edebiyat

- ebedi olma tutkusunun meyvesi.
- edepsizlikle mücadele aracı.
- yazıyla doğan ve yaşayan bir sanat dalı.
- türkiye toplumunun aç olduğu bir yaşam tarzı.

herşeye rağmen, dünya çapında ses getirmiş yazar ve şairlerimiz de olmuştur:

(bkz: yaşar kemal)
(bkz: nazım hikmet)
(bkz: attila ilhan)
(bkz: orhan veli)
(bkz: sabahattin ali)
(bkz: fakir baykurt)
(bkz: aziz nesin)

(bkz: eşcinsel edebiyatı)
bir kaç güzel söz eşliğinde karşındakine durumu izah etmeye çalıştığında - bana edebiyat parçalama- cümlesiyle lank diye duvara çarpmanıza sebep olan edebi unsurların bütününe verilen isimdir.
artistik ve ahlâkî değerlere asırlar boyu bir türlü erişemedikleri için bunlar uğruna bir ömür harcamayı enayilik olarak gören ve güzelliği üretmek yerine onu para, şiddet ya da kurnazlıkla elde etmeyi fazilet sayan insanların ülkesindeki okullarda, en az rağbet gören ve pek ciddîye alınmayan bir derstir "edebiyat". matematik ve fizik gibi dersler; ayakları yere sağlam basan, oturaklı, gerçekçi, yani hesabını kitabını bilen insanların işidir. oysa "edebiyat", fuzulî bir meşgale, gergefle nakış işlemek gibi kadın harcı beyhude bir çaba, hayalperest bir serseri mesleği...