunç gelirdi. onlar gibi saldırgan, agresif bir çocukluk yaşamaz, kendimi onların sert ve kırıcı dünyalarından uzak tutardım.

ben ibneyim,
henüz 10 yaşlarında ufacık bir çocukken bile biliyordum farklı oldugumu. biraz büyüyüp ergenlik dönemine girdiğimde çevremdeki genç erkeklerin kız sevgilisi varken ben benden yaş olarak büyük erkeklere aşık olurdum, ve korkardım bunu başkalarıyla paylaşmaya. 'neden böyleyim' diye düşünür yanıtını bulamazdım. sanırdım ki bu dünyada bir tek ben böyleyim, herkes 'normal' bir tek ben farklıyım sanırdım.

ben ibneyim,
nedenini hatırlamadığım bir olaydan dolayı bir gün babamla kavga ettik, bana kız kardeşlerimin ve annemin yanında 'evin içinde zeki müren gibi dolaşıp durma lan' demişti. o an bütün dünya başıma yıkıldı sandım. aynı anda yüz kurşun yesem bu kadar acıtmazdı içimi. ben sanıyordum ki kimse ne oldugumun farkında değil, sanıyordum ki hareketlerimi kontrol altında tutabiliyorum. oysa babam hissediyormuş benim ne oldugumu.

ben ibneyim,
günler, yıllar geçtikçe ailemin ve akrabalarımın 'artık evlen' baskısı nefes aldırmaz olmuştu bana. herkese bir yalan söylemekten, evlilik bahsi geçince sanki büyük bir suç işlemiş gibi utanarak yüzümün kızarmasından bıktım ve tüm akrabalarımla görüşmeyi kestim.

ben ibneyim,
kimseye açılamadım, saklandım, gizlendim, utandım, kaçtım insanlardan ömrüm boyunca.

ben ibneyim,
içimde tek ukde kalan şey bir çocugu sahiplenmek oldu. bir erkek çocugu evlatlık edinmek isterdim. onu sabahlara kadar göğsümde uyutup kokusunu içime çekmek, onun için canımı vermek isterdim.

ben ibneyim,
telefonum kaç defa gasp edildi, kaç defa param çalındı hatırlamıyorum. kaç kere aşık oldum ama karşılıgında sevilmedim, kaç aktif genç benden seks karşılıgı para istedi, kaçı ne kadar paramı yedi hatırlamıyorum.

ben ibneyim,
sevmiyorum sizin iğrenç erkeksi dünyanızı. sevmiyorum çoğunlukta olmanızı, sevmiyorum. alışamadım sizin borunuzun öttüğü bu dünyaya.

ben ibneyim anlıyor musun,
ben ibneyim...
(toz pemde değil hayat)

makedonya'ya iltica başvurusu fiyaskoyla sonuçlanan yazar

ben oluyorum. iki haftadır sözlükten uzaktım. bu süreç içinde iltica başvurum için gereken hazırlıklarımı yapıp vize istemedigi için gidebileceğim en kolay ülke olan makedonya'ya uçtum. pasaport kontroldeki polislere evraklarımı teslim ettim. beni hemen soruşturma bürosuna aldılar, 4 polisten ikisi türkçe konuşuyordu. türkçe konuşan polislerden bir tanesi benden resmen rüşvet istedi. ben param olmadıgını amacımın makedonya kabul etmezse üçüncü bir ülkeye gitmek oldugunu söyledim. malesef beni tekrar türkiye'ye gönderdiler. hayatımın son 8 ayı cehennem azabı gibi, çekilmez halde. önce gay oldugum için darp edildim, işimden atıldım, ailem gay oldugumu ögrendi, intihar ettim, işsizim. bu kadar magdur ve mutsuz olmama ragmen beni anlamamakta ısrar eden, ülkede kalabilmem için benden rüşvet isteyen makedon polisleri bana ayrı bir darbe vurdu. intihara doğru ilerliyorum son hız.

30 yaş bunalımı yaşayan yazarların sözlüğü çekilmez yapması

önüne gelene saydırmak icin yeni bahaneler arayan yazarın açtıgı başlık.

gay buluşma parkında gezen çaycılar

gizli gay olma ihtimali yüksek olan çaycılardır. "abi çay içer misin" diye sorduklarında "yok ben senin sahlebini içmek istiyorum" diye yanıt verilince işler değişebilir.

isa şahmarlı

sevgili çocuk, yine böyle soğuk bir ocak ayında, bundan tam 5 yıl önce henüz 20 yaşındayken intihar edip ayrıldın bu kirli dünyadan. geriye bıraktıgın veda mektubunda 'bu dünya benim renklerimi taşıyacak kadar renkli değil' diyordun. 5 koca yıl geçti ölümünün ardından ama değişen pek bir şey yok. eşcinseller yine homofobiklerin saldırılarına maruz kalıyorlar, yine öldürülüyorlar, yine işten kovuluyorlar, yine yok sayılıyorlar. ruhun şad olsun sevgili isa, rahat uyu.

türkiye'deki suriyeliler

bunlar mülteci falan değil, bunlar bop çerçevesinde türkiye'nin başına bela edilmiş sefiller sürüsü. bunlardan boşaltılan topraklarda yine bop kapsamında suriye kürdistan'ı oluşturuldu. abd, ab ve israil ortak projesinin bölgedeki uygulayıcısının da kim oldugu herkesin malumu. hani şööle uzun boylu, asabi, dindar geçinen ama gerçekte dini paravan olarak kullanıp her türlü hırsızlıgı yapan bir namussuz var ya hah işte o. her şey bu bop kapsamında ileride kurulacak olan büyük israil devleti için.
yine bu 5 milyona yaklaşan suriyeli sefillerin ilerideki görevleri demografik dengesini bozdukları türkiye'nin kilis, gaziantep, hatay, urfa gibi illerinin bop kapsamında kurulacak olan büyük israil devleti'ne verilmesinin alt yapısını oluşturmak olacak. sen çok yaşa ey müslüman görünümlü uzun münafık!

suriyeli zannedilmek

herkese nasip olmayan bir duygudur. insana bir anlığına ayrıcalıklı ve üstün bir varlıkmış hissi verir ama geçicidir. çünkü siz vergisini ödeyen, işinde gücünde olan sıradan bir türk vatandaşısınızdır ve suriyeli olmak şerefine nail olmak gibi bir şansınız malesef yoktur.

suriyelilerin bıçaklı satırlı kavgası

ülkelerinde kalıp suriyeyi bölmek isteyenlere karşı erkekçe savaşmak yerine türkiye'de kancıklar gibi yaşamayı tercih eden sefiller sürüsünün birbirine satırlı bıçaklı saldırdıgı kavgadır, esenyurt'ta yaşanmıştır. türkiye'nin her yerinde hemen her gün olaysız geçmeyen bir günü olmayan bu vatan hainlerinden türk halkına artık gına gelmiştir.
https://m.ensonhaber.com/esenyurtta-suri...

makedonya'ya iltica başvurusu fiyaskoyla sonuçlanan yazar

ben oluyorum. iki haftadır sözlükten uzaktım. bu süreç içinde iltica başvurum için gereken hazırlıklarımı yapıp vize istemedigi için gidebileceğim en kolay ülke olan makedonya'ya uçtum. pasaport kontroldeki polislere evraklarımı teslim ettim. beni hemen soruşturma bürosuna aldılar, 4 polisten ikisi türkçe konuşuyordu. türkçe konuşan polislerden bir tanesi benden resmen rüşvet istedi. ben param olmadıgını amacımın makedonya kabul etmezse üçüncü bir ülkeye gitmek oldugunu söyledim. malesef beni tekrar türkiye'ye gönderdiler. hayatımın son 8 ayı cehennem azabı gibi, çekilmez halde. önce gay oldugum için darp edildim, işimden atıldım, ailem gay oldugumu ögrendi, intihar ettim, işsizim. bu kadar magdur ve mutsuz olmama ragmen beni anlamamakta ısrar eden, ülkede kalabilmem için benden rüşvet isteyen makedon polisleri bana ayrı bir darbe vurdu. intihara doğru ilerliyorum son hız.

içine mi boşalayım diye soran aktif

seks esnasında aktif partnerlerimin bana genelde sordukları soru. aslında tam olarak kurmak istedikleri cümle ise şu şekildedir 'içine mi yoksa agzına mı boşalmamı istersin.' direk 'agzına boşalmak istiyorum' diyemedikleri için soruyu böööyle dolaylı olarak sormayı tercih ederler.