eşe şişko tombul demenin yargıtayca kişilik haklarına saldırı sayılması

eskiden "şaka yapmıştır, ciddi değildir, kedidir o kedi" türünden kararlar veren yargıtay'ın yeni kararlarından görüş değiştirdiğinin delili olan içtihadı. buna göre boşanma davalarında eşine şişko, şişman, tombul vs demek kişilik haklarına saldırı sayılacak ve bu ithamlara maruz kalan taraf tazminat da isteyebilecek.

yargıtay 2. hukuk dairesi kararı şöyle:

özet: davalı kocanın eşini ailesiyle birlikte yaşattığı, (şişko, tombul) demek suretiyle aşağıladığı anlaşılmaktadır. türk medeni kanununun ilgili maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.
(4721 s. k. m. 4, 174) (818 s. k. m. 50, 51, 52, 58)

dava: taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat ve maddi tazminat miktarı yönünden, davalı koca tarafından ise; kusur belirlemesi, maddi tazminat ve iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

karar: 1- dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın tüm, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- toplanan delillerden davalı kocanın eşini ailesiyle birlikte yaşattığı, (şişko, tombul) demek suretiyle aşağıladığı anlaşılmaktadır.

türk medeni kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. o halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (tmk. md.4 tbk. md. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

3- tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. türk medeni kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile türk borçlar kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak daha uygun miktarda maddi tazminat (tmk. md.174/1) takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

sonuç: temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle bozulmasina, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple onanmasina, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 103.50 tl. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi."