istanbul'da düzenlenmeyecek olan yarışmadır,düzenlenirse bu entry kendi kendini zikecektir.

rus nenelerin göremeyeceği yarışmadır. *

isvecte gerceklestirilecektir..

artık ülkemizin eurovisionda izlediği aday seçim yöntemi biraz değişmiştir. buna göre; önce birkaç sanatçıya teklif götürülüyor ve teklife olur verenler içerisinde bir kurul tarafından bir isim belirleniyor. kulis dedikodularına göre atiye ve aynur aydın bunlardan bir kaçı.

oldukça çekişmeli geçen bir yıl olmuştur. yürekler hop oturup hop kalkmıştır. "oha yine mi azerbaycan'dayız?" denmiştir. ama hayır, azerbaycan'ın o ameleden fırlama solistine karşılık; danimarka'nın tatlı mı tatlı, sevimli mi sevimli, sevgi yumağı solisti kazanmıştır. *

ayrıca eurovision her sene kötüleşiyor denmektedir, hayır. bok olan şarkılar, daha da boklaşıyor olabilir ama her sene kalite akan şarkılar çıkmaktadır. bazıları eurovision için fazla kalitelidir o yüzden pek puan alamazlar. * * *

ayrıca finlandiya'nın protestosu pek bir işe yaramamıştır. yıllardır sonunculuğu kimseye kaptırmayıp istikrarını koruyan ingiltere ile sonunculuklarda dolaşmıştır. hem, bence, ingiltere artık adele ile katılsa bile bir şey yapamaz, halen hangi yüzle yarışmaya katılabiliyor, soruyoruz.

seneye kopenhag'da görüşmek dileğiyle. *

ve birkaç yıldır gözden kaçmayan bir şey ise şudur ki; youtube'de en çok izlenen video her zaman birinci oluyor. bu da kanıtlanmış oldu bir kere daha. * *

kendi ülkemizde 3 maymunu oynayıp yarışma yokmuş gibi davransakta kime ne yararı oldu bilinmez. sonuçta trt ve akıldaş hazretleri allahın bildiğini kuldan mı saklıyorlar acaba? bu da bize malesef eurovision türkiye ekibinin artık bağımsız olamadığını bir kez daha açıkça göstermiştir. hatta saygı değer medyamızın da bu konuda 3 maymunları oynaması türk halkına derin bir oh çektirmiştir(!) bu işin tanıtımdan geçtiğini unutmamak gerekmektedir. özellikle de parçanız belli bir ilgi görüyorsa ve tanıtım yaparak bunu katlayabiliyorsanız favori hatta 1. olursunuz. bu zamana kadar da hep böyle olmuştur. kısacası forsunuzu kullarak, bir dakika , iki dakika diye diklenerek bir şeyler elde etmeniz zordur. aslında hepimizin bildiği gibi bu yarışmanın cinsel kimlikler üzerinden anılması kimilerini rahatsız etmektedir. türkiyeninde yarışmayı hak yoluna çağırması sonuç vermemiş olsa gerek dargınız*. yoksa azerbaycan babalarının oğlu değil sonuçta. elbette politikanın etkili olduğu bir yarışmadır ama azerbaycanın bu dereceyi tesadüfen elde ettiği, sırf siyasal mühendislikle aldığı düşünülemez.

bu sene kendi içimden geçen birincim hollanda idi. şarkı yapısı ile diğer eurovision şarkılarından oldukça farklıydı. hatta klasik bir eurovision şarkısı olmadığından şansının olmadığının farkındaydım ama gönlümden geçen o idi. üst sıralarda görmeyi beklemesem de hollanda yinede iyi bir derecede bitirmiştir. isveç in parçasının pek kayda değer bir başarı göstermemesine şaşırdım. yunanistanda bir diğer beklentimdi ama beni asıl şaşırtan ukraynanın bu denli başarı gösterme olmuştur. *

yarışma açısından danimarkayı büyük bir favori görmesemde 1.liği yerinde olmuştur. ilk başlarda da parçayı hoş bulsamda yine parçayı en erken ortaya çıkaran ülkelerden olmuşlardır. malum geçen sene danimarka adına yarışan soluna samay'ın şarkısı çok beğenilmişti. fakat o kadar erken çıkmıştı ki malesef zamanla çok dinlenip tüketildi ve 2012 yarışmasında pek başarılı olamadı. açıkçası bu sene de geçen seneki gibi çabuk tükeneceğini düşünmüştüm ama öyle olmadı. tebrikler...

malum finlandiyanın resmen göstermelik ve oy toplama çabasıyla yaptığını düşündüğüm öpücük gösterisi işe yaramamıştır. fakat oylama sırasındaki isveç, kendi sosyalliğini yansıttığı gösterilerde eşcinselliğe, daha doğrusu eşitliğe ve bu bağlamda sloganlarına atıfta bulunulmasıyla akıllarda güzelce yer etmiştir. jüri ve halk oylaması sonuçlarını şimdilik bilemiyoruz ama azerbaycan ın 2012 de yaşadığı eşcinsel hakları skandalı nedeniyle jüri oylarını almadığını düşünüyorum. halk oylamasının 1.sinin azerbaycan çıkarsa hiç şaşırmam.

açıkçası ev sahibi isveç için bir itibar tazelemesi olarak oldukça etkileyici idi. we are one başlığıyla bütünleştirdikleri güzel bir organizasyon yapmışlardır. özellikle oylama sırasında kendi ülkeleriyle ilgili yayınladıkları video ve gösteriler oldukça güzeldi. sahtelikten uzak bir yaklaşımla halk olarak özgüvenlerini özgürlük ve eşitliğe borçlu olduklarını layıkıyla anlatmışlardır. oylama sırasında isveç; kendi sosyalliğini yansıttığı gösterilerde, videolarda eşcinselliğe, daha doğrusu eşitliğe ve bu bağlamda sloganlarına atıfta bulunulmasıyla akıllarda güzelce yer etmiştir. hatta başbakanlarının bile kompleksten uzak şekilde videoda oynaması, kendi yaşamlarını alaya almaları özgüvenlerinin ne denli yüksek olduğunun kanıtıydı. gerçekliği ne derecedir yakından bilmesemde ülkeleriyle ne kadar gurur duysalar yeridir. bir nevi kızım sana söylüyorum gelinim sen anla*. organizasyon adına canı gönülden tebrikler isveç.

ben katılmazsam kesin kaybedeceğimiz milli mücadeledir!

ajda pekkan katılıyormuş diyolar. demekki artık ingiltere sonuncu olmayacak, sıra bizde.

model grubunun adı geçiyor.

keşke atiye katılsa dediğim uluslararası müzik yarışması. çok ciddiye almak doğru değildir lakin avrupa'da da hala ilgi çektiği bir gerçektir. bu işi devlet meselesi kadar ciddiye alan aşağılık kompleksinden muzdarip ülkelere(bkz: türkiye) ise söyleyecek söz bulamıyorum. eurovison, gay eğlencesine dönüştüğünden beri ülkeler buna uygun şarkıcılar yolluyor. trt bu sene kadın şarkıcı yollamamak için kaç takla atacak hepimiz merak bekliyoruz...

ingiltere bu sene bonnie tyler'ı yollamaya karar vermiştir. * bu da şarkısı;



ayrıca favoriler arasından gösterilen almanya, evacuate the dancefloor şarkısıyla ünlenmiş cascada'yı yolluyordur.

diğer bir favori gözüyle bakılan ise danimarka'dır.

a:
d: 0e67

2013 eurovision dan çıkardğım bir kaç şey var ;
1-türkiye nin olmaması kimsenin umrunda değildi (çok da tınn)
2-ülkelerin birbirini desteklemesi 1997 yılından beri izlediklerim arasında tavan yaptı
3-azerbaycan türkiyenin ekmeğini yedi
4-eurovision yarışmalarındaki değer gitgide azalıyor. müzik dünyasına en son alexandre ryabk tan sonra kimseyi kazandırmamış olması üzücü.

* * *

biri de çıkıp demezki romanya için yarışan adamın içine kim kaçmış? o nasıl bir ses, nasıl bir bambaşkalık. eurovision dışı bir sesti o, insanlar tuhaf karşıladı baya, şaşkınlığımızı koruyoruz haliyle. *

danimarka'nın geçen sene 23. olan şarkısı, bu sene 1. olan şarkısından daha iyiydi afedersiniz. sırf kız pek gülmüyor, pek sevimli değil diye 23. sıraya attılar, yazık.

geçen senenin ikinci olan ninelerini temsilen, bu sene yunanistan katılmıştır bi o denli absürt bir şarkıyla. başlarda birinci olabilir mi diye düşündürdü insana ama lütfen, adamların açlıktan ağızları kokuyor, yapmayın.

ayrıca büyük 5'liden 4 tanesinin ilk 10a bile girememesi, açıklığa kavuşturmuştur "neden büyük 5li diye bir şey var?" sorusunu. adamlar nispet yapıyor, kıskanıyor, yarı finale katılsalar yıllarca final yüzü göremeyeceklerini bildiklerinden.

sorarlar adama, bu azerbaycan sevgisi nerden geliyor? bi 5 sene sonra, tekrar azerbaycan kazanmazsa şaşırmayalım, seviliyorlar. *

son olarak, yarışma politika koksa da, şu bir gerçek ki ilk 5i politika önemsemiyor. hakkıyla kazanıyor herkes. *

oysa almanya'nın şarkısı eurovision kokuyordu, niye o kadar aşağılarda? estonya saçmalığı bile almanya'yı geçmiş. dediğimiz gibi, o kadın biraz daha güzel olsaydı * girerdi ilk 10a. *

ayrıca bazı ülkeler bu taktiği sürekli uygulamaktadır. mesela ukrayna. eurovision tarihindeki en taş hatunlar oradan çıkmıştır. *

tuhaf oylamalara sahne olmuş yarışmanın 2013 ayağıdır. evet tuhaf diyorum, çünkü diğer arkadaşların da bahsettiği gibi bu yıl sovyet bloğu oylarında ciddi tuhaflıklar mevcuttu, ayrıca yarı-final ve final sonuçları da birbirinden oldukça farklıydı. romanya 2. yarı finalde televoting'te birinci olurken, finalde ilk 10'a dahi girememiştir. (düşünün ki romanya, azerbaycan'ı bile sollamıştı yarı finalde, fakat azerbaycan finalde neredeyse başa güreşti, romanya ortalarda yoktu.)