belgrad

sırbistan'ın başkenti. beklediğimden daha güzel, daha köhne, daha ucuz, daha medeni, daha faşist daha daha şehri. vizesizmiş ya diyerek aniden bilet alıp gidebilirsiniz. türkiye'den kat kat ucuza tatil yapabilimek olası. havaların sıcak olduğu dönem giderseniz çok renkli bir gece hayatı ve sokak yaşamı sizi bekliyor olacak. yemekler et -hamur işi ağırlıklı ve müthiş lezzetli. köfte, börek ve şiş kebap yaygın olarak yeniyor(isimleri de aynı). kulağınıza durmadan türkçe kelimeler çarpıyor. belgradlılar çok güzel ve atletik yapılı insanlar. avrupa ve abd'ye karşı öfkeliler. duvarlarda ab ve abd'ye küfürler var. türk olduğunuzu duyunca önce şaşırıp sonra konuşmaya başlıyorlar. çoğu insan yardımsever ve ingilizce biliyor. şehrin kenar semtlerinde neo-nazi ırkçılar var. bu manyaklar türklerden, boşnaklardan ve arnavutlardan tiksiniyor. ama genel itibariyle güvenli ve çok ucuz bir şehir. şehir halkı homofobik olmakla beraber tuna nehrinin kenarında gaylerin donsuz yüzdüğü alanlar bile mevcut. giderseniz republic square'e yakın bir yerde yani stari grad mahallesinde kalın ve bana teşekkür edin...
ahmetonski'den daha geniş bir belgrad yazısı;

http://homojen.ayisozluk.com/dostum-bu-belgrad-bir-harika/
ahmetonski'nin tavsiyelerini okumadan gittiğim, enfes ötesi avrupa kenti.
beyaz şehir anlamına gelir belgrad, eski adı beograd.
airbnb'den tuttuk evi, şehrin tam ortasında. kalemegdan(kalemeydan obvisiously)a yakındı.
şehirde tourist trap mekanlardan kaçının, gidip çevapçiçi (kebap) yiyin, domuz etleri ya da diğer kırmızı etlerle kaymak muhakkak söyleyin, adamlar bizim tatlılarda kullandığımız kaymağın tuzlusu ile harikalar yaratıyor.
4 gün belgrad'da kalıp otobüsle (7 saat sürdü yol) saraybosna'ya geçtik ama yapmamamız gerektiğini bilemiyorduk.
şehrin insanları gayet insan severler, tüm tarihi yapılarda türkler ile ypaılan savaşları anlatıyorlar ki pek etkilemedi beni adamlar başlarından defetmişler nihayetinde.
tarihi açıdan oldukça zenginler, osmanlı sonrası yugoslav hükümdarlığı sonrasında sırbistan cumhuriyeti ve parçalanan toplarkları herkes için iç yakan cinsten.
parlemento binası önünde nato'ya kan kusarak kosova'yı bizden çaldınız diye pankartlar açmışlar..
tuna nehri şehre çok büyük artı katmış, gösrel şölen sunuyor..
kiril harflerini kullanıyorlar belki o konuda zorlanabilirsiniz ama muhakkak gidin..
insanları deli gibidir. bir gözü bir yere öbür gözü başka yere bakar. genç erkekleri ise irlanda'daki dazlaklar gibi. asıl savaş saraybosna'da olmasına rağmen ordaki insanlar daha mutlu görünüyor. yemekleri çok güzel. boşnaklardan daha güzel börekleri var hatta.
bodruma'a çeşme'ye gitmekten daha az maliyetli olan rota ve hala vizesiz. belgrad havaalanında inin 72 nolu otobüse binin ve son durak şehir merkezinde inin. sakın araç kiralamayın ülkede kişi ve kurum bazında sınırlı park alanı uygulaması var yanlış park halinde cebinizdeki tüm para bu cezaya gidebilir. büfelerden simkart alın havaalanından almayın 10 gün geçerli. her yer ucuz hostel dolu. herşey dinarla euro kullanılmıyor. hosteliydi yemesiydi icmesiydi müzesiydi temmuz 2023 fiyatlarına göre günlük 800-900 tl'ye şehirde konaklayabilirsiniz ki sürekli indirimli uçak bileti oluyor. katılımcılara uygulamalı fizik deneyi yaptırılan tesla müzesi, aziz sava katedrali ve ortaçağ işkence aletlerinin sergilendiği ortaçağ işkence aletleri müzesi gezmeye değer. ikinci dünya savaşına ilgisi olan ya da savaş alanlarını gezmeyi sevenler için ideal bir yer. şehir içinde 20-25 sene önce nato tarafından bombalanan pek çok hükümet binasına dokunulmamış yıkık harabe haliyle duruyor. klasik avrupa havası teneffüs etmek isteyenleri tatmin etmeyebilir.