ayı sözlük itiraf

3008 Entry Daha
başka insanlar için belki de sakız çiğnemek kadar kolay olan şeyler benim için artık çok zor.

bir insanla arkadaş olmam çok zor. sevgili olmam çok zor. bir insanla iletişim kurmak bile benim için çok zor. zira artık o insana olan olumlu düşüncelerime, sohbetinden aldığım keyfe, onunla geçirdiğim vakitlerin güzelliğine ve bu gibi şeylere odaklanmak yerine sadece ne zaman nerede ne şekilde yaralanabileceğime odaklanıyorum. sonra da küçük bir çocuk gibi korkuyorum. küçük bir çocuk gibi saçmalıyorum.

bugün olduğu gibi.

hayatımda bir yeri de yoktu aslında. sadece konuşmayı çok sevdiğim birisiydi işte öyle. ama fark ettim ki ben artık çok korkuyorum. hislerimden korkuyorum. hissetme olasılığım olan şeylerden korkuyorum. hissedebileceklerinden bile neden korkar ki bir insan?

ben korkuyorum. küçük bir çocuk gibi korkuyorum.

çünkü yorgunum. yorgunum ve iyileşmemiş açık yaralarımı her geçen gün daha çok hissediyorum. öfkemi her geçen gün daha çok hissediyorum. öfkemi. kızgınlığımı. yorgunluğumu.

eğer başarabilseydim bağıra bağıra ağlamak isterdim, bunu yapabileceğim sayılı omuzlardan birinde. yapamıyorum.

insanlara artık anlatamıyorum. anlatmaya mecalim ve isteğim var mı, ona da emin değilim.

insanları yönetebilen insanlar vardır. bilirsiniz onları. hani çok güzel manipüle edenler, ne istediğini tahmin edebilip ona göre davranabilenler. sınırlarını çizebilenler. ben onlardan olamadım hiçbir zaman. benim insan ilişkilerimi belli başlı düşünceler yönetti bugüne kadar.

"bu içimden geliyor mu? bunu istiyor muyum? bunu yaparsam gece başımı yastığa rahat koyar mıyım?"

ama kısa bir süre önce gerçek kafama dank etti. bunlar işe yaramadı. bunlarla bir yere varamadım. yapamadım. işin daha da kötüsü yıllarca bildiğim doğrular olmadan nereye giderim orasını bilmiyorum.

yoo hayır, hep kazık yedim hep iyi niyetimden kaybediyorum triplerine girmeyeceğim. iyilik kötülük bana göre kişisel kavramlardır. benim doğru bildiğim başkasının doğru bildiği olmaz bazen, bu ne onu kötü yapar ne beni. ya da ne onu iyi yapar ne beni.

ama bu şekilde zormuş. çok zormuş. en azından ben beceremedim.

bununla ne yapacağımı bilmiyorum. kızgınım, kırgınım, öfkeliyim. sevildiğimi, değerli olduğumu hissetmeye her zamankinden daha çok ihtiyacım var ama kimseyi de yanımda hissedemiyorum. kimse yanımda değil demiyorum, ama ben hissedemiyorum artık. eğer bana uzatılan eller varsa da, ben artık hiçbirini göremiyorum. ben karayı göremiyorum ve karayı göremezken yüzmeye devam etmekten çok, çok yoruldum.

biri bir entry yazmıştı burada, sonunu da "çok yoruldum artık, takatim kalmadı, çok şükür" diyerek bitirmişti. işte aynen öyle hissediyorum.

çok yoruldum artık, takatim kalmadı. kırgınlığım, öfkem ayağımdaki taşlar, ben bu taşlarla yürüyemiyorum.

yoruldum ben. benim gücüm de, isteğim de kalmadı.

çok şükür.
601 Entry Daha