fondue bourguignonne

fondü burginyon diye okunur anacım. aslında bildiğin "kendin pişir kendin ye" ama böyle fransızca ismiyle söyleyince millet bi bok zannediyor.
etleri böyle iri iri doğrayıp masanın ortasına dank diye koyuyorsun. bir de patates haşlayıp uyduruktan bir salata yapıyorsun. sonra kızdırdığın yağı ispirto ocağı gibi bişeyin üstünde masaya getiriyorsun. herkes tabağına çiğ et alıp, bir tanesini şişe batırıp kızgın yağa daldırıyor. ilk pişirdiğiniz eti yerken, ikinciyi şişe takıp yağa atıyorsun. böylece kimsenin ev sahibine çamur atma eti beğenmeme şansı da olmuyor. az pişmiş seviyorsan çok tutmazsın yağın içinde olur biter.
çok daha entel gözükücem dersen "hah hah hah, akşam yine fondue bourguignonne avec pomme de terre yedik, güzeldi dersin. (pomme de terre dediği bildiğin patates işte).

yalnız en vejetaryen insana bile eti sevdirir. etin gerçek lezzetini hissetmeni sağlar.