zamanında öğrenciyken müdürlüğünü yaptığım restaurantta sürekli sürekli devasa tencerelerde yaptığımız yemek. işin kötü yanı eğer bu yemek 2 gün satılmazsa 3. gün makarna ile karıştırıp şefin özel yemeği, çok lezzetli, hergün farklı diyerek satıyorduk.
herhalde son 6 aydır falan bulunduğum bu sözlükte, kendi profilime girip entrylerin yanında ki küçük yıldız işaretine tıklayınca kimin o entryi beğendiğini gösteriyor ve ben bunu 6 saniye kadar önce keşfettim. ben şok.
sevgiye, sevişmeye, sekse, sikişe ( istediğini seç ) aç geylerin, her zaman yaptığı eylem. önemli olan nerede yada nasıl olduğu değil, bir koli daha kesmektir.
geçenlerde bir tanesini keşfettim dostlar, bkz anlatıyorum;
appstore'da pillow adı verilen bir uygulama var. normalde olsa hade len diyecek olmama rağmen, editörler falan seçince ulan zaten bedavaymış bakayım neymiş diyerek ipad'e yükledim. 8 saat sonra uyanmayı hesaplayarak saat 9a kurdum ve yattım. ilk başta bir 5 dakikalık meditasyon sesleri eşliğinde ( meditasyon rocks! ) uykuya daldım. sabahta 8:30da sakin yumuşak bir ses çalmaya başladı ta ki sabah 9a kadar sesi gittikçe arttırarak. tam uyanma durumunu 9da yaşamamla beraber hayatım en büyük şaşkınlığını yaşadım. çünkü sanırım ilkkez mutlu uyanıyordum. sonra ki günlerde 4 saatlik uykular için dahi deneyince, mutlu olabildiğimi farkettim.
tek kötü yanı premium olan hali 12,99₺ ama alacağım!
not: bir de uyku durumunu raporluyor sana, ne anlama geldiğini bilmesem de bakıyorum ilginç ilginç
bende bir derdimi paylaşayım panpa, bir sevgilim vardı 1.5 sene boyunca beraberdik birlikte yaşadık çok sevmiştim ama öyle böyle değil. bu insanlar aşık oldum diyor ya hiç böyle birşey değil. yatakta yatıp müzik dinliyorduk sürekli tavana bakarak. hiç konuşmadan sohbet ediyorduk. düşün ağzımızdan bir kelime çıkmıyor ama biz sohbet ediyoruz. ruhlarımız o kadar bağlıydı. sözlüğe bakıyorum, arkadaşlarıma bakıyorum çok sevdim falan diyorlar. ama 1 tanesi hariç hiç böyle birşey yaşamamış.
sonra ayrıldım ben, ayrılmak zorunda kaldım bir şekilde her ne boksa. hayvan gibi depresyon geçirdim günde 5 tane ilaç alıyordum. beynim kulaklarımdan akıyordu sıvılaşıp bir bok hissetmiyordum. zamanla toparladım kendimi bir yaşam koçu sayesinde. intiharın eşiğinden döndüm, gerçekten ölmek istiyordum. nasıl yapacağım bile aklımdaydı.
şu son 10 aydır mükemmel hissediyorum kendimi ama bildiğim birşey var ki hayatımda böyle bir aşk bir daha karşıma çıkmayacak yüzde 99 ihtimalle. bu yüzden kimseyle birşeyler yaşamak istemiyorum, hayal kırıklığı yaratmakta istemiyorum insanlarda çünkü tanıştıktan 1-2 gün sonra insanlar aşık olduğunu söylüyor, bende sağol bro diyip uzaklaşıyorum direk.
herneyse bu mükemmel 10 aydan sonra son 1 haftadır aklımda kalbimde sadece o var panpa. çünkü bugün onun doğumgünü ve içimde ki bu his yüzünden sanki birazdan kapıdan içeri girecekmiş gibi hissediyorum. girerse ne bok yerim bilmiyorum zaten tek istediğim artık gece saat 12 olsun ve bu histen kurtulayım bir an önce.
bu mesajı bir yazara gönderdim ve sonra sol fıreymden bu başlığı gördüm tesadüf mü değil. yaşanması gereken bişiymiş diyorum şimdi kendime