broner

iki erkeğin birbirine cinsel bir temastan çok masaj, el şakası vb. dokunmasıyla erekte olmasına deniyormuş. bunu erkek yurdunda kalanlar çok iyi bilir. beni en çok azdıran şey de buydu zaten o yurtlarda. genelde hep temas bağımlısı oğlak hetero erkeklerle yakın arkadaş oldum hayatım boyunca. bunun ekmeğini de çok yedim. ama özellikle bir erkek vardı ki beni resmen ayakta boşaltırdı: musa... bu musa inanılmaz temas bağımlısıydı, öyle ki gündelik konuşmalarda dahi illa ki elini omzuna atar uzun yolda komik bir şey anlatırken koluna girer arada biseps triceps dokunup yoklardı falan... o kadar erirdi ki içim, bi de böyle adanalı yörüklerden, bilen bilir erkeğin hası onlardır. bir gün ortak bir ödev hazırlıyoruz, bir poster. posterin taslağını tahtaya astık karşısına geçtik gözden geçiriyoruz. bu gelip her zamanki pervasızlığıyla arkamdan sarılıp iki elini boynuma dolamasın mı... bir şeyler söylüyor şunu böyle bunu böyle yapalım diye ama ben bi kabardım, o an götümü geriye yaslasam bir anda yüzümü çevirip dudaklarına gömülsem tutup kucaklayıp yatağa fırlatsam üstüne çıksam... aklımdan bunlar geçiyordu sadece. nasıl erkeksi ve kendiliğinden, çabasız böyle güzel kokabiliyor, nasıl böyle erkek oğlu erkek olabiliyor şimdi bile şaşırıyorum.

bu arada merak edene; aramızda onun başlatmadığı hiçbir temas olmadı. yani ben cesaret edip elimi omzuna bile koyamadım. ne yaşadıysak hep o ilk dokunan hatta tek dokunan kişiydi, aramızda olabilecek diğer her şey sadece beynimin içinde oldu. zaten dünyadaki en hetero kişi olabilir, tam bir am bağımlısı. şu an dünya üzerindeki en iyi arkadaşım, dostum. güzel bir yuvası var, karısı da çok tatlı birisi. eski hislerim yok ona karşı tabii, ama bana sadece spontane temasın bile bir seks olduğunu hissettiren tek erkek o. canım body'min, 6 senelik oda arkadaşımın bana yaptığı "şey"in kelime yansıması da buymuş, alın kullanırsınız.