pierre loti

istanbul'un ortasına diktirdiği gökdelene " sapphire" ismini veren vahit kiler'in bir fransıza ait olduğu için kanına dokunan isim... değiştirilip idris i bitlis yaptırmak istiyormuş.

(bkz: zaytung değil gerçek)
aziyade adlı kitabın istanbul aşığı fransız yazarının adı ve o adla anılan canım istanbulumun * eyüp sırtlarında ambiyansı en güzel köşelerinden biri olan kahve.
akp bitlis milletvekili açıklama yapmış: "fransız pierre loti kanımıza dokunuyor."
http://ayisozluk.com/lnk/ac4964

pierre loti'nin adına, kanına kurban olun siz.
bülent ersoy henüz erkekken, gülşen bubikoğlu ile oynadığı filmin çekildiği bir sahnenin olduğu tepe.

bülent ersoyun rujunun gülşen bubikoğlununkinden daha fazla olduğu aklımda kalmış. en son gittiğimde mezarlıkların içinden aşağıya inmiş, bindiğim otobüsün muavininin tünelin nerde olduğunu bilmediğini anlayınca ufak çaplı bir şaşkınlık geçirmiştim.
tepesinden*** istanbul manzarası izleyip birşeyler yudumlamanın inanılmaz keyif verdiği mükemmel mekan.
fransız roman yazarı ve doğubilimci ''julien viaud''un, sıkça ziyaretini ettiği tepenin adı, ''pierre loti''.

panaromik istanbul manzarasını bünyesinde barındıran.
aşıkların, misafirlerin manzarasına doyamadığı. şairlerin, yazarların ilham kaynağı olmuş bir tepe.
18.yy dan beri, pierre loti ismi ile bilinen ve bildiğimiz bu tepeyede göz dikmekteler.
akp bitlis milletvekili vahit kiler, bitliste yapması gereken işleri halleti de, geldi istanbulun hal ve hallerine el uzatıyor.
kimmiş bu idris-i bitlisi ?


adını değiştirilmeye çalışılan son yer.devletimizin bekası için zamanında arapça,kürtçe,lazca,ermenice,yunanca yerleşim yerlerinin dağların nehirlerin köylerin adı değiştirilmiştir.ama yerli halk hala binlerce yıllık isimleri kullanmaktadır.yani sen o tepeye ne isim takarsan tak biz gene pierre loti demeye devam edeceğiz.
19. yy. da istanbul' a gelmiş bir fransız deniz subayıdır. istanbul aşığıdır. aziyade isimli romanındaki aşık olduğu kişi büyük ihtimalle bir erkektir. eşcinsel olduğu bilinen bir yazardır. vakti zamanında sıkça gittiği bu yerdeki bir kahve onun adıyla anılır olmuş ve sonradan tepeye de adını vermiştir. her türlü yabancıya karşı geleneksel düşmanlığımızın yanı sıra eşcinsel olması da, isminden duyulan rahatsızlığın sebebidir. işin en garip yanı da: osmanlı ya, kültürümüze, memleketimize aşık olmuş ve batı da bir nevi reklamımızı yapmış birine her zaman kolayca rastlanamıyorken, bu kadar vefasızlık yapılmasıdır. **