sevinmek

basit ama o kadar da zor bir konu başlığını seçtim bu akşam, sevinmek dediğinde neyi ifade eder, daha doğrusu uyandırdığı hissiyat nedir, neye seviniriz, gerçekten sevinmek diye bir duygu var mıdır, seviniriz bazı zamanlar bazı şeylerden dolayı, içimiz kıpır kıpır olur, o yaşanılan şey sevinç midir, yoksa başka bir şey mi, sadece iç dünyada olup biten bir olgu mu, yaşanılan her şeyin daha önce yaşanıldığını kanıtlar nitelikte mi, buraya nasıl vardık gibi sorular geliyor sanki kulağıma, sevinmek herkesin hakkı, mümkünse hiç kimse üzülmesin demek isterdim, ama ara sıra üzülmek de gerek, yoksa üzülmeseydik sevinemezdik...
bence kişinin anlam yüklediği şeylerle alakalı bir durum.

misal:

çok zengin ama yalnız biriyseniz sokaktan geçen birinin size gülümsemesi sevindirebilir.

çok zengin ama hasta biriyseniz ağrılarınızın bir parça olsun dinmesi sizi sevindirebilir.

sevinç her koşulda aynıdır. azı veya fazlası yoktur. madde gibidir. kimse daha fazla sevindiğini iddia edemez. yoksa muhabbet hangimiz daha çok seviyoruza döner, komik olur.

ben iki gün önce koşa koşa tuvalete yetiştiğimde sevinmiştim. sıçmak bazen en "anlamlı" şey olabiliyor.