heteroseksüeller mutlu olsun diye yaşamak

hepimizin için de olduğu lanet durum.sırf onlar onlar iğrenmesin,kızmasın sinirlenemsin diye kamuya açık alanlar da el ele tutuşamıyoruz,öpüşemiyoruz hatta yüksek sesle bile konuşamıyoruz.kuşatıldığımız bu alanın sınırlarını ufak bir ihlal teşebbüsünde bile hemen tepki,küfür yada iğrenç bir bakışla cezalandırılıyoruz.oysa ki biz akşama kadar onların sikik aşklarını,cilveleşmelerini,el ele tutuşamlarını,aşk şarkılarını,filmlerini,düğünlerini,muhabbetlerini,adetlerini buna benzer bir çok şeyini görmek hatta maruz kalmak zorundayız.çoğunluğun bu baskıcı totoliter etkileri hayatımızı çekilmez hale getiriyor.kötü tarafı otokotrolümüz o kadar gelişmiş ki iki ibne dışarda çoğu zaman birbirini uyarmak zorunda kalıyor.bıktım bu baskı ve zaruretten. aman ağzımızın tadı kaçmasın ali rıza beydiyen kadın gibi olmak çok iğrenç bir şey.gerçi hetero olan her şey çok iğrenç.
kendini ezik hisseden eşcinsel söylemidir.
yurdum ibnesinin içinden çıkamadığı karanlık ruh halinin sonucudur. gizlilikten öte kendini küçük ve aşağılık görmeye kadar gider bu durum. "onlar normal ben anormalim", "bana müstahak mutsuz olmak" anlayışının bir ürünüdür.
hayır kardeşim ibnesin, normalsin ve güzelsin. dünyanın çivisini çıkaran milyonlarca heteroseksüelden daha çok hak ediyorsun mutluluğu. ona göre davran allahını seversen.
aklıma birtanecik, rahmetli boysan yakar'ın;

"seve seve sokak yapar, sevişe sevişe şehirler üretiriz! görünür olmazsak, yok oluruz!”

sözlerini getirdi. ne kadar manidar... nurlar içinde yat canım...