gerek müzik sektöründen gerekse yazınsal işlerden ettiği gelirlerle kendine ait bir
home studio kuran ve bu sayede istediği gibi müzik yapabilen ya da içindeki müziği dilediği gibi dışa vurabilen ender sanatçılardan biri serdar ateşer.
ilk albümü
mütareke yılları ile istenildiğinde türkiyede de farklı bir bakış açısıyla müzik yapılabilineceğini gösteren serdar ateşer ikinci albümü olan
avdet seyri'yle geri döndüğünde onun müziksel zekasını özleyen kulaklarımızın ne kadar da kirle dolup pas tuttuğunu tekrardan hatırlatmıştır bizlere.
müzik konusundaki yeteneğini yaydığı o yıllarda bu yolda tek başına yürümek istemediğini gösteren en büyük delillerden biri ise
bülent ortaçgilin bu şarkılar adam olmaz albümüdür. oldukça sade bir kartonete sahip olan bu albüm esas vurucu noktasını içindeki parçalarda barındırdığını daha ilk baştan anlatıyor gibiydi; albüm baştan sona en unutulmaz bülent ortaçgil şarkılarını barındırıyordu.
* * * * * * *
sonraki yıllarda
mozaik grubu ve
eren kazım akay ile yaptığı ortak çalışmalarla adını sıkça gördüğümüz sanatçı, bir yandan da reklam müzikleri ile de uğraşmaktaydı. kendisini son olarak
mor ve ötesi grubunun yedinci stüdyo albümü olan güneşi beklerkende prodüktör koltuğunda gördüğümüz serdar ateşer; üzülerek söylesem de; bunca uğraşın ardından ülkemizde tanınmayan ya da yeterince tanınamayan sanatçılar listesinde yerini almıştır.
müzik yapabilme niteliği yüksek olmasından ya da nitelikli müzikler yapabilmesinden dolayı iki filmin de
soundtrack çalışmalarını yapma görevi olduğu gibi serdar ateşer'in ellerine teslim edilmiştir. bunlardan ilki nesli çölgeçen'in yazıp yönettiği 1987 yapımı olan
selamsız bandosu ve derviş zaim'in yazıp yönettiği, bolca ödüle de sahip olan 2000 yapımı
filler ve çimen adlı filmlerdir.
(bkz:
istemeyerek)