she left home

birhan keskin diyeyim. siz anlayın.


ben seninle uzun bir araf yaşadım
ölümlere gittim geldim diyor.
sığmam dünya yüzünde bir yere artık.
nereden geçsem benim değil, kalamam bir yerde.
o demiyor, ben diyorum. demiyorum, yağmur diyor.
sana sarılmış kalmış ilk günüm ben. böyle demişim o gün
bugün öyle diyor.
o günden bir yağmur çiçeği, önümde duruyor.
bir davul sesi, bir davulun yıllarca titreşen sesi,
düz duvardan düşürmüş beni.
tutunamamaklığım bundan, düşmüşüm, komadan,
uzun uzun uzamış kollarım. kola benzemiyor.
yerde yatan, komadaki, duvarda tutunmaktan düşen diyor;
ağlama balım, değmez hiçbir şey senin gözünden akan yaşa.
komadaki diyor;
ben hala sarılıyım beline senin. istanbul ney sesi olmuştu o gün
bugün üflüyor... senin yüzün bende,
senin yüzün bende. hala, diyor.
vurmalı vurmalı o sesler içime değiyor.
bir müzik parçası çalıyor içeride:
içimde bir parça; ne kopuyor ne ölüyor.
gitmek ölüm bana, kalmak haram,
adını bilmiyordum sonra öğrendim:
she left home.



şiirde söz edilen şarkı jane birkin'in arabesque albümündeki aynı addaki şarkı. kemana parmaklarından ses üfleyen de djamel ben yelles.