osmanlıca

beni altı numara astigmata gark eden arap harfleriyle yazılan türkçe, osmanlıca türkçesi. ayrı bir dil değil, türkçenin arap alfabesi ile yazılmış halidir. farsça ve arapça'dan etkilenmiş olmasıyla birlikte istanbul türkçesine oranla daha ağırdır.

akademik bir dille ifadesi muharrem ergin hoca'ya göre şöyledir:

klasik devirde "osmanlı türkçesi" ayrı bir dil olarak algılanmamış, üç dilden (elsine-i selase) oluşan bir karışım olarak görülmüştü. "türkçe" ise, evde, sokakta ve köyde konuşulan basit dile verilen addı.[2] ancak 19. yüzyılda standart bir yazı dili ihtiyacının belirmesiyle birlikte osmanlı dili tartışmaları yoğunlaştı. bu dilin belkemiğini oluşturan türkçenin güçlendirilmesi ve yazı dilinin türkçe konuşma diline yaklaştırılmasına ilişkin talepler şinasi, ali suavi, ahmet vefik paşa gibi yazarlarca dile getirildi. 19. yüzyıl sonlarında doğan türkçülük akımı, osmanlı yazı dilinin esasen türkçe olduğu ve "türkçe" diye adlandırılması gerektiğini vurguladı.

cumhuriyet döneminde ise "osmanlı türkçesi" deyimi genellikle olumsuz bir anlam kazandı. dil devrimi'ni izleyen kültürel ortamda, "osmanlı türkçesi", türkçeden ayrı ve yoz bir dil olarak görüldü. türk dil kurumu'nda 1983'e dek bu görüş egemendi. buna karşılık osmanlı kültürüne yakınlık duyan muhafazakâr kesim, osmanlı yazı dilinin de türkçenin bir lehçesi olduğunu vurgulamak amacıyla "osmanlı türkçesi" deyimini tercih etti (örneğin faruk kadri timurtaş, mustafa özkan vb.)

öte yandan, osmanlı yazı diline "osmanlı türkçesi" adı verildiği zaman, bundan çok farklı bir dil olan osmanlı dönemi konuşma türkçesine ne ad verileceği konusu, çözülmemiş bir problem olarak kalmaktadır.
15 Entry Daha