bira, cebimde para olduğunda vodka ve türevi bir şey almak yerine bu sefer daha fazla bira almayı tercih ediyorum. mekanda herkes rakı kadehi tokuştururken gazoz gibi bira içiyorum, yaz kış demiyor üç dört güne bir uyandığım gibi aklıma bir bardağı fondiplemek geliyor, hayali bile mutlu ediyor, yapılı da adamım fiziğe de uyuyor yani. kısaca ne olursa olsun bira!

ve iyi yaşam hayalim geleneksel bir bar ya da birahanede kafa yapıma uygun birilerini bulup gün aşırı tokuşturmak, işçi sınıfı kültürü kanıma işlemiş efendim vaz geçemiyorum bu işten.

zevk suyu ve semen

cin-tonik cin-fizz

pink rabbit.

3 oz. vodka
4 oz. elderflower tonic (tercihen fevertree'nin)
3/4 oz. limon suyu
3 oz. kızılcık suyu (ben pütürsüz seviyorum ama kıtırlı seviliyorsa direkt kızılcık şerbeti de konabilir)
ve süsleme için lemon peel garnish (ben lime twist halinde koymayı seviyorum, ama londra'da çilek koyulduğunu da gördüm o da güzel oluyordu)

eğer yazlık bir mekandaysam long island
şehir ortamında ise kırmızı şarap, hızlı gecelerde tequila

porto şarabından vazgeçemem galiba, o dip noktam. lakin bu aralar viski’de çekiyor arada canım. birada çok bilen olmasada zıkkım bira severim.

şarap, bira, cin tonik, tekila gold, votka, rakı ve sheridan's

şarap viski konyak

bira