kavga

konuşarak sorunlarını halledemeyen kişilerin sergiledikleri bir eylem.
ağız dalaşması olur, ilerleyen levellerde yumruklar konuşur, sonrasında ölümlerle bile sonuçlanabilir.
hani hala erkek olduğumuzu unutmadan ve centilmence olması beklenen, küfürlerin havada uçuşmaması temenni edilen, bir yada birkaç kişi arasında yaşanan olumsuzluklara tepki bicimidir. konu her ne olursa olsun ulu orta olmaması herkesin hayrınadır.
beyler bayanlar aile var lütfen ama... en önemlisi de yavrumuz hepi topu iki aylık. böyle mi örnek olacağız. diyebileceğim durumdur. *
hayatla olanı pek trajiktir. bir yandan kaybettiğini düşünüp don kişot misali hayatı karşına alıp savaşırsın ya da pencereyi açıp nefes almak yerine perdeleri kapatıp hayata küsersin. her iki durumda da hayatı değiştiremezsin. her ne kadar ''büyük düşün'' dense de gerçekçi olup daha sade bir hayat yaşamak daha az ha yal kırıklığı yaratacaktır. karıncaları, güneşin doğuşunu ve sıcak ekmek kokusunu farketmektir. hayat kazanmak üzerine kurulan bir savaş değildir; bunu girilen her büyük mücadele sonrası yeniden hatırlatır.

(bkz: hayal balonuna göz dikmiş iğne)
tribünlerde görmeye alışık olduğumuz eylem. farklı çeşitleri de mevcuttur.
(bkz: dolmuş kavgası)
(bkz: ekmek kavgası)
yenişemeyen iki kişinin oral ya da hard core biçiminde ortaya koyduğu nahoş durumdur. genelde bir iletişim engeli, kopukluğu sorunundan kaynaklanır hele hele sözlükte yaşanıyorsa hepten kötü. sonuçta bir değil iki değil kaçıncı vaka... kimin , neyin, ne olduğu temcit pilavı misali yaşananlardan belli olur zaten. olan biten yok olsa, edilse bile elbet görülür.
görülsün diye açık açık debelenirseniz kendinizi küçük düşürürsünüz. elbette kendimizi rahat ifade etmeyi istiyoruz ama içimizi dökeceksek sözlükte üstü kapalı, isim vermeden anlatıp geçmek en iyisidir. söyleyecekleriniz zaman içinde garanti yerini bulur. illa acele posta olması gerekmez. mesela geçmişi aradığınızda yoksa en alasından yerine ulaşmıştır. *
farsça kökenlidir.
hem fiziksel hem de fikirsel anlamda çatışmaları anlatır.