üniversiteler fizikçi değil pastacı yetiştirsin

siyaset ekonomi ve toplum araştırmaları vakfı’nın düzenlediği programda konuşan bilim sanayi ve teknoloji bakanı nihat ergün bazı fakülte ve yüksekokulların piyasada işgücünü karşılamadığını belirtti. ergün; “fen edebiyat fakültelerinin sayısı çok fazla ancak kimya, fizik,biyoloji mezunlarının çalışabileceği alan çok kısıtlı. pastaneciler bile sorun yaşıyorlar. çok sayıda insan başvuru yapıyor ama pasta yapacak adam başvurmuyor” dedi

üniversitelerin piyasalaştırılmasına yönelik hamlelerden biri bilim sanayi ve teknoloji bakanı nihat ergün’ün itirafıyla geldi. ergün, bazı fakülte ve yüksekokulların piyasada işgücü açısından karşılığı olmadığı gerekçesiyle kapatılacağını açıkladı, örnek olarak fen fakültelerini gösterdi.üniversitelerin bilim üretmek yerine piyasanın işgücü için eleman yetiştirecek alanlar haline dönüştürülmesi için yapılan son hamlelerden biri fen ve edebiyat fakültelerinin kapatılmak istenmesiyle gündeme geldi. bilim sanayi ve teknoloji bakanı nihat ergün, “piyasanın ihtiyacını karşılamayan üniversite olmasın” istedi.

“piyasanin ihtiyaçlarina göre eğitim”
siyaset ekonomi ve toplum araştırmaları vakfı’nın (seta) “türkiye’nin insan kaynağının belirlenmesi’’ programında konuşan ergün, bazı fakülte ve yüksekokulların piyasada işgücünü karşılamadığını, ekonomi koordinasyon kurulu ile bu okulları gözden geçirerek kapatmayı öngördüklerini açıkladı. piyasada yeni oluşan işlere uygun nitelikte insan yetiştirilmesi gerektiğini söyleyen ergün, “pastaneciler bile sorun yaşıyorlar. garsonluk yapacak çok sayıda insan başvuru yapıyor ama pasta yapacak adam başvurmuyor” dedi.

üniversiteler piyasanin emrinde
bakan ergün’ün sözünü ettiği düzenlemede fen edebiyat fakülteleri başta olmak üzere bazı yüksekokul ve fakültelerde düzenleme yapılacak. çok fazla mezun veren bazı bölümler kapatılacak, bazılarında kısıtlamaya gidilecek, bazı bölümlerin ise sayısı artırılacak. böylece üniversitelerin bilim üreten değil, piyasanın ihtiyaçlarına göre faaliyet gösteren olması hedefleniyor.
asgari ücretin 800 lira, ama yoksulluk sınırının 950 lira olduğu, ve bol miktarda marie antoinette barındıran bir ülkede yaşiyoruz.
dolayısıyla, ileriyi gören devlet adamlarımızın bu basiretli yaklaşımını ancak alkışlamak gerekir. çamur atmayı bırakın ey kökü dışarda iç mihraklar.... büyüklerimizin bir bildikleri var ki söylüyorlar. zira ileride pastacilara çok ihtiyaç duyulacak.

(bkz: ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler)