denetimli serbestlik

geçtiğimiz ay uygulamaya giren "tahliye için son 6 ayını kesintisiz olarak açık cezaevinde kurumunda geçiren, iyi halli olan, şartlı tahliye tarihine 1 yıl veya daha az bir süre kalan hükümlülerin tahliye olmasıyla" sonuçlanan, fakat bugün çıkan haberde hiçte iyi bir uygulama olmadığını gösteren yasa. içeride yatmaya alışkın mahkumların günde 4 saat kamu hizmetinde görevlendirlmek zorlarına gittiği için bizi tekrar içeri alın tarzında açıklama yapmışlardır. demek ki cezaevlerini boşaltmak çözüm değilmiş. insanları tekrar suça teşvik eden düşünülmeden hazırlanmış bir yasa.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/20423531.asp
türkiye'de ilk olarak 2005 yılında uygulanmaya başlayan yeni ceza infaz sistemidir. ingiliz hukuk sistemi'ndeki 'probation' kavramı temel alınarak 5237 sayılı tck ile yasada yer edinmiştir. çocuk, yetişkin ve koruma kurulları şeklinde faaliyetini sürdürmektedir. bünyesinde psikolog- sosyal çalışmacı- sosyolog- öğretmen (denetim görevlisli) ve infaz koruma memurları(denetleme memuru) barındıran kurumlardır.

aynı zamanda avrupanın belli başlı ülkelerinde 100 yılı aşkın bir süreden beri var olan bu sistem temel amacı suçlu davranışın nedenlerine inmek ve bu nedenleri ortadan kaldırmaktır.

bu uygulamada her zaman olduğu gibi unutulan çocuklar, 2. hatta 95. defa yıpranmaktadır. çocuk denetimli serbestliğe tabii olduktan sonra karakola gidip haftanın belli günlerinde imza atmaktadır. bunun yerine bulunduğu ilin çocuk şube müdürlüklerine gidilmesi gerektiğini düşünmekteyim. çocuk alanından uzak bir şekilde görevini yerine getiren polislerle muhattap olan çocuk tekrar tekrar psiko-sosyal açıdan zarar görmektedir.
uygulama konusunda yeni olmasından kaynaklı bazı sıkıntılar olsa da güzel bir sistem. en büyük sıkıntısının çalışanlar konusunda olduğunu düşünüyorum. özellikle bir sınıf öğretmenin orada danışman sıfatıyla bir hükümlüyle oturum yönetmesini algılayamadım.