how i live now

meg rosoff'un aynı isimli romanında uyarlanan, yönetmen kevin mcdonald'ın 2013 yapımı özgün hikayeye sahip filmi.

başrolde atonement, hanna gibi filmlerinden hatırlanabilecek saoirse ronan var. hikaye ise şöyle : daisy (ronan), terör saldırılarının yükseldiği dünyada amerika'daki evinden ingiltere'deki kuzenlerinin yanına gelir. ilk başta kale almadığı kuzenleri ile sonradan yakınlaşır ve yaklaşan savaş ortamıyla olaylar gelişir.

--- spoiler---

saoirse ronan'ın ne kadar yetenekli olduğuna değinmeyeceğim çünkü zaten filmin konusu çok güzel, çok yalın ve özgün. aslında tam olarak yalın denemez; post apokaliptik bir dönemde geçiyor film. ilk başta uzak durduğu kuzenleriyle sonrasında bağ kuran punk kız olgusu ile ilk başta biraz klişe gelse de biraz sabrederseniz sıkıcı da dursa çok güzel bir aşk hikayesini de barındıran bir film gerçekten. daisy'nin o sürekli bu ortamda tek başına ayakta kalmaya çalışan kız olgusu filmin başlarında alakasız gelse de bu survivor modu filmin devamında gerçekten survivor olduğunu gösteriyor bize. hele de, kuzeni piper'ı kurtardığı o ormanda gözünü kırpmadan adamları vurması... yalnız kurt takılıken kızımız aileye gitgide bağlanıyor, o aileden askerlerin zorla çekelemesiyle ayrıldığı sahne ve o geri dönüşü... eddie ile arasında aşkın masumiyeti, o kadar saf ki. aslında kuzen oldukları düşünülürse ensest kapsamına girebilecekken filmde nedense bu ikili çok romantik geliyor göze. terör saldırıları iyice arttıktan sonra alıkonuldukları yerden çıkan kriz sayesinde firar eden daisy ve piper'ın o mutlu mesut yaşadıkları kırsala dönme arzusu filme çekiyor. özellikle de daisy'nin eddie'e geri geleceğine ilişkin söz vermesi, binbir hadiseye rağmen harabeye dönen evde eddie'yi bulamamışken son dakikada ormanda dayaktan neredeyse ölecek halde bulması ve filmin sonlarında eddie'nin iyileşmiş ama aslında tam iyileşmemiş ama daisy'nin filmin ortasında dediği filme de adını veren ''this is how i live now'' sahnesi... eddie'nin kanadı kırık şahini iyileştirmesi olgusuyla filmin sonu bu noktada birleşmiş, bu sefer kanadı kırık şahin eddie olmuş ve daisy onu iyileştiren. filmin sonunda yine aynı cümlesini tekrarlarken, eddie sarılıp bunu söylediğinde o hayattan soğumuş, punk survivor kız gitmiş ve yerine aşk ile sarılmış mutlu bir insan gelmiş. bu yüzden film gerçekten çok özgün, çok farklı bir etkiye sahip bence.

--- spoiler ---