açılma paranoyası

eşcinsel olduğunun anlaşılmasından sürekli endişe etmek. bunun için kendini belli etsin ya da etmesin eşcinsel arkadaşlarıyla sosyal hayatta birlikte olmak istememek, arkadaşlarıyla konuşurken eşcinselliği ortaya çıkmasın diye sürekli eşcinselleri kötüleyerek konuşmak, nefret dilini güçlendirmek belirtileri arasında sayılabilir. eşcinsellerin eşcinsellere olan homofobisinden bahsedeceksek eğer ilk başı çekecek konulardan birisidir.
eşcinsel yada düzcinsel olmak özel hayatın parçasıdır. hatta özel hayatın kendisidir. yani özeldir. neden kime nasıl açılmak gerekir düşünmek gerekir. hem de çok dikkatli düşünmek gerekir. ne aileye nede arkadaşlara ne de dünyaya ben eşcinselim demek ne kadar gerekir ki. özel hayat işte.
bir ikilemdir.
"ben varım" diyebilmenin yoludur ne olduğunu söylemek.
ama, bazen "yaşamak istiyorum" için "ben varım"dan vazgeçmek gerekebilir.
yaşadığım olay.

geçen gün uzun zamandır konuşmadığım bir arkadaşım aradı. muhabbet muhabbetin açarken ''napıyon karı kız falan var mi sevgilin?'' diye sordu ben de ''eh takılıyorum arada'' dedim. sonra bir anda demez mi ''sadpandacığım valla en iyisini sen yaptın, bizden çok mala vuruyorsundur şimdi''.. evet biraz amele gelebilir muhabbet ama klasik hetero muhabbeti olarak normal. neyse, ben de bozuntuya vermedim yaw hehe tarzı cevaplar verdim.

telefonu kapattıktan sonra paranoyam başladı. ben bu kişiye özel hayatımdaki gelişmelerden hiç bahsetmemiştim. nereden kimden öğrendi kim bilir.. demek ki birine açılmak herkese açılmak demekmiş. yani eğer gizli kalmak istiyorsanız açılmanızı kendinize saklayın çünkü bundan daha iyi bir dedikodu malzemesi yok. kime neyse..